Şişhane'ye Yağmur Yağıyordu'da Haldun Taner'in unutulmaz öykülerinden dokuzu var: Şişhane'ye Yağmur Yağıyordu, Kantar Kâtibi Ali Rıza Efendi, Konçinalar, Ablam, Atatürk Galatasaray'da, Fraulein Haubold'un Kedisi, Eczanenin Akşam Müşterileri, Fasarya, Memeli Hayvanlar.
Mehmet Rauf'un en önemli eseri sayılan Eylül, zamanın ilk psikolojik eseri olarak kabul edilir... Eserde, Suad, Sureyya ve Necip üçlüsü arasındaki sevgi, sadakat, aşk, evlilik üçgeninde roman kahramanlarının ruhsal çözümlemeleri yapılmaktadır.
Kemal Sayar “Biraz Yağmur Kimseyi İncitmez”le insanın kendisiyle, ötekiyle, dünyayla kurduğu ilişkilere, varoluşla gerçekleştirdiği buluşmaya dikkat çekiyor.
Düzyazıdan şiire, beyite ve şarkıya birçok ifadeyi birleştiren Güz Bitigi aslında tek bir şiirdir.
20. yüzyıl Portekiz edebiyatının büyük ismi Fernando Pessoa'nın kaleminden çıkan Huzursuzluğun Kitabı'nda dünyayı seyretmekle yetinmek isteyen, eylemsizliği en yüce erdem ve gerçek yaşam olarak gören Soares, Pessoa için belki de dünyanın ve yaşamanın ne olduğunu gösteren bir perdedir.
Pekin’de Sonbahar, okuru tüm canlılığıyla “yaşayan” Paris’ten uçsuz bucaksız bir yok yere, Egzopotamya çölüne doğru bir yolculuğa sürükleyen ve çölde başlamış anlamsız bir demiryolu inşa projesinin ortasına bırakıyor.
“İmkânsızın Şarkısı” yalın, çarpıcı ve sıcak bir aşk hikâyesini anlatıyor. Gençliğin rüzgârıyla hareketlenen “İmkânsızın Şarkısı”nı ölümle erken karşılaşan gençlerin hayatı yönlendiriyor.
Andre Maurois’in İklimler’i aşk ile ilgili pek çok sorunun cevabını ince ve derinlikli psikolojik tahlillerle vermeyi fazlasıyla başaran bir roman.
NewYork'lu bir burjuva ailesinin oğlu Holden Caulfield'in 'büyümeye dair' keyifli ve hüzünlü öyküsü, Salinger'in en iyi eserlerinden biri.
Dexter ve Emma 1988 yılında tanıştıklarında ilk günden birbirlerinden etkilenmişlerdi. Öğrencilik hayatlarının sonuna gelmişken önlerinde onları bekleyen binlerce olasılık kendine güvenen Dexter’ı heyecanlandırırken zeki ama çekingen Emma’yı belirsizliğe boğuyordu. Bu iki zıt karakterin karşılaşmasından yirmi yıla yayılan bir sevgi doğacaktı.
Melbourne’da yaşayan yazar Helen, evinin misafir odasını üç haftalık bir ziyaret amacıyla Sydney’den gelen arkadaşı Nicola için hazırlar. Bu sıradan bir ziyaret değildir.
Connell ve Marianne, İrlanda’nın küçük bir şehrinde yaşayan, aynı okula giden iki genç. Connell okulun en popüler ve başarılı öğrencilerindenken Marianne içedönük, sevilmeyen, hatta dışlanan bir tip. Bu iki zıt insan bir gün sohbet etmeye başlar ve hayatları bambaşka bir noktaya gider.
Borges ve Ben, henüz okumayanlar için pek çok kişinin edebiyata dair düşüncelerini değiştiren bir yazara mükemmel bir giriş kapısı.
Yayımlandığı yıl Time dergisi tarafından İngilizce yazılmış en iyi 100 roman listesine alınan Beni Asla Bırakma, yatılı okul Hailsham'ın öğrencilerinin yaşadığı garip hayatı anlatıyor.
Sessiz insanların zengin iç dünyalarında gelişen, göze çarpmayan güzellikleri yücelten, sınıflar ve nesiller ötesi bir dostluğu konu edinen Kirpinin Zarafeti, çok zarif bir roman olarak karşımızda!
Puslu Kıtalar Atlası, size büyülü bir zaman yolculuğunun kapılarını aralıyor. Aynı zamanda felsefi birçok çıkarımda bulunmanız için eşsiz bir kaynak sunuyor.
Kafamda Bir Tuhaflık hem bir aşk hikâyesi hem de modern bir destanı bir arada barındırıyor. Kitap, bozacı Mevlut ile üç yıl aşk mektupları yazdığı sevgilisinin İstanbul’daki hayatlarını hikâye ediyor.
Ülkü, Dudu ve İlmiye karakterlerine odaklanan Gör Beni, antik zamanların bugüne benzerliklerinde gezinip, din tarihinin hayret verici gerçeklerini ortaya koyan bir kitap. Bu eser, iki devri bir araya getiriyor.
Önce kasabanın, sonra kentlerin üzerine bir karabasan gibi çöken sis ve içinde sakladığı korkunç yaratıklar, Stephen King'in korku edebiyatı konusunda ne kadar yaratıcı bir hayal gücüne sahip olduğunu ortaya koyuyor.
Anton Çehov'un ünlü Vişne Bahçesi, 19. yüzyılın ortalarında köleliğin kaldırılması ve burjuvazinin yükselişe geçmesiyle ülkenin değişen toplumsal, politik düzenine uyum sağlayamayan aristokrat bir ailenin yaşadıklarına odaklanıyor.