Son Olayların Ardından Türkleri Irkçılıkla Suçlayan Suudi Arabistan'ın Karanlık Yüzü

Son zamanlarda en çok alevlenen konulardan biri de Arap turistler ve sığınmacılar. Bu ikisi birbirinden çok farklı kavramlar olsa da bazı münferit olayların ardından özellikle Körfez ülkeleri Türkleri ırkçı ilan edip Türkiye'ye boykot çağrısı yapıyor ve ülkeye yaptıkları yatırımları durdurma sesleri kendi kamuoylarında yankılanıyor. Peki bu ülkelerin başında gelen Suudi Arabistan'da durum nasıl?

Geçtiğimiz günlerde Trabzon'da Kuveytli bir turist saldırıya uğramıştı. Olaya karışan bir kişi göz altına alınırken soruşturma başlatıldı.

Suudi Gazeteci Nawaf Alqudaimi ise Türkiye'ye göz dağı verdi.

“Türkiye’de Araplar ve dindar insanlar saldırıya uğruyor. Türk hükümeti, sanki turizm ve yatırım gelirlerine hiç ihtiyacı yokmuşcasına artan Arap ırkçılığına karşı sessiz kalmayı tercih ediyor.

Bu böyle devam ederse yıllardır ilişki kurmak için emek harcayıp taviz verdiği Körfez ülkelerinden gelen çok büyük yatırımları kaybedecek.”

X'ten Gürman Timurhan ise bu iddialara Suudi Arabistan gerçeklerini anlatarak cevap verdi. 👇

Suudilerden, körfez ülkelerinden ala ırkçı dünyada yok. Bu ülkenin vatandaşı olamazsınız, sığınamazsınız.

Hindular, Pakiler, Malaylar hizmetçilik dışında iş yapamaz. Yahudiler ülkeye giremez. Şialar ve Sünni olmayanlar düşman görülür. Yabancılar şirket açamaz.

Apaçık Arap üstünlüğüne dayanan, kadına karşı apartheid rejiminde yaşayan adam çıkmış 3,5 milyon Suriyeli sığınmacı almış ülkeye “ırkçı” diyor, sermaye girişi ile tehdit ediyor.

Bunları adeta efendisi olarak gören, kendisini her emirlerine itaatle mükellef sanan yerli iç sömürge zihniyeti de bu ırkçı, ayrımcı, insanlık suçlusu insanları kendi ülkesine parmak sallamak için kullanıyor.

Türkiye Suudi Arabistan’ın sömürgesi değildir. Suudi Arabistan’ın gelip cinayet işleyeceği, parasını verip elini temizleyeceği, ayağına çağırınca koşa koşa gidecek, yüzünü çevirince yoksun kalacak bir ülke de değildir.

Biz Suudi Arabistan’dan ırkçılık dersi dinleyecek bir ülke değiliz, bunlara izin verenlere de yazıklar olsun.

Bu yazının ardından Suud hesaplardan buna benzer bir çok yanıt geldi.

Timurhan da Suudi Arabistan gerçeklerine devam etti.

Amnesty International raporuna göre sadece 2 hafta önce 10 takipçisi olan Mohammad bin Nasser al-Ghamdi twitter’dan yaptığı bir paylaşım nedeniyle ölüm cezasına çarptırıldı.

Facetime, Whatsapp, Telegram, Skype ve Viber yasaklı. Ülke internet özgürlüğü bakımından dünyadaki en kötü 7 ülke arasında.

Yani bu mesajları atanların çoğu ya devlet kontrolünde hesaplar, ya botlar ya da Suudi hükümeti yanlısı kişiler.

Peki destekledikleri bu hükümetin politikaları ne?

Suudi Arabistan’da kadınlar hukuken ikinci sınıf vatandaş. Ülke cinsiyet eşitliği bakımından 153 ülke arasında 127’inci sırada. Hayatın her alanında kadınlar cinsiyetleri nedeniyle sistematik ve kurumsal ayrımcılığa uğruyor.

Sadece 2022 yılında 148 kişi idam edildi.

Yine 2022 yılında Yemen’den Suudi Arabistan’a kaçak göç eden Yemenli ve Etiyopyalıların cesetleri Suudi Arabistan’a ait bir gözaltı merkezinin yanında bulundu. Cesetlerin incelenmesinde yakın mesafeden vuruldukları, bir kısmının işkenceye uğradığı görüldü. “Kardeşlerine” muamele bu.

Ülkede işkence ve kötü muamele devam ediyor. Örneğin Abdullah bin Abdulrahman al-Kamli geçen yıl hapishanede gördüğü işkence sonrası hayatını kaybetti.

ESOHR raporuna göre 2010 yılı ile 2021 arasında 21 kişinin hapishanede gördüğü işkence sonrası öldürüldüğü belgelendi.

Ülkede bağımsız yargı bulunmuyor ve siyasi tutuklamalar devam ediyor.

RSF raporuna göre Suudi Arabistan devleti gazetecileri baskılamak, rahatsız etmek için elektronik taburlar kullanıyor. Ayrıca yurt dışındaki Suudi gazetecilerin özel bilgileri de istihbarat tarafından takip edilip, ele geçiriliyor.

Ülkede fikir ve ifade hürriyeti yok, sansür yaygın, ülkedeki tüm gazete, blog ve websitelerinin devlet tarafından lisanslanması gerekiyor.

Ülkede İslam dini haricinde herhangi bir dine mensup olanların kamusal alanda ibadet etmesi yasak.

Müslüman olan birinin din değiştirmesi de ölümle cezalandırılıyor. Şia inancına mensup olanlar da sistematik ayrımcılığa maruz kalıyor. Örneğin Aşure Günü anması yasak. Şiilerin aynı zamanda mahkemelerde verdikleri ifadeler de kabul edilmiyor.

Ülke dışına seyahat hakkı kısıtlı. Özellikle kadın hakları aktivistlerinin ve diğer insan hakları savunucularının Suudi Arabistan’dan çıkmasına izin verilmiyor.

Suudi Arabistan 1951 yılında imzalanan Mülteci Anlaşması’na da üye değil. Dolayısıyla Arabistan herhangi bir türde mülteci kabul etmiyor. Gelenleri de deport ediyor.

IOM’a göre ülkede 750 bin Etiyopyalı ve 450 bin Suriyeli var. Middle East Eye raporuna göre Etiyopyalı sığınmacı ve kaçak göçmenler dövülüyor, şiddete maruz kalıyor, hijyen koşulları olmayan, kapasite üstünde kalabalık yerlerde tutuluyor.

Siz ne düşünüyorsunuz?

Merkez Bankası Hesapladı: İstanbul'da Ortalama Ev Fiyatı 5 Milyona Yaklaştı
Terapiye Gidemeyenler Buraya! Twitter Kullanıcılarının Psikologlardan Öğrendikleri İlginç Bilgiler
Koreli Sevgilisiyle Nasıl Ayrıldıklarını Anlatan TikTok Kullanıcısı Kadın Tadınızı Kaçıracak!

Popüler İçerikler

A Milli Kadın Voleybol Takımımız Milletler Ligi'nde Hollanda'yı Mağlup Etmeyi Başardı!
AK Parti'de Kritik Sokak Köpeği Zirvesi: Uyutulma Seçeneği de Gündemde!
Dev Derbi Fenerbahçe'nin! Sarı-Lacivertliler Galatasaray'ı Deplasmanda 1-0 Mağlup Etti
YORUMLAR
19.09.2023

Türkiye'yi ırkçılıkla suçlayan her ülkeye bakın oraya giden göçmenlere nasıl muamelede bulunuyor diye. Mültecilerin bı ağzımıza sıcmadıgi kalmışken bide bizi suçlarlar gotler. İstemiyoruz aga bu ırkçılıksa da dibine kadar da ırkçıyız.

👍👍👍👏👏👏❤️❤️❤️

Irkçı değiliz, sizi sevmiyoruz. Kendi ülkenizi cehenneme çevirdiniz bizim ülkemizin yakasından düşün istiyoruz.

19.09.2023

Şu ülke koşullarında ırkçı Türk olarak itham edilmekten onur,gurur duyarım.Arap dediğin dünyanın kanseridir.

TÜM YORUMLARI OKU (17)