Gazeteciliğe yönelik eleştirilerde bulunan ve araştırmacı gazeteciliğin neredeyse bittiğini söyleyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 'Şimdi dönüp her şeyi bırakıp gazetecilik yapmak istiyorum' dedi.
Gazeteciliğe yönelik eleştirilerde bulunan ve araştırmacı gazeteciliğin neredeyse bittiğini söyleyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 'Şimdi dönüp her şeyi bırakıp gazetecilik yapmak istiyorum' dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Radyo D'de Adem Metan'ın sunduğu 'Adem Metan Show' programına konuk oldu. Soylu, Metan'ın sorularına dikkat çeken yanıtlar verdi. İçişleri Bakanı Soylu, 'Gazetecileri eleştirir misiniz? Yanlış bilgi verdiklerinde kendilerine ulaşıp düzeltme yapar mısınız' sorusuna şöyle cevap verdi:
'Bazı gazeteciler var ideolojik olarak kopmuşlar, doğruyu görmüyorlar. Biz ne dersek diyelim bizi yok hükmünde görüyorlar. Biz onları ikna edemeyiz. Onlarla uğraşmam ama yazdıklarını okurum nasıl psikolojide olduklarını bilmem gerek. Ben gazetecilik mesleğini en çok eleştiren bir siyasetçiyim. Bir gazetecinin hata yapma lüksü yoktur. Bizim vardır ama onların yoktur. Bir gazeteci bir iki kere hata yaparsa affedilir. Basın mensupları artık çok rahatlar. Bir dönemin gazetecileri çok emek verirdi. Şimdi dönüp her şeyi bırakıp gazetecilik yapmak istiyorum. Şu an eleştirerek düzeltilmesi gereken onca konu var ki anlatamam.Araştırmacı gazetecilik şu an yok neredeyse. Türkiye’de birçok şey üretilir. Beni affedin ama en ağır iş adliye muhabirliği oldu.'
Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök'e dünkü yazısı üzerine mektup gönderdiği aktaran Soylu, 'Yazısında eksikler vardı. Bu eksikleri mektup yazar ilettim. Beni eleştiriyor. Bana, 'Siz Kadıköy’de dans eden kadınlara müdahaleyi savunuyorsunuz' diyor. Niye ben karşı olayım beni bağışlayın dans eden kadınlar 'devlete, polise, hakime tecavüzcü katil' derse biz nasıl çözeriz bu işi? Türkiye kadına şiddet, cinayette Avrupa yasaları ile eş değerde ilerliyor. Bu konuda her kesimden desteğe ihtiyacımız var. Biz destek bekliyoruz. İdeolojik tutum beklemiyoruz. Ben de mektupta dedim ki 'keşke dans etselerdi de devlete katil, tecavüzcü demeselerdi' biz huzur iklimi inşa etmeye devam edeceğiz' dedi.
Bittiyse kim bitirdi, onu bunu içeri atıp? Valla gazetecilik mi yapmak isterler başka bir şey mi bilemem, ama devletin önemli yerlerinde olmasın bazı insanlar bence.
Görevinden baska her seyi yapiyorsun zaten...!
Uğur Mumcu ları, Taner Kışlalı ları katleden zihniyet, bugün katledemediklerini de hapislerde çürütüyor, sadece kendilerine yalaklık eden dincileri gazeteci diye yandaş medyada çalıştırıyorlar.