Takıntılı İnsanlardan mısınız?

Obsesiflik bir kişilik özelliğidir ve bu özelliklerin bir kişide bulunması anormallik sayılmaz. İleri düzeye taşınması ruh hastalığı sayılabilse de ufak tefek takıntılı davranışlar hemen hemen hepimizin hayatında yer almaktadır.

En sık rastlanan obsesyonel davranışlardan biridir. Belli bir düzen ile ayakların iki çizginin arasına yerleştirilerek yürünmesi olarak açıklanabilir. Bazı kişilerde sadece tek ayak, bazı kişilerde ise iki ayak için de geçerlidir. Örneğin bir kişi sadece sol ayağının çizgilere değmemesini önemserken, bir diğer kişi her adımında iki ayağını birden çizgilerin arasına eşit olarak yerleştirmeye çalışarak yürür..

Bu kişiler siz konuşurken söylediklerinizin ne anlam ifade ettiğinden çok kelimeleri doğru telahfuz edip etmediğiniz ile ilgilenirler.. Hatta telahfuz hatanızda sizi düzeltmekten geri kalmazlar.. Bu kişilerle yazışmak ya da konuşmak bazen işkenceye dönebilir..

Genellikle ve daha çok bayanlarda rastlanır. Hamilelik endişesine bağlı doğum sonrası fiziksel deformasyon korkusu hemen hemen her kadında olsa da, bu takıntının ilerlemiş hali bir insanın hayatını kabusa çevirebilir. Kişi fiziksel deformasyona uğramamak için kendini herşeyden kısıtlayabilir..

İçlerinde en yıpratıcılarından biridir çünkü kişi kendini dinleyerek vücudunun verdiği her tepkiye bir anlam yüklemeye çalışır. Halk arasında evham denen olgunun başlangıç noktasıdır. Bu durum ilerlediğinde ruhsal hastalıkların (obsesif kompülsif, anksiyete, panik atak vb) başlaması kaçınılmaz olabilir. Örneğin herkeste zaman zaman olabilecek kalpteki bir ek atım (ekstrasistol) bu kişilerde olduğunda felaket senaryolarının ardı arkası gelmeyebilir. Bu durumda kaygı bozukluğuna yol açabilir..

Tabi ki hayır.. Köpeklerin hareketli nesnelere verdiği anlamsız tepkiler hayvanların obsesyonlarına bir örnektir. Zıplayan top, yoldan geçen araba, hareketli nesnelere verilen tepkileri gözlemleyeceğiniz durumlardır. Kedilerin iplerin ucuna ve havadan sarkıtılan her ip vb gibi şeylere verdiği tepki de buna bir örnektir.

Bu kişilerin çalışma masalarında bir cetvel varsa bu cetvel kesinlikle masanın köşesine eşit bir açıyla masada durur.. Cetvel sadece örnektir. Masayı blok not ve kalemliğin arasında ki mesafe, zımbanın delgeçin yanında olma zorunluluğu gibi enteresan kurallar yönetir.

'Bu işi ben yapmalıyım, yoksa tam ve doğru olmaz.' , 'Kesinlikle hatasız ve mükemmel olmalı.' gibi düşünceler bu kişileri yönetir. Çevre ve iş arkadaşlarına olan güveni bu düşünceler paralelinde zayıflamaya başlar.. Bu toplumsal bir güvensizliğe dönüştüğünde ise yine bazı ruhsal hastalıklar baş gösterebilir.  (Paranoya vb)  Ayrıca mükemmellik takıntısı sadece iş ile ilgili şeylerde geçerli değildir.. En geniş yelpazesi olan takıntı bu takıntıdır.

Eşya takıntısı diyebiliriz. Bu kişiler eski eşyalarını saklar ve kesinlikle hiçbir eşyalarını atmazlar. Bir gün lazım olacaktır ya da olmasa bile durmalıdır.

Aslında en faydalı takıntılardan biridir. Ama belli bir seviyeden sonrası eziyettir. Her bir nesneyle temas etmenin ardından hemen elini yıkayan hatta antibakteriyel jel kullanan kişiler vardır. Bir ev hanımında bu takıntı var ise bir günde tam 7 kez evi baştan sonra temizleyebilir. Yoldan geçen araba bile temizlik sebebidir. Camlar açık mıydı? Bak bütün toz içeri doldu yine..

Kendinizi çok dinlemeden bazı şeyleri akışına bırakmakta fayda var sevgili okur.. Neydi güzel bir söz vardı 'Hayatta mutlu olmanın tek yolu, iradeniz dışındaki olaylar/gelişmeler yüzünden endişelenmeyi bırakmaktır..' 

Teşekkürler..

Copy/Paste değil alın teri..

Popüler İçerikler

TikTok’ta "Karagül" Adıyla Açtığı Yayınlarla İnfial Yaratan Kadının Çocuklarını Devlet Korumaya Aldı!
İlk Buluşmada Alman Usulü Hesap Ödediği İçin Buluştuğu Kişinin Cimriliğinden Dem Vuran Kadın Tartışma Yarattı
Cezaevinde 37 Kiloya Düşen Nihal Candan İçin Tahliye Kararı Verildi
YORUMLAR

Bende hepsi var ulan arkadaşlarımla dışarı çıkamıyorum bu yüzden

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ