Hakimler Metin Özçelik ve Mustafa Başer
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca tutuklanmaları talebiyle mahkemeye sevk edilen hakimlerden Metin Özçelik dün tutuklanmıştı. 'Örgüt üyeliği' suçlamasıyla tutuklanması talep edilen hakimlerden Mustafa Başer de bugün akşam saatlerinde tutuklanarak Silivri Cezaevi'ne gönderildi.
İstanbul merkezli olarak yürütülen 'Paralel Yapı' soruşturmasında Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca ile bazı emniyet personelinin de aralarında bulunduğu tutuklu zanlıların avukatlarınca yapılan 'reddi hakim' talebini kabul eden ve tutukluların salıverilmesine karar veren asliye ceza mahkemesi hakimleri Metin Özçelik ile Mustafa Başer tutuklanmaları talebiyle mahkemeye sevk edilmişti.
Tahliye kararı veren iki hakim geçen hafta açığa alınmıştı.
Hakimlerden Metin Özçelik dün akşam saatlerinde tutuklanırken, şehir dışında olduğu gerekçesiyle bu sabah saatlerinde adliyeye gelen Mustafa Başer, tutuklanarak Silivri Cezaevi'ne gönderildi. Başer adliye girişinde “Eğer bugün verdiğim karar usul ve yasaya aykırıysa geçmişte verdiğim kararda usul ve yasaya aykırıdır.” demişti. Başer, “Alnımız açık” diyerek adliyeye girmişti.
Hakim Başer, Silivri Cezaevi'ne sivil bir polis otomobiliyle getirildi. Araç nizamiye kapısında durduğu sırada, Başer'in eşi koşarak polis otomobilinin yanına geldi ve 'Bir dakika, bir dakika... Ailesiyiz biz. Ben de hakimim. Eşimle görüşeyim 2 dakika. Niye izin vermiyorsunuz?' dedi. Ancak Hakim Başer'i getiren polis aracı beklemeden cezaevi içine giriş yaptı.
Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca
32’nci Asliye Ceza Mahkemesi içlerinde Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca’nın da yer aldığı sanıkların reddi hakim taleplerini kabul edip, sanıkların tahliyesine karar vermişti. İnfaz savcılığı ise kararların ‘yok hükümünde’ olduğunu savunup tahliye kararını uygulamamıştı.
Mahkeme, savcılığın gönderdiği dosyayı ‘Tahliye kararları yerine getirilsin’ diyerek infaz savcılığına geri gönderdi. İstanbul infaz savcısı Ahmet Hanefi Uslu, ise 32. Asliye Ceza Mahkemesi’nin ‘Tahliye kararı yerine getirilsin‘ talimatına ilişkin yazıyı tekrar iade etti.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın tutuklu isimlerin reddi hakim ve tahliye taleplerini kabul eden hakimlerin durumunu görüşmek üzere toplanan HSYK’yı geç kalmakla eleştirmesinin hemen ardından üç hakim HSYK tarafından görevden alındı.
Hakimlerin görevden alınmalarının hemen ardından yerlerine atanan yeni hakimlerse, krize dönen tahliye kararını yok hükmünde sayarak geri çekti.
Hakkında gözaltı kararı çıkarılmasının ardından Bakırköy Adliyesi'ne gelen hakim Özçelik, Avukatı Önder Durdu ile birlikte girişte yaptığı açıklamada, hukuki bir karar verdiğini ve sonuna kadar verdiği kararın arkasında olduğunu söyledi.
Özçelik'in açıklamaları şöyle: 'Bugün emniyetten bir davet aldım. Terörle mücadeleden bir komiser bey aradı, 2 Ağır Ceza Mahkemesi'nden beklendiğim söylendi. Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu Başmüfettişliği'nin bir yazı gönderdiği ve benim ifademin alınmasını istediğini söyledi. Gözaltı kararı yok dedi. Ama basında da evrak üzerinden sorguya sevk edildiğim ve 2 Ağır Ceza'da sorgu için beklendiği şeklinde haberler var. İçeriye girince göreceğiz.
Ben şuanda görevli hakimim. İstanbul hakimiyim. Böyle bir gözaltı kararı, sorguya sevk kararı vs falan şuana kadar hiç ben hukuki olarak ne okudum, ne duydum, ne gördüm. Bu da böyle bir ilk olacak zannediyorum. Tabi içeride göreceğiz ne olduğunu. Şimdilik söyleyeceklerim bu kadar.
Ben bir karar verdim, hukuki bir karar verdim, gerekçelerini belirttim onun dışında yani ben bu kararın sonuna kadar arkasındayım. Gerekçelerimi izah ettim. Bunun dışında da söyleyebilecek şuan için başka bir şey yok.'
'Türk hukuk tarihinde karşılaştığımız bir uygulama değil'
Özçelik'in avukatı Önder Durdu ise; 'Müvekkilimizin kararı hukuk çerçevesinde bir karar. Bu uygulama da bugüne kadar Türk hukuk tarihinde karşılaştığımız bir uygulama değil. Açıkçası net bir bilgimiz de yok içeri girdiğimizde biz de öğreneceğiz.' açıklamasını yaptı.
Adliyeye giren Özçelik, Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ifade veriyor.
Eski Yargıtay Başkanı ve Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Sami Selçuk, hakimlerin tutuklanma taleplerini değerlendirdi.
BBC Türkçe'ye konuşan ve olay karşısında şaşkınlık içinde olduğunu kaydeden Selçuk, 'Ellerindeki kanıtların ne olduğunu bilmiyorum. Onları bilmeden bir şey söylemek mümkün değil. Ama olayların seyrini yadırgadım. Çok önemli kanıtlar olmalı ki tutuklama talep edilsin' dedi.
Hukukçu, Hakimler ve Savcılar Kanunu'na göre tutuklama talebinin 'acele işleme konmuş bir davranış gibi göründüğünü' belirtti ve kanunun nasıl yorumlandığını gördükten sonra bu konuyu değerlendirebileceğini ifade etti.
AA, DHA, CHA, Diken ve BBC Türkçe