Dünyanın kasası deniliyordu. 30 bin müşteriye ait 18 bin hesabın bilgileri çalındı.
Verilerin basına sızması sonrasında İsviçre bankacılık tarihinin en büyük skandallarından biri patladı. Hesaplar arasında politikacılar, suç örgütü liderleri ve istihbaratçılar da bulunuyor.
Organize Suç ve Yolsuzluk Raporlama Projesi (OCCRP), İsviçre bankalarından Credit Suisse’e ait sızıntıya ilişkin yeni bir dosya hazırladı.
Dosyada ‘işkenceyle suçlanan Cezayirli bir general, acımasız Azerbaycanlı bir diktatörün çocukları ve Mişa Banana olarak bilinen Sırp bir uyuşturucu baronu dahil yüzlerce şüpheli karakterin bilgileri’ yer alıyor.
Paraların kaynağını açıklamaya başlayan OCCRP, 47 medya kuruluşundan 160 muhabirle birlikte çalıştı.
100 milyar dolardan fazla paranın olduğu bildirilen hesapların bilgilerini kendisini ‘ifşaatçı’ olarak tanımlayan biri sızdırdı.
Hesaplar 1940-2010 yıllarını kapsıyor. Şu an kullanılan hesaplara dair bir bilgi içermiyor.
OCCRP’nin açıklamasında şunlar kaydedildi: “Bu, İsviçre bankalarından bugüne kadarki en büyük sızıntı. Verilerde işkenceyle suçlanan Cezayirli bir general, acımasız Azerbaycanlı bir diktatörün çocukları ve Mişa Banana olarak bilinen Sırp bir uyuşturucu baronu dahil yüzlerce şüpheli karakter bulduk.”
Credit Suisse hesaplarında milyonlarca dolar değerinde para bulunduran isimler arasında kimler var:
Afganistan’daki ‘mücahitlere’ milyarlarca doların aktarılmasına yardım eden Pakistanlı bir istihbarat şefinin oğulları ve yolsuzluk skandalına adı karışan Venezuelalı yetkililer,
Mısır’ın devrik lideri Hüsnü Mübarek’in iki oğlu ve Mübarek’in yönetimi sırasında istihbarat teşkilatı başkanı olan Ömer Süleyman,
eski Ermenistan Cumhurbaşkanı Armen Sarkisyan,
Kazakistan Devlet Başkanı Kasım Tokayev’in eski eşi Nadejda Tokayeva,
Sırp uyuşturucu baronu Darko Saric,
Ürdün Kralı 2. Abdullah, oğulları ve eşi de bankada hesapları olanlar arasında.
Venezuela’da devlet petrol şirketi Petróleos de Venezuela’yı (PDVSA) dolandıran üst düzey bürokratlar da listedeki isimler arasında. Bunlardan biri enerji bakan yardımcısı Nervis Villalobos Cárdenas diğeriyse üst düzey bir PDVSA yetkilisi Luis De Léon Perez.
Sızan banka bilgileri arasında Ortadoğu’daki hükümet yetkilileriyle bağlantılı birçok hesap da var. Bu veriler, yolsuzluklarla gündeme gelen kamu görevlilerinin ve akrabalarının servetlerini de gündeme getirdi.
Credit Suisse sızdırılan bilgiler sonrasında kara para akladığı gerekçesiyle İsviçre tarihinde ilk defa suçlamayla karşılaşabilecek banka olabilir.
Credit Suisse’in sözcüsü Candice Sun sızıntılarla ilgili ‘ticari faaliyetler’ dedi.
Sun müşteriler hakkında görüş bildirmeyeceğini belirterek şöyle devam etti:
“Sızdırılan verilerde adı geçen hesapların çoğu zaten kapatıldı. Verilerin sızdırılması İsviçre finans piyasasına yönelik bir itibarsızlaştırma çabası. Banka her türlü inceleme konusunda rahat.”
İsviçre'nin köklü bankası Credit Suisse'den sızdırılan veriler, bankanın devlet başkanları, istihbarat yetkilileri ve yaptırıma tabi iş insanlarına ait milyarlarca doları hesaplarında tuttuğunu ortaya çıkardı.
İsviçre bankaları, müşterilerine ait bilgileri büyük bir sır olarak saklamakla biliniyor. Ancak kimliğini açıklamayan bir kişi, toplamda 100 milyar dolardan fazla bir paraya denk gelen 18 binden fazla banka hesabına ilişkin verileri Alman Süddeutsche Zeitung gazetesine sızdırdı. Sonrasında ABD’li New York Times, İngiliz Guardian, Fransız Le Monde’un da dahil olduğu dünya çapında 46 medya kuruluşundan 163 gazetecinin ortak çalışmasıyla yayına hazırlandı.
Veriler, Organize Suç ve Yolsuzluk Raporlama Projesi (OCCRP) ile dünyanın farklı noktalarındaki 48 haber kuruluşuyla paylaşıldı.
Dünyanın en zengin ve en köklü bankalarından biri olan Credit Suisse bankasına yönelik bu araştırmaya 'Suisse Secrets' (İsviçre Sırları) adı verildi.
İsviçre'nin en büyük yatırım bankalarından Credit Suisse'den sızdırılan banka hesap bilgileri aylarca analiz edildi. Bugüne kadar bir İsviçre bankasından ilk kez gazetecilere bu denli büyük bir sızıntı oluyor.
Çok şükür öngörülen uzun man adasiyla çalışıyor.