Birleşik Krallık mı, Büyük Britanya mı, İngiltere mi? Şu Karışıklığı Artık Çözelim!

Birleşik Krallık yeniden gündemde.

Birleşik Krallık'ta yapılan AB referandumunun ardından ada halkları, AB'den ayrılmaya karar verdi. Tabii tarihi bir dönüm noktası olarak ifade edilebilecek bu olayın ardından herkes Birleşik Krallık'ı ve AB'nin geleceğini konuşuyor. 

Peki ne kadar doğru konuşuyoruz?

AB'den ayrılan İngiltere miydi, Büyük Britanya mı yoksa Birleşik Krallık mı?

Hangisi ne anlama geliyor, nereleri kapsıyor?

Bu çalışmada, Birleşik Krallık temel parçalarından başlanarak açıklanmıştır. Amaç, bahsi geçen ifadelerin yanlış kullanılmasını engellemektir.

İyi okumalar.

Birleşik Krallık - United Kingdom

İngiltere, İskoçya, Kuzey İrlanda ve Galler'i kapsayan ülkedir. Bu ülkede yaşayan insanlar 'British' olarak ifade edilir. Daha düne kadar AB üyesi olan bu ülke, referandumun ardından AB'den ayrıldı. 

Görselde gördüğünüz bayrak İngiliz değil; Birleşik Krallık bayrağıdır. Yine görselde gördüğünüz kişi, David Cameron ülkenin başbakanı. Referandumdan sonra istifasını açıklayan Cameron, ekim ayına kadar görevinin başında bulunacak.

Ayrıca Birleşik Krallık'ın yönetimi anayasal monarşi. Yani ülkede parlamenter sistemin yanında bir kraliyet olgusu da mevcut.

Bu hanım teyze de kraliçe işte

Ülkenin haritadaki konumu

Yönetim sistemi aşağıda detaylandırılmıştır.

Büyük Britanya - Great Britain

Büyük Britanya ifadesi günümüzde tamamen coğrafi bir alanı içeriyor. İskoçya, Galler ve İngiltere'nin yer aldığı bu adada Kuzey İrlanda yok. Ada, İrlanda'nın doğusunda yer alıyor.

Bir siyasi ve idari yapı değildir.

Ayrıca insanlığın kurduğu en büyük imparatorluk olan 'British Empire'ın temelleri bu adada atılmıştı.

İskoçya

İskoçya, hani şu etek giydikleri için güldüğümüz, gayda çalan güzel insanlar, heh işte onlar Birleşik Krallık'ı (United Kingdom) bir araya getiren 4 devletten biri.

Başbakanı Nicola Sturgeon olan İskoçya, AB referandumunda İngiltere'nin aksine 'AB'de kalalım' diyen taraf olmuştu. 

Bu görüş ayrılığının ardından İskoçya, Birleşik Krallık'tan ayrılmak için ikinci bir referanduma gitme sinyali verdi.

Galler

Birleşik Krallık'ı oluşturan 4 ülkeden bir diğeri de Galler.

Başbakanı Carwyn Howell Jones olan Galler, AB referandumunda İngiltere'yle beraber 'ayrılalım' diyen taraf olmuştu.

Kuzey İrlanda

Birleşik Krallık'ın bir diğer parçası da Kuzey İrlanda.

Başbakanı Arlene Foster olan K.İrlanda, AB referandumunda İngiltere'nin aksine 'AB'de kalalım' diyen taraf olmuştu.

İngiltere - England

Ve şimdi bunca karışıklığın belki de en önemli sebebi olan İngiltere'ye geldik.

Öncelikle söyleyelim; İngiltere isminde bir siyasi ve idari yapı yok. Dolayısıyla İngiliz hükumeti ve parlamentosu da yok. İdare yerel yönetimlerden ibaret.

Gelgelelim, basında Ada'yla ilgili haber yapılırken hep İngiliz ifadesi kullanılır. İngiliz başbakan Cameron...İngiliz parlamentosu...vs. 

Bunun sebebi İngiltere'nin tüm yönlerden Krallık'ın en büyük ve merkezi parçası olmasıdır. Birleşik Krallık nüfusunun %85'i de İngiltere'de bulunmakta. 

İngiltere'den neden siyasi ve ulusal idarenin olmadığını daha kolay anlayabilmek için ülkemizden örnek verelim;

Malumunuz, Türkiye'de büyükşehir olmayan şehirlerde 'merkez ilçe' denilen bir ifade mevcut. Bu ilçeler mevcut olmalarına rağmen belediyeleri yok. Merkez ilçenin idaresi şehrin belediyesi tarafından sağlanıyor. Şehirlerin büyükşehir statüsü kazanınca yeni çıkan kanunla beraber merkez ilçe, yeni bir veya bir kaç belediyeye bölünüyor ve idari yapıya kavuşuyor.

İngiltere'de tam olarak böyle. Krallığın merkezini oluşturuyor. Krallığın başbakanı, hükumeti ve parlamentosu doğrudan İngiltere'nin idaresini oluşturuyor. Dolayısıyla İngiltere ayrıca bir ulusal idari mekanizmaya gerek duymuyor.

Sonuç olarak;

AB'den ayrılan ülke Birleşik Krallık.

Yani sadece İngiltere ayrılmıyor; yanında Galler, İskoçya ve K.İrlanda'yı da götürüyor. 

İskoçya ise, AB'den ayrılmaya karşı. Bu referandumdaki tercihlerine de yansıdı. İlerleyen tarihlerde İskoçya, Birleşik Krallık'lardan ayrılmak için bir referanduma daha gidebilir ve ardından bağımsız bir ülke olarak AB'ye başvuru da bulunabilir.

Ek Bilgi: Yönetim

Yukarıda üzerinden kısaca geçilen Krallığın yönetim mekanizmasını detaylandırma gereksinimi hissettim.

Ülke anayasal monarşiyle yönetiliyor demiştik. Öncelikle kraliçeden başlayalım;

Monark

Kraliçe II. Elizabeth. Kraliçe'nin ülkedeki konumu sembolik. Herhangi bir yaptırım gücü olmadığı gibi idari mekanizmalara dahilde olamıyor. Resmiyette devlet başkanı konumunda. Ancak ne yasama, ne yürütme, ne de yargıya bir etkisi söz konusu değil.

Monark sadece, Birleşik Krallığın değil; İngiliz Milletler Topluluğu üyesi 15 ülkenin de devlet başkanıdır. Bu ülkelerin büyük çoğunluğu küçük ada ülkeleri olmasına rağmen Kanada, Avustralya, Yeni Zelanda gibi büyük ülkelerde vardır. Kraliçe, bu ülkelerin başbakanlarının tavsiye ettiği kişileri vali olarak atar. Kendisi gibi sembolik değeri olan valilerin oldukça kısıtlı yetkileri vardır.

Parlamento

Birleşik Krallık'ta yasama yetkisi parlamentoya aittir. Parlamento ise iki bölümden oluşur; Avam kamarası ve Lordlar kamarası. Avam kamarası üyelerinin tamamı seçimle işbaşına gelen milletvekillerinden oluşur. Lordlar kamarası ise, atamayla işbaşına gelen ve 'lord' unvanı alan insanlar tarafından oluşur. Lordlar Kamarasının büyük bir bölümünün atamasını Monark yapar. Avam Kamarası ise halk tarafından seçilir. Lordlar Kamarasındaki bu statükoyu değiştirmek maksatlı bir takım girişimler yapıldı ancak yine Lordlar tarafından reddedildiği için girişimler başarısızlığa uğradı.

Yasalar önce Avam Kamarasında ele alınır, daha sonra Lordlar Kamarasında görüşülür ve en son Kraliçe'nin onayına sunulur. Lordlar Kamarasının, Avam Kamarasından gelen tasarı tekliflerini reddetmesi sınırlandırılmıştır. Lordlar Kamarası, Avam Kamarasından gelen aynı teklifi üçüncü kez reddedemez ve teklif Avam Kamarasından doğruca Monark'a gider.

*Ülkede parlamentoyu denetleyecek bir organ yoktur. Ayrıca yazılı bir anayasada olmadığından parlamento hukuki anlamda sınırsız yetkiye sahiptir.

Başbakan ve Hükümet

Hükümet, avam kamarasıyla bütünleşmiş vaziyettedir. Ülkede parti hükümeti esas. Bu şu demek, 'Yürütme Gücünün' başı, başbakan ve hükümet aynı zamanda yasama gücünü de etkisi altında tutar. 

Başbakan ve hükümet, avam ve lordlar kamaraların dışında yer alır.

Yerel ile Merkezi Parlamentoların Uyumu

Krallığı oluşturan İngiltere hariç diğer 3 ülkenin de kendisine ait parlamentoları mevcut. Bu parlamentolarla merkezi parlamento arasındaki yetki ayrımı şöyledir;

Anayasa, savunma, ulusal güvenlik, dış politika, vatandaşlık ve göç gibi konular, Birleşik Krallık Parlamentosu'nun çalışma alanında girmektedir. Yerel Parlamentolar bu konuların dışında kalan ve yetki devrinde bulunulmuş alanlarda yasama faaliyetinde bulunabilirler. Her yerel parlamentonun da yetkileri eşit değildir. Yetki devri hakkı, merkezi parlamentoya aittir ve sınırları yine bu parlamento belirler.

Parlamentolar haricinde yerel yönetimler, her ülkede oldukça karmaşık ve farklıdır.

Popüler İçerikler

Müge Anlı'da Yeni Bir Fenomen Doğdu: Habibe Kendine Has Tarzı ve Tavrıyla Hepimizi Fena Gaza Getirdi!
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
İstanbul Bağcılar ve Ataşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Okullarda Yılbaşı Kutlamasını Yasakladı!
YORUMLAR
25.06.2016

Mükemmel bir yazı. Merak ettiğim soruların cevabını aldım. Teşekkürler ellerinize sağlık! :)

13.08.2016

ingilteye direk dusman gozuyle yaklasmanizi cok cocukca, ergence buluyorum. ingiltere dusmanim degil, dostumda degil. ama cevrenize dusman olarak bakarsaniz karsinizda sadece dusman bulursunuz. uluslararasi iliskiler dosluk ve dusmanlik uzerine kurulmaz. cikarlar uzerine kurulur. dogru cikar noktasina odakliyabilirseniz en buyuk dusmaninizi bile dostunuz haline getirmek mumkundur. keza tarihde ataturk gibi, bismark gibi buyuk devlet adamlarina bakarsaniz bunu cok iyi yaptiklarini gorursunuz.

25.06.2016

Kısaca Dingiltere yani.Hiç sevmiyorum abi şu soğuk pazvantları.Sanki pembe sıçıyorlar bi havalar bi kibirler.

TÜM YORUMLARI OKU (61)