İlişkilerin büyüsünü keşfetmeye ve sevdiğinle beraber uyanabilmeye hazır mısın?
O halde doğru sev!
Hem de sınırsızca, doludizgin, alabildiğine, cüretkârca, cömertçe, hiç esirgemeden, geri adım atmadan, sağanak misali yağarcasına, hesap etmeden, ölçüp tartmadan, eğip bükmeden, teminat aramadan, verdiğinin geri dönmesini beklemeden, garanticiliğe meyletmeden, korkusuzca, cesaretle sev!
Çünkü sevebilmek, içsel bir reformdur.
Bir şeyleri sevmeye başladığında, dünya da değişmeye başlar. Sevilmemek korkusundan özgürleşmiş, sevmek için sevilmeye ihtiyacın kalmamıştır artık. Hesapsızca sevebilmenin ve sevdikçe her şeyi değiştirebilmenin büyüsüyle yeni hayatlar ve ilişkiler inşa ediyor, sonsuz olasılıklara fırsat veriyorsundur. Kaybetme korkusu bir tehdit değildir bundan böyle. Bilirsin ki sevebilen için kaybetmek yoktur.
İşte bu yüzden “Sevip sevilmek cennettir...” diyenler yalan söylediler hep.
“Her şeye rağmen sevebilmektir cennet...”
İlişkinin gerçek büyüsü SEVEBİLMEKtir...
Uluslararası çok satanlar listesinde haftalarca bir numara olan, Türkiye’de de yüz binlerce okura ulaşmayı başaran VAZGEÇEBİLMEK kitabının yazarı Guy Finley’den, ilişkilerin büyüsü üzerine eşsiz bir sevgi çözümlemesi...
SEVEBİLMEK adlı bu yeni kitabıyla ilişkilerin kaderini baştan yazmaya talip olan Guy Finley, bir kez daha doğru bilineni tersine çeviriyor ve sevginin prensiplerini sıralıyor peş peşe...
Üstelik, “Sevmek tabii ki büyüleyici ama mesele doğru sevebilmek...” diyor.
En tiksindiğim iki türden biridir kişisel gelişim. Aynı lafları anam da söylüyor, bunlara niye para dökeyim? Bunlara para vereceğinize Savaş Sanatı okuyun. Kendisi başucu kitabımdır, kitaplıkta, çantada ve komidinin üstünde mutlaka bulunur. Hayatımın her alanında büyük yardımları olmuştur. Okuyunuz, okutturunuz.
bir dönemde siktir et demenin yolları kitabı vardı :)
İlber Ortaylı'nın kitabı iyi hoş da daha çok tarih gibi sözel konulara ilişkin bölümlerin öğrencilerine hitap ediyor. Kendi hayatından çokça bahsediyor, zaten söyleşi tarzında. Yani biraz dolaylı tavsiyeler var. Güzel de ne bileyim, dediğim gibi bir tarih, edebiyat bölümü öğrencisi olsam daha çok işime yarardı.