Tanrı'nın Varlığı ile Birlikte Bütün Metafiziksel Ögeleri de Reddeden Ateizm Felsefesi Nedir?

Ateizm, her geçen gün sayısı daha artan bir felsefi görüştür. Ateizm bir inanç değildir dolayısıyla ateizm için Tanrı'ya inanmamak demek yerine reddeder şeklinde tanımlamak daha doğru olur. Tanrı'nın ve tüm hayali, metafiziksel varlıkları da reddeden ateizm felsefesi, ateizmi ne olduğunu gibi konular hakkında bilgi edinmek için içeriğe göz atabilirsiniz.

Tanrıtanımaz olarak da isimlendirilen Ateizmde tanrının varlığı reddedilir.

Ateizm Felsefesi nedir?

Ateizm; Tanrı, fiziksel varlıklar, metafizik gibi gözle görülmeyen tüm ruhani varlıkları reddeden, Tanrı'nın varlığına inanmayan bir felsefi görüştür. Var olan gerçeği her şeyden üstün bir varlık ile değil başka yöntemlerle açıklayan bir felsefi düşüncedir. Din ile değil Tanrı ile alakalı olan bu kavram; dinler, dinlerin iyiliği ve kötülüğü gibi tartışma konularının tamamen dışındadır. Ateizm sanılanın aksine metafizik bütün inanışların karşısında yerini alır özel olarak dinlere karşı olma gibi bir durumu yoktur. Ateizm dinsizlikten öte hiçbir metafizik varlığa inanmama şeklinde tanımlanabilir.

Yalnızca İslamiyet, Yahudilik, Hıristiyanlık gibi semavi dinleri değil Afrika dinlerini, Hinduizm, Şamanizm ve Budizm gibi dinlerin de varlığını reddeder.

Ateizmde herhangi bir din metafizik ile eş değerdir ve bir dine de her şeyi yaratan bir Tanrı'ya da inanılmaz. Ek olarak Ateistler genellikle 'Tanrı tanımaz' ve 'Tanrı'yı inkar eden kişiler' olarak bilinirler ancak bu tanım Ateistlerin pek de hoşuna gitmez. Çünkü onlar Tanrı'yı inkar etmek için ilk önce onun varlığına inanmaları gerektiğini ve var olmayan bir Tanrı'nın inkar da edilemeyeceğini düşünürler. Ateizm ile Tanrı inanışına sahip olan Teizm tamamen birbirine zıt iki felsefi düşüncedir. 

Ateizm felsefi bir düşünce türüdür ve inanç biçimi değildir. Ateizm Eski Yunanca 'da Tanrı anlamına gelen “Theous” ve olumsuzluk edatı olan 'A'nın birleşiminden meydana gelmiştir.

Ateist ne demektir ve Ateistler neye inanırlar?

Ateistler Tanrı'nın var olmadığını kabul eder, bütün metafizik varlıkların doğruluğunu reddeden bir felsefi düşüncedir. Ateistler hiçbir hayali karakter, din, dinin getirdikleri ve var olduğu tam anlamıyla bilinmeyen hiçbir şeye inanmazlar, varlıklarını reddederler. Yalnız Tanrı değil bununla birlikte tüm metafizik ve spritüal durumları da reddederler. Ateistler 'Tanrı tanımaz' kişiler olarak da tanınırlar ancak bu onların pek de hoşuna gitmez çünkü bir Tanrı'yı tanımamak için ilk önce bir Tanrı'nın varlığına inanmak gerekir. Ateistler herhangi bir Tanrı'nın yokluğunu iddia etmezler çünkü Ateizm bir inanç değil, düşünce felsefesidir.

Ateizm Felsefesi nasıl ortaya çıktı?

Kökeni ilk dinlerin, ve Tanrı düşüncesinin ortaya çıktığı zamana dayanır. Ateizm Antik Yunan'da en ünlü temsilcileri Anaksimandros, Anaksogoras, Demokritos ve Epikuros tarafından temsil ediliyordu. Orta Çağ'a gelindiğinde ise Kilise'nin gericiliği ve dayatmalarından ötürü insanlar dinlerle ilgili fikirlerini açıkça beyan edememişlerdir. Dolayısıyla Orta Çağ'da Ateizm olsa bile temsilcilerine rastlanılamamıştır. 18. yüzyılda ise Aydınlanma Çağı ile birlikte insanlar fikirlerini daha özgür ifade edebilmeye başlamışlardır. Ancak Aydınlanma Dönemi'nde Baron d'Holbach ve Denis Diderot gibi isimler dine karşı durmuşlardır fakat Ateizm 19- 20. yüzyılda asıl yayılmasını ve en parlak dönemini yaşamıştır.

19-20. yüzyılda Ludwig Feuerbach, Karl Marx, Friedrich Engels, Vladimir Lenin gibi maddeci filozoflar artmıştır ve Ateizm Felsefesi en parlak dönemini yaşamıştır.

Erken Dönem Hint İnancı: Hinduizm teist yani Tanrı'nın varlığını kabul eden bir dindir. Ancak M.Ö. 6. yüzyılda Hindistan'da teizme karşı maddeci bir bakış açısı olan Carvaka ekolü ortaya çıkmıştır. Hindistan'da ateizme en yakın olan ekol Carvaka olmuştur. Bunun yanı sıra Hindistan'da Jainizm ve Budizm'de Tanrı'nın kabul edilmeyişi görülür. 

Antik Yunan: Ateizm Batı Dünyası'nda Sokrates'ten de önce kök salmıştır. Ancak her ne kadar kök salmış olsa da ateizm Aydınlanma Çağı'ndan önce yoğun bir şekilde ortaya çıkmamıştır. Diagras, M.Ö. 5. yüzyılda mistisizmi, inanç sistemini sorgulayan ve irdeleyen ilk ateist olmuştur. Critias ise dinin insanlar tarafından toplulukları korkutarak onlara belirli kurallar dayatmak için oluşturulduğunu savunur. Demokritos'ta evrenin oluşumunu maddeci yöntemlerle açıklayan bir filozof olmuştur. Prodikos, Protagoras, Teodorus, Straton da Sokrates öncesi ateist olduğu düşünülen filozoflar arasındadır.

Sokrates, yaşadığı dönemde ruhlara inandığını belirtmesine rağmen insanları Tanrı'yı sorgulamaya ittiği gerekçesiyle öldürülmüştür.

Euhemerus ve Epikuros gibi filozoflar da görüşleriyle ateizme yaklaşmıştır. Romalı bir şair olan Lukretyus ise Tanrı'nın var olması ihtimalinde bunun insanlıkla alakasız olacağını düşünmüştür. Epikuros'un Epikurosçu görüşlerinin dile getirildiği 'Varlıkları Doğası' üzerine kitabıyla Roma'daki insanlar da ateizm ile tanışmıştır. 

Erken Orta Çağ’dan Rönesans’a: Bu çağda İslam Dünyası'nda Ebû Îsâ el-Verrâk, Râzî, Ebu'l Âlâ el-Maarrî, İbnü'r Râvendî gibi dine inanmayan 'akılcı' kişiler ortaya çıktı. Ancak Orta Çağ Avrupası'nda ateizme çok nadir rastlanılmıştır. 

Erken modern zamandan günümüze: Paul Ricaut'un yazdığı kaynaktan edinilen bilgiyi baz alarak İslam alemi olan Lârî Mehmet Paşa ateisti ve bu yüzden tutuklanıp fikirlerini hala savunduğu gerekçesiyle idam edilmişti. Ricaut'a göre, Osmanlı bürokrasisinde ateizm oldukça yaygındı.

Batıda ise Reform ve Rönesans ile birlikte insanlar dini ve Tanrı'nın varlığını özgürce sorgulayabilmeye başladı.

Özellikle de 17.-18. yüzyılda İngiltere ve Fransa'da Hristiyanlığın sorgulanması insanlar arasında oldukça yaygınlaştı. Fransız İhtilali ile birlikte de ateizm gittikçe yayılmaya başladı. Ateizm Batı Dünyasında gerek düşünürler aracılığıyla, gerekse kitaplarla git gide yayılmaya başladı.  

19. yüzyılın ikinci yarında ise Nietzsche, Karl Marx, Friedrich Engels gibi Alman filozoflarda Tanrı'nın varlığını reddetmiştir.

Marx ve Engels ile birlikte de 20. yüzyılda ateizm politikada yer edinmiştir.

1966 yılında ise Time dergisinde 'Tanrı Öldü mü?' sorusuyla insanların neredeyse yarısının 'dinsiz' yönetim altında olduğunu belirtmiştir. 1967 yılında da Arnavutluk'un Sosyalist lideri Enver Hoca ülkedeki bütün dini kurumları kapatarak resmi olarak Arnavutluk'u ateist olan ilk devlet olmasına neden olmuştur.

Ateizmin çeşitleri nelerdir?

Negatif ve Pozitif Ateizm: George H. Smith ateizmi negatif (zayıf) ateizm ve pozitif (güçlü) ateizm olarak ikiye ayırır. Negatif ateizmde sadece reddetmek vardır bir iddia yoktur ancak pozitif ateizmde reddetmeye ek olarak 'Tanrı'nın var olması mümkün değil' gibi keskin iddiaları da bulunur.   

Pratik Ateizm: Tanrı'nın varlığı reddedilmiyor ancak Tanrı'ya herhangi bir vasfında yüklenmediği bir türdür. 

Teorik Ateizm: Tanrı'nın var olmadığına dair teorik, ontolojik, epistemolojik, sosyolojik ve psikolojik tez koyabilen bir ateizm türüdür.

Ateistlerin Tanrı fikrine karşı çıktıkları noktalar nelerdir?

İlk neden: Teistler Tanrı'yı ilk neden olarak görürüler oysa ki ateistler Tanrı'nın ilk neden olursa bunun bir kısır döngü oluşturacağını ve bunun da mantıksız olacağını savunurlar.

Düzen: Ateistlerin çoğu evrenin düzen ve uyum içerisinde olduğuna birkaç konuda katılmazlar. Düzenin zeka gerektirdiği görüşünün yeterince günlü dayanakları olmaması ve evrende düzeni alt parçacıkların oluşturabileceğini düşündükleri için ateizm bu fikre de karşıdır. 

Ahlak ve adalet: Ateistler ahlak ve adaletin Tanrı sayesinde değil bunların bir insana özgü başka bir varlığın ispatı için delil olamayacağını düşünür. 

Sonsuzluk: Tanrı'nın sonsuz olması ile insan arasındaki iddianın kanıt içermediği gerekçesiyle ateistler bu savı mantıklı bulmaz. 

Tüccar mantığı: Tüccar mantığı ateistlerin İmam Gazali ve Pascal'ın sözlerine karşıt olarak ortaya çıkardıkları bir isimlendirmedir. İnanmayan insanların sonsuz cehennem ateşiyle yanacağı fikri ateistler için bu işten çıkar sağlayacak kişilerin ortaya attığı bir iddia olduğunu düşünürler. 

Uyum ve ahenk: Ateistlere göre doğadaki uyum 'doğal seçilim' ile ilgilidir. Uyumlu olmayan yoluna devam edemez ve dolayısıyla uyumun Tanrı tarafından değil doğanın kendisi tarafından geldiğini savunurlar. 

Mantıksal Kanıtlar: Descartes, Tanrı'yı düşünüyorsak var demektir şeklindeki görüşüne ateistler pegasus, Noel Baba gibi hayali karakterleri de aklımızca canlandırdığımıza rağmen gerçek hayatta var olmadıklarını düşünürler. 

Taş paradoksu: Tanrı'nın gücü her şeye yetiyorsa kaldıramayacağı bir taşı nasıl yaratabilir sorusu üzerine bir paradokstur.

Ateizm ile diğer dinlerin farkı nelerdir?

Ateizm en başta Tanrı'nın varlığını reddetmesi ile Teizm ile tamamen ayrılırlar. Deizmde ise Tanrı inanışı olmasıyla ayrılır. Ateizm, Tanrı'yı evrenin hepsi olarak gören panteizm ve Tanrı'nın her şey olduğunu savunan panenteizmden de ayrılır. Ateizme en yakın görüş  olarak Agnostisizm kabul edilir ancak agnostisizmde de Tanrı net bir şekilde reddedilmediği için bu yönden de ateizmden ayrılır.

Günümüzde Ateizmin dağılımı nasıldır?

Ateizm günümüzde, dünya nüfusunun %2.3'lük bir kısmını kapsıyor. İnsanların %11.9'luk kısmı ise dinlere inanmıyor. Rusya'da insanların %48'i, Japonya'da ise insanların %64 ile %65'i ateisttir. Avrupa Birliği'nde ise İtalya'da %6, İsveç'te %85 oranıyla insanlar ateisttir. Türkiye'de ise 2015'te yapılan KONDA araştırmasına göre insanların %2,9'u ateist olduğu ve dine inanmayan insan sayısının giderek arttığı belirtiliyor.

Tanrı'yı Akıl Yoluyla Kavrayan ve Sıkça Ateizm ile Karıştırılan Felsefi Düşünce Deizm Nedir?
Bilmekte Fayda Var: Tanrı'nın Varlığına Dair Çeşitli Fikirleri Savunan 15 Felsefi Yaklaşım
Muhafazakarlığın Kalesinde Dini Yönelim Araştırması: Gençlerin Yüzde 7'si Deist, Ateist veya Agnostik

Popüler İçerikler

TSK'dan Atatürkçü Teğmenlerin Kılıçlı Yemini İçin Açıklama: "Mesele Kılıç Değil, Emre Uyulmaması"
Kılıçlı Yemin Olayında Yeni Gelişme: Teğmenlerden Sonra Komutanlar da Disipline Sevk Edildi
ATM’lerde 200 TL Krizi: Fatih Altaylı’dan 5 Bin Liralık Banknot Önerisi
YORUMLAR
14.10.2022

insan beyni neden sonuc iliskisi kurmak uzerine evrilmis, herseyin kaynak nedenini bilmek ister. kaynak nedeni bilemediginde bosluklari metafizik ogelerle yalanlarla doldurur. sonucda isini goren herseyi aciklayan bir yalan bilinmezlikden kaosdan daha faydalidir. toplumun ve insanlarin bilgisi artikca bilinmez bilinir oldukca metafizik aciklamalarin yerini bilim ve gercekler alir.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ