Sosyal ticaretin çekiciliği iki temel noktada yatıyor.
Düşük giriş bariyeri: Büyük bütçeler gerekmiyor. Bir telefon, bir tripod ve iyi bir hikaye yeterli.
Hızlı dönüşüm: Alıcı, canlı yayını izlerken ürüne karar veriyor ve satın alıyor. Klasik e-ticaretteki uzun ikna süreçleri burada daha kısa.
Ayrıca bu model girişimcilere yeni iş fikirleri için de alan açıyor. Örneğin canlı yayın koçluğu, satış odaklı içerik ajansları, canlı yayına entegre sipariş ve ödeme yazılımları geliştirmek gibi yan kollar da doğuyor.
Yeni Nesil Girişimcilere İpuçları
Sosyal ticaret ve live commerce girişiminde başarılı olanların uyguladığı aşamalar.
Hikaye anlatın: Satmak için değil, deneyim ve yaşam tarzı sunmak için yayın yapın.
Topluluk inşa edin: Sadece bir ürün satmak değil, takipçilerinize değer sunan bir topluluk kurun.
Hız ve kolaylık sağlayın: Sipariş ve ödeme süreci ne kadar sorunsuz olursa dönüşüm o kadar yüksek olur.
Omnichannel düşünün (çok kanallı bütüncül yaklaşım): Instagram, TikTok, WhatsApp, Telegram; hepsini birbirine entegre edin.
Türkiye İçin Fırsatlar Nerede?
Türkiye’de sosyal ticaretin özellikle KOBİ’ler, kadın girişimciler ve mikro işletmeler için büyük fırsatlar sunduğunu görüyoruz. TÜBİTAK ve KOSGEB’in dijitalleşme ve Ar-Ge destekleri, Trendyol ve Hepsiburada gibi platformların yerel iş birlikleri bu alanı destekliyor. Üstelik canlı yayında satış, sadece ürün değil, zanaat, hizmet ve deneyim satmak isteyen girişimler için de yeni bir kanal olabilir.
Canlı Yayında Gelecek Var
Sosyal ticaret ve canlı yayın satış, yalnızca bir e-ticaret trendi değil, tüketici davranışlarının ve dönüşümünü yansıtan bir kültür değişimi. Girişimciler için şimdi harekete geçme ve bu dönüşen ticaret modelinde yer alma zamanı. Belki de bir sonraki alışverişinizi bir canlı yayından yapacak, belki de o yayını yapan siz olacaksınız…
Instagram
LinkedIn
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir.