Bakın ben ne diyom?
Soy Devam Ettirme Sevdasını Bir Kenara Bırakıp Her Önüne Gelenin Ürememesi Gerektiğini Düşünüyorum! Neden mi?
42
Geçen gün arkadaşlarımla bazı ülkelerin yaşam kalitesinden ve bununla birlikte de nüfuslarının azlığından bahsediyorduk. E haliyle 82 milyon nüfusa sahip Türkiye ile ilgili yorumlarımızı da yaptık.
O yorumlar bizde kalsın. Onlarla bir işimiz yok zaten. :)
Ben de naçizane fikirlerimi belirtirken konuyu çocuk meselesine bağladım ve "Abi yhaa biz neden bu kadar ürüyoruz ki? Herkes çocuk yapmamalı!" deyiverdim.
Bildiğiniz gibi bizim gibi toplumlarda her şey üreme üzerine kurulu. 'Ne olursa olsun üreyeceksin' bunu karşılamıyorsan sen toplumun gözünde bir çöpsün. Abarttığımı düşünebilirsiniz fakat bu doğru. Anadolu'nun her yerinde bu düşünce hala hakim. Soyu devam etsin diye 2-3 kadınla evlenip erkek çocuk olana kadar çocuk yapmaya devam edenler var. Bu sadece filmlerde olmuyor. Kanlı canlı yanı başımızda mevcutlar. Kafanızı çevirip bu üreme merakına bakabilirsiniz.
Ben bu düşüncemi paylaşınca da her konuda olduğu gibi "özgürlük" meselesinden girip benim fikirlerimi çürütmeye çalışanlar oldu. Ama yemezler! Bu konuda kimse beni "Ama herkesin hakkı çocuk yapmak" diyerek ikna edemez.
Biraz daha açayım bu konuyu. Öncelikle ben kadın-erkek fark etmeden belirli suçları işleyen insanların üreme haklarının ellerinden alınması gerektiğini düşünüyorum. Bu size çok acımasız gelebilir fakat ben bunun uygulanması gerektiğini savunuyorum.
Peki nedir bu suçlar? Kadının ve çocuğun cinsel istismarı, kadına ve çocuğa yönelik taciz ve tecavüz suçlarını işleyen herkes bu "üreme hakkından" mahrum bırakılmalı.
Bu konuda belki çok katı olduğumu düşünebilirsiniz fakat bazı konularda katı olunması gerekiyor.
Ülkemizde maalesef bu suçları işleyen kişilerin ömür boyu ceza alması neredeyse imkansız. Bu nedenle belli bir yıl yatıp çıktıklarında hayatlarına kaldıkları yerden devam ediyorlar. Evleniyorlar ve çocuk sahibi oluyorlar. İşte olmamalı.
Yani bu insanların aynı iğrençlikleri çocuklarına da yaşatmayacaklarından emin miyiz? Ben emin değilim, içim de rahat değil. Sonuçta babaları tarafından tecavüze uğrayan, istismar edilen evlatlarımız var.
Ha diyeceksiniz ki 'Bu suçları işlemeyip yine çocuklarına ve başkalarına zarar verenler de var.' Hemen aşağıda cevabını vereceğim.
Burada da yine devletin geliştireceği uygulamalar devreye giriyor. Çocuk sahibi olmayı düşünen insanların belirli testlerden, görüşmelerden geçmesi gerekiyor. Öyle her önüne gelenin çocuk yapması engellenecek yani.
Şiddete eğilimi olup olmadıkları, ruhsal durumları vs. aklınıza gelebilecek her şeyin ortaya dökülmesi ve sonuca göre de yol çizilmesi gerekiyor.
E tabii belki kızacaksınız ama IQ'su düşük olan bireylerin de üremesinin önüne geçilmeli. Beyni ayarında işleyen sağlıklı bireylerin çoğalması daha iyi olmaz mı?
Bizim köyde delileri evlendiriyorlardı üstüne bir de çocuk sahibi oluyorlardı. O doğan çocuğa da yazık değil mi yahu? O çocuk nasıl normal akılla yetişsin büyüsün?
Mesela ben çocuk sevmiyorum ileri de sahipte olmak istemiyorum ama akrabalar ilerde değişir istersin bıdı bıdı bıdı ya istemiyorum çünkü nefret ediyorum çocuklardan ben hayatımı ona adamak istemiyorum çocuğa yapacağım masrafı kendime yapmak istiyorum özgür olmak istiyorum ki zaten benim psikolojim bir çocuk sahibi olmaya elverişli değil neden hayatını zindan edeyim ki çocuğunda sevmeceğim sonuçta sinirli bir insanım ruh hastasıyım benim gibi birinin çocuk sahibi olması doğru değil yani ben bunun bilincindeyim keşke herkes olsa.
Özgürlükler veya etik kısmını geçtim, böyle bir şey olsa psikolojik görüşmeler ve IQ testleri dışında suçu minimalize etmek için neler yapabilirler. Beynin ön kısmı(frontal lob) ve monoa geni. Suça yatkın olanların şizofrenlerin özellikle cinayet işleyenlerin beyinlerinin ön kısmında anormallik olduğu tespit edilmişti. Bir de kriminolojininde son yıllarda konu edindiği suç geni olarak adlandırılan monoamine geni var. Enzimin gereğinden az salgılanması şiddetle travmayla geçen kötü bir hayatla birleşince insanların anti-sosyal davranış ve şiddete daha eğilimli oldukları belirlenmiş. Bu yöntemlerle üremeyi önlemek kişiyi sınırlandırmak bana biraz abartı geliyor ama düşünebilen insan çocuğa iyi bir gelecek sağlayıp sağlıklı yetiştiremeyecekse gereğinden fazla çocuk yapmamalı halen ilkel olduğumuz için bu düşüncede ütopik kalır. Zaten geleceğimiz karanlık gözüküyor önümüzdeki 30-40 yıl dünya nüfusunun 2-3 milyar daha artacağı düşünüldüğünde bazı kararların alınması zorunluluğu doğacak.
içeriği okumadım başlığa geldim. arkadaş üremeyerek bu konuda öncü olabilir.