Sınav stresi nedeniyle intihar eden gençler sosyal medyanın gündeminde. #intihar etiketi Twitter'da en çok konuşulan etiketler arasında ikinci sıraya yükseldi. Öte yandan Diyarbakır'da Ömer Ateş isimli öğrencinin, sınav sırasında midesi bulandığı için dışarı çıktığı ardından ise sınav alınmaması sebebi intihar ettiği aktarıldı.
İddiaya göre Ömer Ateş isimli öğrenci midesi bulandığı için sınav salonundan dışarı çıktı. Ateş yeniden sınava alınmadı ve evine döndükten sonra dün akşam saatlerinde ateşli silahla intihar etti. Ağır yaralanan Ateş, hastaneye kaldırıldığı sırada yaşamını yitirdi.
Diyarbakır Eğitim Sen 1 No’lu Şube Eş Başkanı Sadrettin Kaya, “Bu yaşanan bizim yıllardır karşı çıktığımız sınav sisteminin bir sonucu. Gençlerin bütün hayatını birkaç saate sığdırılmak istenmesi ciddi bir kaygı ve stres yaratıyor. Görünen o ki bu kaygı gencin üzerinde daha etkili olmuş ve bir kusma olayı yaşanmış” dedi.
Pandemi koşullarında sınav yapılmaması gerektiğini ifade eden Kaya “Normalde öğretmenler öğrencilerle ilgilenebilir ama pandemi koşullarında bu mümkün değil. Bu konuda uyarmıştık. Keşke bu gün haklı olmasaydık ve bir gencimiz yaşamını yitirmeseydi. Giden canın telafisi yok. Bunun için bu ülkeyi yönetenler toplumu düşünüp aklıselim hareket etmeli. Bunun sorumlusu bu sistemde ısrar edenler ve uyarılarımızı dikkate almayanlardır. Bu gencimizin yaşamını yitirmesi sınav sisteminin getirdiği bir sonuçtur. Gelecek kaygısı 1-2 saate sığdırılınca gençlerimiz hayatlarının karardığını düşünüyor” ifadelerini kullandı.
Aynı şey benim başıma da gelmişti. 10 yıl önce gireceğim son SBS sınavında 1-2 kere kustuğum için beni sınavdan çıkarmışlardı. Sınavın yarısından çoğunu yapmama rağmen 0 puan vermişlerdi. Sonrasında şikayet etmeme rağmen öyle kalmıştı. Sırf bu yüzden anadolu yerine düz lise okumuştum. Sistem cidden BOK gibi.
Sistemin yanlışlarını konuşacaksak sistemin en büyük yanlışı zorunlu eğitimi herkese eşit şartlarda sunamamasıdır. 1. sınıftan 12. sınıfa kadar özel okul diye bir kavram olmamalı. Herkes çocuğunu mahallesindeki okula göndermeli. Birinin çocuğu 15 kişilik sınıfta eğitim görüyor. Okul piyano, yoga, drama dersleri kapalı spor salonu vb imkanlar sunuyor. Diğeri ise 50-60 kişilik sınıfta kısıtlı imkanlarla eğitim görmeye çalışıyor. Bizim en büyük yanlışımız bu. Bizim çocuklarımızı imam hatiplere mahkum bırakanlar kendi çocuklarını özel okullarda okutuyor. Gençler sınava adil şartlar ile hazırlanamıyor onu hepimiz kabul ediyoruz. Ancak adil bir yerleştirme olması için merkezi bir sınav yapılıp onun sonucuna göre yerleştirmek bir zorunluluk. Benim üniversitede 5.00 diploma notuyla okulundan 81 tam puan almış ama aritmetik ortalama almayı bilmeyen sınıf arkadaşım vardı. Aynı liseye gitseydik benim matematik hocamdan geçer not bile alamazdı o arkadaş. Ama 5.00 +81 puan.
Bu büyük sınavların tek bir avantajı yok. Hem öğrenci eleme işini yanlış yapıyor, işi şansa bırakıyor hem de öğrencilerin üstünde psikolojik olarak hasar bırakıyor. Kimse de çıkıp "bu sınav sistemi yaramıyor, değiştirelim bunu" demiyor yıllardır. Yazık!