Türkiye’de genç işsizliği yıllardır konuşulan ama bir türlü çözülemeyen bir sorun. Her yıl binlerce genç üniversiteden mezun oluyor ama karşılarında belirli bir iş piyasası yok. CV'ler gönderiliyor, mülakatlara giriliyor, bazen hiç dönüş yapılmıyor, bazen de “deneyimsizsiniz” denilerek kapı yüzlerine kapatılıyor. Bu süreç sadece ekonomik değil, psikolojik bir yük haline geliyor. Gençler artık iş bulamamayı kişisel bir başarısızlık gibi görmeye başlıyor. Oysa ortada bireysel değil yapısal da bir sorun var. Bu noktada da sorulması gereken temel soru şu: Gerçekten suç kimde?
Sahi! Suç kimde? Sende derlerse şaşırmayınız. O derece tozuttular.
Aynı süreçlerden geçen biri olarak söylüyorum. Özel sektörde çok “köklü” ve kurumsal şirketler dahi %90 torpille dönüyor. Okulu bitirir bitirmez uluslararası şirketlere direkt giren arkadaşlarım oldu birçoğu zar zor B1 seviyesinde İngilizce bilen akademik ortalaması da yüksek olmayan kişilerdi. Ben aylarca başvuru yaptım( 2 yabancı dil biliyorum) olumsuz dahi geri dönüş alamadım. Çok fazla kilo verdim. Hiçbir şeyin teoride söylendiği gibi çalış kendini geliştir işi kap mesleğinde ilerle olmadığını acı yollardan öğrendim. Eğer bu yorumu okuyan nispeten yaşı daha küçük (17-18) bir kardeşim olursa lütfen bütün emeğini ve zamanını yurtdışında bir hayat kurabilmek için harca. Burada pek kıymeti yok kendini geliştirmenin. Belki gelişmiş ülkelerde vardır.
İşsizlik ayrı bir dert işi olanların maaşları ve çalışma koşulları ayrı bir dert gittikçe asgari ücretle en az 2-3 kişinin yapması gereken çalışan toplum olduk.