İlk neden: Teistler Tanrı'yı ilk neden olarak görürüler oysa ki ateistler Tanrı'nın ilk neden olursa bunun bir kısır döngü oluşturacağını ve bunun da mantıksız olacağını savunurlar.
Düzen: Ateistlerin çoğu evrenin düzen ve uyum içerisinde olduğuna birkaç konuda katılmazlar. Düzenin zeka gerektirdiği görüşünün yeterince günlü dayanakları olmaması ve evrende düzeni alt parçacıkların oluşturabileceğini düşündükleri için ateizm bu fikre de karşıdır.
Ahlak ve adalet: Ateistler ahlak ve adaletin Tanrı sayesinde değil bunların bir insana özgü başka bir varlığın ispatı için delil olamayacağını düşünür.
Sonsuzluk: Tanrı'nın sonsuz olması ile insan arasındaki iddianın kanıt içermediği gerekçesiyle ateistler bu savı mantıklı bulmaz.
Tüccar mantığı: Tüccar mantığı ateistlerin İmam Gazali ve Pascal'ın sözlerine karşıt olarak ortaya çıkardıkları bir isimlendirmedir. İnanmayan insanların sonsuz cehennem ateşiyle yanacağı fikri ateistler için bu işten çıkar sağlayacak kişilerin ortaya attığı bir iddia olduğunu düşünürler.
Uyum ve ahenk: Ateistlere göre doğadaki uyum 'doğal seçilim' ile ilgilidir. Uyumlu olmayan yoluna devam edemez ve dolayısıyla uyumun Tanrı tarafından değil doğanın kendisi tarafından geldiğini savunurlar.
Mantıksal Kanıtlar: Descartes, Tanrı'yı düşünüyorsak var demektir şeklindeki görüşüne ateistler pegasus, Noel Baba gibi hayali karakterleri de aklımızca canlandırdığımıza rağmen gerçek hayatta var olmadıklarını düşünürler.
Taş paradoksu: Tanrı'nın gücü her şeye yetiyorsa kaldıramayacağı bir taşı nasıl yaratabilir sorusu üzerine bir paradokstur.
insan beyni neden sonuc iliskisi kurmak uzerine evrilmis, herseyin kaynak nedenini bilmek ister. kaynak nedeni bilemediginde bosluklari metafizik ogelerle yalanlarla doldurur. sonucda isini goren herseyi aciklayan bir yalan bilinmezlikden kaosdan daha faydalidir. toplumun ve insanlarin bilgisi artikca bilinmez bilinir oldukca metafizik aciklamalarin yerini bilim ve gercekler alir.