70'li yıllarda 'vahşi çocuk' ismi ile bilinen Genie Wiley, 13 yaşına kadar babası tarafından karanlık bir odaya kapatılan ve konuşmayı dahi bilmeyen bir kız çocuğuydu. Yaşamının büyük çoğunluğunu karanlık bir odada geçiren Genie'nin hikayesi içeriğimizde...
Baba Clark Wiley çocuk istemeyen biriydi ve Genie'den önce doğan ilk çocuğunu gürültü yapmasın diye buz gibi soğuk garaja koyarak ölüme terk etti. Bir sonraki çocuğu da doğuştan gelen bir rahatsızlık nedeniyle öldü.
Hem Genie hem de abisi John, babalarının tacizi ile küçük yaşta karşılaşsa da Genie için hayat daha zor olacaktı.
Odada yalnızca üzeri tavuk kümesi teliyle kapatılmış bir beşik ve lazımlık yer alıyordu, fakat Genie hiçbir şey öğrenmeden büyüdüğü için lazımlığı dahi kullanmayı bilmiyordu.
Tabii aile bu durumu komşulardan saklıyordu.
Yaşıtlarına nazaran herhangi bir dilde konuşamayan, yürüyemeyen ve vücut hareketleri tıpkı bir bebek gibi olan Genie, 14 yaşında olmasına rağmen sadece 26 kiloydu.
Vahşi çocuk lakabı takılan Genie için hükümet bir fon sağladı ve pek çok doktor Genie'yi incelemeye başladı.
Genie Wiley ise resmen devletin malı haline geldi ve UCLA Çocuk Hastanesine girdiğinde sadece birkaç kelime biliyordu.
70'lerde işaret dili öğrenen Genie, 1974 yılında koruyucu aileye verildi, fakat koruyucu aile tarafından şiddete uğradığı için gelişimi durdu.
Çünkü annesi hala Genie'nin işkenceler gördüğü evde yaşıyordu.