Bugün Resim Sevinci ile hayatımıza giren ressam Bob Ross'un doğum günü! Adını herkes biliyor ama hakkında neredeyse hiçbir şey bilmiyoruz. O halde öğrenme zamanı geldi!
Bugün Resim Sevinci ile hayatımıza giren ressam Bob Ross'un doğum günü! Adını herkes biliyor ama hakkında neredeyse hiçbir şey bilmiyoruz. O halde öğrenme zamanı geldi!
Ross 52 yaşında lenfomadan ölmeden önce hayatı boyunca 30.000'den fazla resim yaptı. Bu resimler Ross öldükten sonra programın yayınladığı kanala bağışlandı.
Ross, 20 yıl boyunca Hava Kuvvetleri'nde hizmet verdikten sonra daha fazla sert bir insan olmak istemediğine karar verdi ve Başçavuş rütbesine sahip olarak ordudan emekli oldu.
Ross'un resimlerinde sıklıkla dağlar, göller, karlar ve ahşap kulübeler görüyoruz. Bunların birçoğu, görev için Alaska'da yaşadığı yıllardan etkilenmesinin bir ürünü.
'Şuraya mutlu bir ağaç çizelim' lafını neden bu kadar fazla duyduğumuz şimdi daha net anlaşılıyor. Bu arada bu resim, Ross'un ağaç yerleştirmediği nadir örneklerden biri.
Bir gün bir izleyicisinin yanına gelip, 'Bob, ben hiçbir zaman resim yapamayacağım çünkü renk körüyüm' demesinin ardından programın bir bölümünde yalnızca gri tonlarını kullanarak resim yapmıştı. Bunu yapma amacı, herkesin resim yapabileceğini göstermekti.
Gençlik yıllarında marangozluk yapan babasına sık sık yardımcı olan Ross, bir gün odun keserken bir kaza geçirdi ve sol işaret parmağının bir kısmını kaybetti. Bunu şimdiye kadar fark etmemiş olmanız muhtemel. Çünkü Ross çekimlerde sol eline paleti alarak kayıp parmağını gizliyordu.
İlk resmi kameralar kapalıyken, şovda referans almak için yapıyordu. İkinci resim, çekim sırasında yapılıyordu. Üçüncü resmi ise eğitim kitabı için yapıyordu.
Resim Sevinci programı, PBS isimli bağımsız bir televizyon kanalı için hazırlanıyordu. Ross kanaldan hiç para talep etmedi, kazanmadı da. Gelirini sağlayan şey, nasıl resim yapılacağını anlattığı kitapları, eğitim videolarının kasetleri ve sanat malzemeleri satışlarıydı.
'Askerlik işi kaba ve sert bir insan olmanı gerektiriyor. Ve bundan bıkmıştım. Kendime söz verdim, eğer bu meslekten uzaklaşırsam, artık bu şekilde devam etmeyecektim.'
Ona düzenli olarak mektup yollayan hayranlarından bir süre mektup gelmediğinde onları merak ediyor ve telefonla arayarak iyi olduklarından emin olmak istiyordu.
Birkaç kez sincaplarını programda da sergiledi. Aslında Ross vahşi yaşamdan çok etkileniyordu. Hatta Bob's World adında bir çocuk programı yapmayı da planlıyordu. Bu programda çocuklarla tilki, geyik, sincap gibi hayvanlar hakkında sohbet etmek istiyordu.
Hava Kuvvetleri'nde çalışırken öğle yemeği molalarında resim yapardı. Bazen bir yemek molasında birkaç resim yaptığı bile oluyordu. Bu nedenle Ross'un eli çok hızlanmıştı. Öyle ki Resim Sevinci'nin bir sezonunu yalnızca iki günde tamamladı!
Ross'un programlarını izleyenlerin yalnızca yaklaşık %10'unun onunla birlikte resim yapmaya çalıştığı düşünülüyor. Geri kalanlar ise Ross'un bu kadar basit bir şekilde mükemmel tablolar ortaya çıkarmasından zevk aldığı için izliyormuş.
Resim Sevinci'nde yaptığı resimlerde insan yaşamına dair kalıntılar bulundurmamaktan yanaydı. Bu nedenle resme kulübe veya müştemilat eklese bile onların pencerelerini siyah yapıyordu. Ayrıca onlara eklediği bacalardan da duman çıkmıyordu. Böylece doğayı kendi haline bıraktığını düşünüyordu.
Vay be bir zamanlar herkes bob rose'u izlerdi kim olursa olsun bu adamı hayranlıkla takip ederdi.Şimdi ise kanallarda boş boş ve bir tane bile bilgilendirici olmayan programlarla dolu. Eskiden sürekli müzikten kitaptan resimden bahseden programlar vardı ama şimdi sürekli saçma sapan gelin programları fakir zengin dizileri insanlara bir şey kazandırmak uğruna yapılan bir tane bile program yok.
Ruhu sanata dokunan güzel insanlardan, eşsiz ressamlardan biriydi. Çacukluğumda zevkle izlerdim programını.
Keyifle izlerdim, ah be 90lar özleniyorsun