Suudi Yetkili'den 'Kaşıkçı' Açıklaması: 'Sakinleştirilmek İstenirken Öldü, Cesedi de Yerel Bir İşbirlikçiye Teslim Edildi'

Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'na gittiği 2 Ekim'den bu yana haber alınamayan ve geçtiğimiz günlerde, Suudi Arabistan tarafından 'bir arbede sırasında öldüğü' itiraf edilen gazeteci Cemal Kaşıkçı hakkında bir Suudi yetkili, Reuters Haber Ajansı'na önemli açıklamalarda bulundu. 

Suudi Arabistan, 2 Ekim'den bu yana 'Konsolosluktan çıktığını' iddia ettiği Kaşıkçı'nın öldüğünü 20 Ekim'de devlet televizyonundan duyurmuştu 👇

Suudi Arabistan Devlet Televizyonu: 'Cemal Kaşıkçı Konsolosluk İçinde Yaşanan Arbede Neticesinde Öldü'

'15 kişilik ekip, Cemal Kaşıkçı'yı ülkeye dönmeye ikna etmek için Türkiye'ye geldi'

BBC Türkçe'nin haberine göre Reuters'a konuşan ve adının gizli tutulmasını isteyen bir yetkili, İstanbul'a gelen 15 kişilik ekibin amacının Konsolosluk'a gelen Cemal Kaşıkçı ile görüşerek onu Suudi Arabistan'a geri dönmeye ikna etmekti. 

Görüşme sırasında işlerin ters gittiğini ve Kaşıkçı'nın bağırmaya başladığını aktaran yetkili, ekip üyelerinin paniğe kapıldığını ve Kaşıkçı'yı sakinleştirme amacıyla, arkadan boynuna sarılıp elleriyle ağzını kapatmaya çalışırken Kaşıkçı'nın öldüğünü söyledi.

Neden İstanbul'a heyet gönderildi?

Suudi yetkili, İstanbul'a heyet gönderilmesi ile ilgili olarak ise, 'Suudi Arabistan hükümeti, yurt dışında yaşayan muhalif isimlerin düşman ülkeler tarafından rejim karşıtı faaliyetlerde bulunmaya zorlanmamaları amacıyla ülkeye geri getirilmelerini amaçlayan bir girişim başlattı.' ifadesini kullandı. 

Genel İstihbarat Başkanlığı Başkan Yardımcısı Ahmet el Asiri tarafından, Cemal Kaşıkçı'nın ikna edilerek geri getirilmesi için özel istihbarat ve güvenlik görevlilerinden oluşan 15 kişilik bir ekip kurulduğunu söyleyen yetkili, İstanbul'daki bu buluşmanın özellikle planlandığını ve öngörülen senaryonun herhangi bir şiddet kullanmadan Kaşıkçı'nın ülkeye dönmeye ikna edilmesi olduğunu belirtti.

2 Ekim'de neler yaşandı?

Reuters'a konuşan yetkilinin anlatımına göre, 2 Ekim'de olaylar şöyle gelişti:

'Plana göre, Suudi Arabistan'dan gönderilen heyete Kaşıkçı'yı geri dönmeye ikna etmek için İstanbul dışındaki güvenli bir evde birkaç gün tutma ancak ikna edememeleri durumunda serbest bırakma talimatı verildi.

Kaşıkçı, konsolosluk binasına girdikten sonra Başkonsolos'un çalışma ofisine götürüldü. Burada istihbarat görevlisi Mahir Mutreb bekliyordu. Mutreb, Kaşıkçı'yı geri dönmeye ikna etmeyi amaçlıyordu.

Kaşıkçı, Mutreb'e ayrıca diplomatik kuralları ihlal ettiklerini belirterek, 'Bana ne yapacaksınız? Beni kaçırmak mı istiyorsunuz' sorularını yöneltti.

Mutreb de, 'Evet, seni bayıltıp kaçıracağız' yanıtını verdi. Mutreb'in Kaşıkçı'nın 'gözünü korkutmak' amacıyla sarf ettiği düşünülen bu tehdit, kendisine verilen ikna etme ve edilemezse serbest bırakma yönündeki talimatlara da aykırı.

Kaşıkçı sesini yükseltti ve grup da panikledi. Bunun üzerine Kaşıkçı'yı etkisiz hale getirmek için birisi arkadan koluyla boğazına sarılarak ağzını kapattı.

Amaç her ne kadar Kaşıkçı'yı sakinleştirmek olsa da muhalif gazeteci muhtemelen yaşından dolayı bu müdahale üzerine hayatını kaybetti.'

'Kaşıkçı'nın ölmesinin ardından olayla ilgili kanıtlar yok edildi, cansız bedeni ise yerel bir işbirlikçiye teslim edildi.'

Suudi yetkili, Kaşıkçı'nın beklenmedik bir şekilde ölmesinin ardından ekipte bulunan adli tıp uzmanı tarafından olayla ilgili kanıtların yok edildiğini ve Kaçıkçı'nın cansız bedeninin de İstanbul'da ikamet eden bir işbirlikçiye verildiğini söyledi.

Ayrıca heyette yer alan bir istihbarat görevlisinin ise Kaşıkçı'nın elbiseleri, gözlüğü ve saatini takarak arka kapıdan çıktığını, Sultanahmet'e giderek bu eşyaları yok ettiğini ifade etti.

'Kafasının kesildiği ya da işkence yapıldığı doğru değil'

Suudi gazetecinin işkence ile öldürüldükten sonra bedeninin parçalara ayrılarak binadan çıkartılması iddiaları ile ilgili olarak 'Kafasının kesildiği ya da işkence yapıldığı doğru değil' diyen yetkili, İstanbul polisinin çok geç olmadan olayı çözeceğine inandığını söyledi.

Ayrıca bakınız 👇

Dış Basında Yeni İddialar ve Cemal Kaşıkçı Soruşturmasında Son Durum: 'Suudi Başkonsolos Görevden Alındı'
Reuters: 'Türk Polisi Cemal Kaşıkçı'nın Cesedini Belgrad Ormanı ve Yalova'da Arıyor'

Popüler İçerikler

Sosyal Medyada Süren Öğretmenlik Tartışması: Az Çalışıp Çok mu Maaş Alıyorlar?
Okullardaki Yılbaşı Kutlamalarına Gelen Yasağa Mustafa Sandal'dan "Onlara İnat 'Duble' Kutlayacağız!" Tepkisi
Müge Anlı'da Yeni Bir Fenomen Doğdu: Habibe Kendine Has Tarzı ve Tavrıyla Hepimizi Fena Gaza Getirdi!
YORUMLAR
21.10.2018

sakinleştirmeye çalışırken ölmüş 15 kişi de ikna için gelmiş...yani diyorlar ki siz süzme salaksınız bu senaryoya inanın

21.10.2018

Çok saçma geldi masal gibi. 15 kişilik grupta adli tıp uzmanını niye getirmişler ki? Hem adamı korumak için güvenlik önlemi alıyorlar hem kendileri öldürüyor ilginç. Konsoloslukta kamera da mı yokmuş?

21.10.2018

Bir iddiaya göre var. Bizimkilerin elinde kamera ve ses kayıtları varmış. Ama bu iddianın doğrulanması pek olası değil. Çünkü elimizde görüntü var demek, orayı usulsüz biçimde izliyor ve dinliyorduk demek. O yüzden bu durum iddia olarak kalacak. Kendilerinin kamera kayıtlarının ise imha edildiği söyleniyordu. "İkna" ekibi giderken kayıt cihazının harddisklerini de götürmüş...

21.10.2018

15 kişilik ikna ekibi biri adli tıp uzmanı bazıları asker nasıl ikna timi bu. Ayrıca midemi bulandıran durum yerel işbirlikçidir. Rahip olayını yeni atlatmaya çalışırken bu topu da bizim kucağımıza bırakmazlar inşallah ki Suudi rejime zerre güvenim yok deli gibi silah alıp ABD den el birliğiyle bize oynayabilirler.

TÜM YORUMLARI OKU (25)