Referandum sonuçlandı ancak tartışmaları hala sürüyor. Pazar gecesinden itibaren YSK'nın hukuksuz bir karar aldığını savunan CHP, bugün YSK Başkanı ile görüşmeye gideceğini açıkladı. Tüm bu tartışmalar devam ederken başka bir iddia daha gündeme geldi. Referandum günü YSK'nın aldığı 'mühürsüz oylar geçerli' kararının metinini sitesinden yayımlamaması sosyal medyada günün tartışması oldu...
Tartışmalı kararlar YSK, oy verme işlemi sürerken saat 10:00 sıralarında toplanmasıyla alındı. Konu, bazı yerlerde tercih mührü yerine evet mührü ile oy kullanılması ve bazı oy pusulalarının arkasında olması gereken mührün ön yüze vurulması oldu.
Her iki durumu görüşen YSK; aldığı 559 sayılı kararında “EVET” mührü basılmış oy pusulalarını geçerli saydı. Kurul, aynı kararında sandık kurulu tarafından sehven ön yüzüne mühür basılan oy pusulasının geçerli sayılmasına hükmetti.
Bu kararıyla sahteciliğin önüne geçmeye çalıştığını belirten YSK, AKP’li temsilcinin talebi üzerine saat 12’de tekrar toplandı. Toplantı sonunda kurul, ‘arkasında sandık kurulu mührü olmayan oy pusulalarının da geçerli olduğuna’ karar verdi.
Bugünkü köşe yazısında YSK’ya seslenen ve “Mühürsüz oy pusulası açıklamanız bir karar değil, emrivakidir' diyen Çiğdem Toker'in yazısından bir bölüm şöyle:
'YSK kararı demedim. Ortada bir karar yok çünkü. Sadece yapılmış bir duyuru var. YSK Başkanı Sadi Güven, ikna edici bir netlikte konuşmuyor. Neden mi? Evet; YSK kayıtlarındaki son karar olarak görünen 559 sayılı karar, Başkan Güven, başkanvekili ve 9 üye olmak üzere 11 kişinin imzasını taşıyor. Evet, iki sayfalık bu kararda oy pusulalarıyla ilgili pek çok şey anlatılıyor. Ama anlatılanlar arasında “sandık kurulu mührü taşımayan pusula ve zarfların dışarıdan getirilerek kullanıldığı kanıtlanmadıkça geçerli sayılacağı” ibaresi yok. Kararın hiçbir yerinde hem de bu ifade geçmiyor. Acaba neden? Başkan Güven dışındaki üyeler bu karara imza atmak istememiş olabilir mi? '
Tatlı su müslümanları bu hileye haksızlığa ne diyor?
Milletin iradesi deyip üstüne örtmeye çalışmanız kadar aşağılık bir davranış yoktur , burda mesele evet yada hayır çıkması değil hukuksuzluk içeren bir durum olmasıdır.Yasaları uygulaması gereken bir kurum yasaları kendi çiğniyor , tepkinizi koyun ki yarın farklı bir mevzuda başınıza gelince şikayet etmeye yüzünüz olsun.
Bu kadar aleni bir hukuksuzluk muhalefet cephesini daha önce hiç olmadığı kadar genişletecektir, iyi de olur çünkü mevcut muhalefetin baskısı yeterli değil ki öneriler, vaatler icraata dönüşmüyor; Erdoğan ne isterse o oluyor.