Londra’nın güneydoğusunda koca beton yığınlarından oluşan bir mahalle olan Thamesmead , Alex’in evinin bulunduğu yerdi. Belediye Apartmanları, A Blok. Onu çöp ve kırık mobilyalarla kaplı Tavy Köprüsü’ nde görürsünüz, sonra bir bakmışsınız, Southmere Gölü ’nün kenarında arkadaşlarından birini pataklıyor. Bölge, labirenti andıran sokakları, yüksek kaldırımları ve brütalist binaları ile tam bir kötü distopyan örneğidir.
Bu çok katlı yapılar, bugüne daha çok uyuyor. Filmin ileriyi görme becerisi, çok net. Çünkü bu yapılar son yıllarda çıkarılan birçok sert sosyorealist film sayesinde, bugünkü berbat şehir planlamalarıyla ve gangsterler ile ilişkilendiriliyor. BBC’ye göre , Thamesmead aynı zamanda İngiltere’nin bilinen en azılı motor çetesini barındırıyor. Garip bir şekilde kötü onarıma rağmen, binalar çok güzel duruyor ve manzara, sanki gökyüzünden inmiş, betondan yapılmış devasa bir uzay istasyonunu andırıyor.
Pataklamıyor zumzukluyor :)
Okuduğum eni iyi kitaplardan biri ve bence filmi de kitaptan sinemaya uyarlanan en iyi yapıt.