Mihail Gorbaçov, Sovyetler Birliği‘nin dağılmasından önce Sovyet Komünist Partisi’nin başındaki son devlet başkanıydı, 6 yıllık görev süresi boyunca yıllardır süren Soğuk Savaş'ın sonlandırılması adına bir politika izlemişti.
ABD ile ilişkileri iyiydi, bu da yıllar sonra gerçekleştirdiği ODTÜ ziyareti gibi pek çok şeyi etkiledi tabii...
Görevinin son yılında, 1990'da Bush ile yaptığı olumlu görüşmeler ona bir Nobel Barış Ödülü kazandırmış olsa da sosyalist rejim yanlılarıyla kapitalizmi isteyenler arasındaki makas açıldıkça ona olan tepkiler de büyüdü.
Tepkiler artık kurumsal boyutlarda yükselmeye başladığında Gorbaçov görevinden istifa etti, 9 Aralık 1991'de gerçekleşen bu olaydan 16 gün sonra da SSCB resmi olarak dağıldı.
Siyasetçi kimliğini bir kenara bırakarak taşımaya başladığı bilim insanı kimliğiyle konuşmalara, sempozyumlara katılan Gorbaçov 27 Nisan 1995 yılında Türkiye'ye davet edildi.
Başkent Ankara'da, ODTÜ'ye bir ziyaret gerçekleştirdi. Fakat bu ziyaret pek de hoş sonuçlandı diyemeyiz.
Fakat spor salonunun çevresinde Lenin, Marx ve Stalin posterleriyle yüzlerce kişilik bir protesto grubu onu bekliyordu.
Sovyet mirasını yerle bir etmekle suçlanıyordu Gorbaçov ve grup onun konuşma yaptığı spor salonunu yumurta yağmuruna tutmuştu. Spor salonunun dışında protestocular konuşma salonuna güvenlik kuvvetlerinin engeliyle girememiş olsalar da içeride bulunan bir grup da sözlü olarak protesto gerçekleştirmişlerdi.
Bu ziyaretin gerçekleşmesini sağlayan sponsorlar da bu denkleme dahil olmuştu. Olay büyük ses getirmişti.
İlginç olaylar klasöründe yerini alan bu ziyaretin ardından Gorbaçov Anıtkabir'i de ziyaret etti, tahminimizce biraz da şaşkınlıkla evine döndü.
Zaten ona da 'Go home' denmişti, değil mi?
O döneme dair 'SSCB dağılınca dünyanın patronu olduklarını düşündüler. Rusya'ya istikrarlı ve güçlü bir demokrasi olması konusunda yardım etmeye ilgi göstermediler ve Rusya'yı aşağıya çekeceklerini sandılar.' diyordu.
Ve hatasını itiraf ederken bir gün yeniden Sovyetler bir araya gelecek olursa bunu destekleyeceğini söylüyor.
Siz ne düşünüyorsunuz?
Ahh ahh nerede o eski Türk milliyetçisi emperyalizme karşı vatansever devrimciler şimdiki devrimciler zarardan bershkadan giyinip kapatizme kafa tutarlar hepsi birer kürtçü olmuş
açıkçası ben kafasındaki leke olmasa son halini tanıyamazdım diye düşünüyordum.
Klasik 80 sonrası işe yaramaz solcular. SSCB'yi dağıtan iki sebep var. Birinci sebep Kapitalizm'im önlenemez yükselişi, ikinci sebep ise Çernobil faciası. Hem Stalin öyle iyi biri değil. Katil ve soykırım yapan birisi. Vladimir Lenin üstüne SSCB lideri tanımam. Birde Fidel Castro var. Ben ne yazık ki Fidel Castro seven solcu göremiyorum. Varsa yoksa Stalin ve Mao Zedong.