Son Dönemlerde Sıkça Duyduğumuz James Webb Uzay Teleskobu'nun Geçmişi Nasıl Görebildiğini Biliyor muydunuz?

12 Temmuz'da James Webb Uzay Teleskobu (JWST) yakaladığı ilk görüntüsünü yayınlayarak adeta tarih yazdı: Evrenin şimdiye kadar çekilmiş en derin fotoğrafı olarak lanse edilen, yıldız ve galaksi dolu bir fotoğraf bizlere gösterildi. Webb Uzay Teleskobu, kendisinden önce gelen herhangi bir gözlemevinden daha uzağa bakabilmesinin yanı sıra, başka bazı yeteneklere de sahip. Nasıl oluyor da Webb teleskobu evrende bu kadar geçmişe bakabiliyor? Biz de bu yazımızda bu konudan bahsediyoruz.

NASA bilim insanları, "Teleskoplar zaman makineleri gibi çalışabilir. Uzaya bakmak zamanda geriye bakmak gibidir" diyorlar.

Araştırmacılar 'Bu kulağa büyü gibi gelse de aslında çok basit bir bilimdir: Işığın kaynağından bize ulaşması için uzayın uçsuz bucaksız mesafeleri katetmesi gerekir ve bu çok uzun bir zaman alabilir' şeklinde sözlerine devam ediyorlar. Uzak yıldızların parıltısından tutun birkaç metre ötedeki masa lambanızın parıltısına kadar gördüğünüz tüm ışığın gözlerinize ulaşması zaman alır. Neyse ki ışık bilinen en hızlı şeydir (saatte yaklaşık 1 milyar kilometre yol kateder) bu yüzden size yakın olan ışık kaynakları, ışığın yol katettiğini size hissettirmezler.

Ancak gece gökyüzündeki çoğu nesne gibi, milyonlarca veya milyarlarca kilometre uzaktaki nesnelere baktığınızda, size ulaşmak için çok uzun bir yol kateden ışığı görürsünüz.

Örneğin Güneş'i ele alalım; yıldızımız ortalama olarak bizden 150 milyon kilometre uzakta bulunur. Bu, ışığın Güneşten Dünya'ya seyahat etmesinin yaklaşık 8 dakika 20 saniye sürdüğü anlamına gelir. Yani Güneşe baktığınızda (asla doğrudan güneşe bakmamalısınız), onun şu anki halini değil, 8 dakika önceki halini görüyor olursunuz. Başka bir deyişle, 8 dakika geçmişe bakıyorsunuz demektir.

Işık hızı astronomi için o kadar önemlidir ki bilim insanları uzaydaki büyük mesafeleri ölçmek için mil veya kilometre yerine ışık yılı kullanmayı tercih ederler.

Bir ışık yılı, ışığın bir yılda kat edebileceği mesafedir (kabaca 9.46 trilyon km). Örneğin Kuzey Yıldızı Polaris, Dünya'dan yaklaşık 323 ışıkyılı uzaklıktadır. Bu yıldızı her gördüğünüzde, 300 yıldan daha eski bir ışığa bakmış olursunuz. Yani geçmişe bakmak için süslü bir teleskopa bile ihtiyacınız yoktur; bunu kendi gözlerinizle de yapabilirsiniz. Ancak gerçekten çok uzaklara bakmak için (örneğin evrenin başlangıcına) gökbilimcilerin JWST gibi teleskoplara ihtiyacı vardır. JWST, milyonlarca ışıkyılı uzaklıktan gelen görünür ışığı gözlemlemek için uzak galaksileri yakınlaştırmakla kalmaz, aynı zamanda kızılötesi dalgalar gibi insan gözüyle görülemeyen dalga boylarındaki ışığı da gözlemleyebilir.

İnsanlar da dahil olmak üzere birçok şey, kızılötesi enerji olarak ısı yayar.

Bu enerji çıplak gözle görülemez ancak kızılötesi dalgalar doğru ekipmanla görüntülendiğinde, evrendeki bulunması en zor nesnelerden bazılarını ortaya çıkarabilirler. NASA'ya göre kızılötesi radyasyon, görünür ışıktan çok daha uzun bir dalga boyuna sahip olduğundan, uzayın yoğun, tozlu bölgelerinden dağılmadan veya emilmeden geçebilir. Görünür ışık olarak görülemeyecek kadar uzak, soluk veya belirsiz birçok yıldız ve galaksi, kızılötesi radyasyon olarak algılanabilen ısı enerjisi yayar.

Bu, Webb teleskobunun en pratik ve kullanışlı yeteneklerinden biridir.

Kızılötesi algılama araçlarını kullanan teleskop, evrendeki en eski yıldızlar ve galaksiler tarafından 13 milyar yıldan daha uzun bir süre önce yayılan ışığı incelemek için uzayın tozlu bölgelerini arayabiliyor. Webb teleskobu ünlü derin alan görüntüsünü işte bu şekilde çekti ve zamanda daha da geriye, Büyük Patlama'dan sonraki ilk birkaç yüz milyon yıla bu şekilde bakmaya çalışacak. Teleskopun gözlemlediği antik yıldızlar aslında bugün çoktan ölmüş olabilirler, ancak onların eski ışıkları evrende uzun bir yolculuğun ardından Webb teleskobu ile gözlemlenebildiği için bir nevi zaman yolculuğu yapmış oluyoruz. 

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım!

Bu içerikler de ilginizi çekebilir:

Dünya Yörüngesinde Yapılan Bazı Deneyler Sonucunda Einstein'ın Eşdeğerlik İlkesinin Doğru Olduğu Kanıtlandı
Parçalanan Kuyruklu Yıldızlardan Ay Kraterlerine Yılın Astronomi Fotoğrafçısı Ödülünü Kazanan Harika Görseller
Uzayda Hayatınızı Kaybetme Durumunda Bedeninizde Nelerin Meydana Geleceğini Açıklıyoruz

Popüler İçerikler

Kadınların Kırmızı Ruj Sürerek "Çiftleşme" Mesajı Verdiğini İddia Eden Uzman
"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı
Müge Anlı'da Yeni Bir Fenomen Doğdu: Habibe Kendine Has Tarzı ve Tavrıyla Hepimizi Fena Gaza Getirdi!
YORUMLAR
01.10.2022

Güneş'ten sonra bize en yakın yıldız, 4 ışık yılı uzaklıktaki Erboğa takım yıldızı. Saniyede 17 km hızla giden bir uzay aracı ile buraya ulaşmak 100 bin yıl sürüyor. Yani kaldık burada.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ