Sperm Bankasıyla Tüp Bebek Yapmak: "Bir Anlık Hevesle Çocuk İsteseydim, Adamın Biriyle Yatıp Hamile Kalırdım!"

28.01.2022 - 16:52

Son yılların en tartışmalı konularından biri de sperm bankası yöntemiyle tüp bebek sahibi olmak biliyorsunuz ki. Konu hakkında +90 adlı YouTube kanalı şahane bir video hazırlamış, biz de sizler için videodaki satır başlıklarını derleyelim dedik. Detaylar aşağıda...👇

Kaynak: +90

Tüm dünyada pek çok çift çocuk sahibi olmak istiyor biliyorsunuz ki. Ancak bu çiftinlerin her biri heteroseksüel değil.

Hatta çift olmak zorunda da değil. Bekar bireyler de çocuk sahibi olabiliyorlar.

Bu bağlamda da Fransa’da her yıl 3 bine yakın herhangi bir erkekle beraberliği olmayan kadın, sperm bankasından alınan sperm sayesinde tüp bebek tedavisi yani IVF olabilmek için Avrupa ülkelerine gidiyor.

17 Avrupa ülkesi bekar anneler için bu yönteme izin veriyor. Ancak Fransa’da durum biraz daha farklı. Nedenlerini ilerleyen süreçte anlatacağız.

Ancak bu öyle zannedildiği kadar kolay bir süreç değil. Yöntemin maddi olduğu kadar duygusal ve psikolojik de pek çok yönü ve aslında sorumluluğu var.

+90 YouTube kanalı sperm bankası yoluyla tüp bebek sahibi olan anneler ile görüşmüş ve tüm süreci anlatan harika bir video hazırlamış.

Videonun tamamını buradan izleyebilirsiniz.

Peki isterseniz gelin biraz da süreç nasıl işliyormuş deneyimlerle birinci ağızdan dinleyelim…👇

Fransa’da yaşayan Isabelle şu anda 6 yaşında olan kızı Charlotte’u sperm bankası yoluyla tüp bebek yöntemiyle dünyaya getirmiş. Yani Charlotte’un bir babası yok.

38 yaşındayken bu kararı aldığını söyleyen Isabelle, biyolojik saati geçmeden çocuk sahibi olmak istemiş.

Ancak bunu ilişkisi olduğu biriyle yapmak istemiyormuş. Fransa’da ise IVF yöntemine yalnızca heteroseksüel çitler için izin veriliyor. Yani lezbiyenler ve bekar kadınlar bundan dolayı sperm bankası yoluyla çocuk sahibi olamıyorlar.

Aslında Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un seçim kampanyası vaatlerinden biri de bu hakkı bekar kadınlara ve lezbiyen çiftlere de tanımaktı. Ancak bu söz tutulmadı.

İşte tam olarak bu nedenle de kendisi Belçika’da bir klinik ile anlaşmış. Seyahat ve tedavi masrafları ise toplamda 5 bin euro tutmuş.

“Bütün bu zorluğu; duygusal, psikolojik ve finansal sonuçları düşünüyorsunuz. IVF bir anlık hevesle yapılacak bir şey değil.”

“Kan testleri var. Randevular sabah 7’de. Bir anda olup biten bir tıbbi süreç değil.”

“Anlık bir hevesle çocuk isteseydim, adamın biriyle yatıp onun rızası olmadan hamile kalırdım.”

Başka bir bekar anne olan Isabelle ise 2 yaşındaki kızı için bir fotoğraf albümü hazırlamış ve durumu şöyle anlatıyor:

“Bakın bu embriyo transferini gösteren numara."

"Bu da embriyo.”

“Bunlar da Facebook yorumları. Bu komikti: ‘Doğum ne zaman ve babası kim?’ Babası yok ki.”

Tüm süreç için 15 bin euro harcayan Isabelle, yumurtalık rezervi az olduğundan donör bir yumurtanın donör bir spermle döllendiği tüp bebek tedavisi için İspanya’ya gitmiş.

Tabii çifte bağış çok daha pahalı oluyormuş.

“Babasıyla büyümüş bir çocukla aynı değil fakat ebeveynler ayrılıyor ve baba figürü ortadan kayboluyor. İşte bizim çocuklarımız da bu şekilde doğup büyüyorlar.”

Ayrıca İspanya ve Belçika’daki kanun sperm donörlerinin gizlilik haklarını koruyormuş. Kişi, yalnızca donörün boyu, cilt ve saç rengi gibi bazı bilgileri öğrenebiliyormuş.

Ancak Danimarka gibi bazı Avrupa ülkelerinde bu durum daha farklı. Hatta bazı sperm bankaları mektup ve ses kayıtlarına da olanak sağlayarak,

Eğer ekstra ücret ödenirse donörlerin fotoğraflarını da alabiliyorsunuz.

Ancak bu da yeni bir tartışmaya doğuruyor: Gelecekteki bebekleri dizayn mı ediyoruz?

Konu hakkında Fransa Demografik Çalışmalar Enstitüsü’nde bir sosyolog olan Virginie Rozee şöyle diyor:

“Bu tarz yaklaşımlar oluyor ancak sanıldığından çok daha nadir. Tüp bebek yolunu seçen bekar anneler her şeyden çok bir çocuk istiyorlar.”

“Muhteşem çocuğu elde etmek gibi bir dertleri yok. Bize kendilerine benzeyen bir çocuk istediklerini söylüyorlar. Bazen de çocuk yapmak isteyecekleri bir partnere benzeyen bir çocuk istediklerini söylüyorlar. Bu, kendilerine benzeyen bir çocuk istemeleriyle alakalı bir durum.”