Suçlular Tarafından Kaçırılıp Yine Organize Suç Örgütü Tarafından Kurtarılan Nell Donnelly'nin Hikayesi

Büyük Buhran döneminde maddi zorluklarla başa çıkmaya çalışan halk artık insan kaçırıp fidye istemeye bile başvuruyordu. Özellikle yüksek profilli insanlar bu kişilerin hedefiydi ve Nell Donnelly de bunlardan bir tanesiydi...Devamı için...

31 Aralık 1931'de tasarımcı Nell Donnelly hayatının 75 bin dolar ettiğini öğrenecekti.

Suçlular tarafından kaçırılan ve tehdit edilen Donnelly'nin başına gelenlerin nasıl başladığına gelin bir bakalım.

1929'da başlayan ve yaklaşık 10 yıl süren Büyük Buhran, aşırı bir ekonomik çaresizlik dönemiydi.

Gerilemenin zirvesinde, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki işsizlik oranı yüzde 20'nin üzerindeydi. Koşullar o kadar zorlaşmıştı ki, bazı vatandaşlar suça yönelmeye başlamıştı. Özellikle adam kaçırmalar en hızlı zengin olma planı haline gelmişti. Nell Donnelly de kaçırılmak için kriterlere uyan bir profildi.

Nell Donnelly ilk olarak 1916'da, Birinci Dünya Savaşı öncesi Amerika'da yaygın olan düz pamuklu elbiselerin aksine popüler hale gelen fırfırlı elbise tasarımlarıyla dikkat çekti.

Şık kıyafetler genellikle daha pahalıydı ancak Donnelly'nin 'Nelly Don' markası mütevazı giyim önerileri sunuyordu. Nelly Don elbiseleri, 69 sent olan nispeten sıkıcı kıyafetlere kıyasla 1 dolara mal oluyordu. Stiller ve dokumalar için Donnelly'nin Paris ve Viyana gezilerinden ilham alınmıştı. Ek olarak elbiselerin cebi de bulunuyordu. Donnelly ayrıca her bedenden müşteri için giysilere ihtiyaç duyulduğunu fark etmişti. Elbiseler sadece şık tüketiciler için değil, onları isteyen herkes için tasarlanıyordu.

Satışlar gitgide artıyordu ve Donnelly Garment Şirketi, çoğu kadın binden fazla kişiyi istihdam eden 3,5 milyon dolarlık bir işletmeye dönüşmüştü.

Ancak Donnelly'nin iş zekası, alıcılarının ne istediğini bilmenin ötesine geçti. Donnelly Büyük Buhran'ın ekonomik baskısına rağmen, çalışanlarına eşit davrandı, eğitimlerini ilerletmek isteyen işçiler için emeklilik planları, sağlık sigortası ve ücretli eğitim teklif etti. Ayrıca çalışanlarının çocukları için bir burs fonu kurdu.

Görünüşte, özel hayatı da iş ilişkileri kadar iyi görünüyordu.

Donnelly, iş ortağı Paul Donnelly ile evliydi ve çift Donnelly, St. Charles, Missouri'deki Lindenwood Koleji'nden mezun olduktan sonra kalıcı olarak Kansas City'ye taşındı. Çift ve evlat edindikleri oğulları David, huzurlu bir hayat yaşıyordu.

Ne yazık ki, Donnelly'nin sosyal yapısı ve başarısı onu bir hedef haline getirmişti.

16 Aralık 1931 akşamı ofisinden çıktı ve şoförü George Blair'in kullandığı arabaya bindi. Eve vardıklarında, garaj yolunun girişi aniden başka bir araç tarafından kapatıldı. Arabanın önünde elinde tabanca olan bir adam belirdi. Hızla Donnelly'nin arabasına bindi ve Blair'i yere yatmaya zorladı. Arka koltukta Donnelly, kafasına çuval geçirmeye çalışan iki adamla mücadele ediyordu. Kaçırıldığını anlayınca tekme atmaya ve bağırmaya başladı.

Donnelly ve Blair kısa süre sonra kendi arabalarından çıkarılarak başka bir araca bindirildi.

Yaklaşık bir saat kadar gittikten sonra kaçıranların bir sonraki hamlelerini planlayacakları, güvenli bir ev işlevi gören bir kulübeye vardılar.

Kaçıranlar Donnelly'e para istedikleri için onu kaçırdıklarını söyledi.

Kaçıran kişilerin talebi oldukça açıktı: Donnelly söylediklerini yaparsa zarar görmeyecekti ve iyi davranacaklardı ancak 75 bin dolar istiyorlardı. Donnelly'ye para taleplerini ilettiği bir not yazmasını aksi takdirde Blair'i öldürüp onu da kör edecekleri söylendi. Herhangi birinin polise başvurması durumunda ağır yaralayacaklarının da altı çizildi. Donnelly onlara notu haftalardır hasta olan ve böyle bir haber alacak durumda olmayan kocası Paul'e göndermek istemediğini söyledi.

Sonunda birini Paul'e, diğerini de ailenin kişisel avukatı James E. Taylor'a yazmayı kabul etti.

Sonrasında Blair ve Donnelly, bir karyolaya bağlı olduğu ve bir havluyla gözleri bağlandığı bir odaya götürüldü. Donnelly'nin bir yatağa uzanmasına izin verildi ve de kaçıranların hiçbirine bakmayacağına söz verdiği için gözleri bağlanmamıştı. Kaçıranlar ona süt ve kraker getiriyordu.

Avukatı Taylor'a sabah posta ulaştı.

Taylor aceleyle Donnelly'nin kocası Paul'a koştu. Kocası şok olmuştu çünkü önceki akşam karısının arkadaşlarıyla dışarı çıktığını ve o uyuduktan sonra evde olacağını varsaymıştı. Paul gazetecilere, 'Şimdi yapılan şey, yaşamla ölüm arasındaki fark anlamına geliyor. 75 bin doları karımı tutan adamların eline vermenin bir yolunu bulmalıyız. Daha fazlasına ihtiyaç varsa, onu da veririz. Ama onu bir an önce kurtaralım.” dedi.

Paul ve Taylor, Taylor'ın hukuk ortağı, eski bir ABD senatörü ve 1900'den 1903'e kadar Kansas City'nin bir zamanlar belediye başkanı olan James Reed'i çağırdılar.

Aynı zamanda Donnelly'lerin aile dostu olan Reed'den yardım istemenin beklenmedik bir sonucu olmuştu: Reed, Donnelly'lerin yardımına gelmek için işinden izin almak istediğinde, istemeden gazetecilere adam kaçırma olayı hakkında bilgi verdi. Polis hızla olay yerine geldi ve kaçıranların işi kendi aralarında halletme isteği artık mümkün değildi.

Reed derhal kamuoyuna Donnelly ve Blaire'e zarar gelmemesi halinde fidyenin ödeneceğini açıkladı ve çok önemli bir telefon görüşmesi yaptı.

Tüm siyasi bağlantılarına ek olarak, Reed'in yeraltı suç dünyasıyla da bir bağlantısı vardı. Yerel yönetimle güçlü bağları olan kötü şöhretli bir Kansas City organize suç patronu Johnny Lazia'yı aradı ve bir talepte bulundu: Ya Lazia, Donnelly'yi aramaya yardım edecekti ya da Reed, Lazia'yı alenen utandırmak için bir kampanya başlatacak ve elindeki tüm yasal araçlarla Lazia'nın suçlarının peşine düşecekti. Lazia teklifi kabul etti.

Kısa sürede Kansas City Donnelly'yi kimin kaçırıp kaçırmadığını öğrenmek için birbirleriyle işbirliği yapan serserilerle dolup taştı.

Lazia'nın devriyesi mahalleleri tararken, Kansas Şehri polisi ipuçları konusunda yetersizdi ve kurban George Blair'in karısı Savannah Blair'e baskı yapmayı seçmişti. Memurların, tutuklanmadan önce bilgi almak amacıyla Savannah'ya fiziksel olarak saldırdığı bildirildi. Reed'in konuyu çözmek için polise güvenmek yerine Lazia'yı işe alma konusunda haklı olduğu anlaşılıyordu.

34 saat süren sorgulama sonucunda Lazia'nın adamları kaçırılan kurbanların Kansas, Edwardsville yakınlarındaki bir çiftlikte olduklarını buldu.

Bu tür bir suçun Lazia tarafından affedilmeyeceği keskin bir şekilde kaçıranlara söylendi ve adamlar ikna oldu. Gözleri bağlı Donnelly ve Blair bekleyen bir arabaya yönlendirildi ve polis saat 16: 30'da anonim bir telefondan gelen adresten zarar görmeden ikiliyi teslim aldı.

Eve döndüğünde Donnelly onu kaçıranlardan birinin kimliğini tespit edebildi.

Bu kişi Martin Depew adında buharlı kürek operatörüydü. İlginç bir şekilde, Depew'in karısı Ethel Donnelly konutunda bulunmuş bir hemşireydi. Aileyi para için sıkıştırmak için bir plan o zaman yapılmış olabilirdi ve belki de Paul, Nell'e rastlamadan önce Depew'in ilk hedefiydi. Depew, Güney Afrika'da bulundu ve 1932'de ABD'ye iade edildi ve ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı ancak 1947'de şartlı tahliyeyle serbest bırakılacaktı. Suç ortaklarından yine Güney Afrika'ya kaçan Walter Werner'e de ömür boyu hapis cezası verildi ve üçüncü suçlu Charles Mele ise 35 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Donnelly'nin iyileşmesi medyada büyük yankı uyandırdı.

Rehin tutulduğuna ve tehdit edildiğine dair açıklamaları, gazetelerde santimlerce yer kapladı ve profilini daha da yükseltti. Bu olay, ömür boyu iş sözü verdiği George Blair ile de bağını güçlendirmiş görünüyordu. Paul ile olan ilişkisi farklı bir hikayeydi çünkü kaçırılma olayından yaklaşık bir yıl sonra boşandılar ve Nell tabiri caizse kurtarıcısı olan James Reed ile evlenmişti. Yıllar sonra, Nell'in ailesinin üyeleri, Nell ve Reed'in kaçırılma olayından önce bir ilişkide olduğunu ve Nell ve Paul'un evlat edindikleri oğulları David'in aslında bu ilişkiden olduğunu iddia etmişti. İddiaya göre skandal olmaması için Nell ve Paul bu çocuğu evlat edinmiş gibi göstermişti. Bunlar yalnızca iddia tabii...

Bu içerikler de ilginizi çekebilir:

Duyunca "Yok Artık" Diyeceğiniz Türden Bir Komplo Teorisi: Kuşlar Aslında İnsansız Hava Aracı mı?
Günlük Yaşantımızın En Önemli Parçası Olan Sifonun Daha Önce Hiçbir Yerde Görmediğiniz İlginç Tarihçesi
Noel Neden 25 Aralık'ta Kutlanıyor?

Popüler İçerikler

Almanya’daki Saldırıyı Kim Yaptı? Noel Pazarı Saldırganının Kimliği ve Röportajı Ortaya Çıktı
Sosyal Medyada Süren Öğretmenlik Tartışması: Az Çalışıp Çok mu Maaş Alıyorlar?
Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
YORUMLAR
24.01.2023

laz ziya işi çözmüş, polise kalsa kadın ölecekti.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ