Seksenler ergenlerinden günümüz gençlerine, en güzel günlerimize damgasını vurmuş, kimisi günlük hayatımızın bir parçası, kimisi bir statü göstergesi olmayı başarmış 10 elektronik alet;
Seksenler ergenlerinden günümüz gençlerine, en güzel günlerimize damgasını vurmuş, kimisi günlük hayatımızın bir parçası, kimisi bir statü göstergesi olmayı başarmış 10 elektronik alet;
Atari ilk oyunu Pong'u piyasaya sürdüğünde oyun sektörünün bu kadar büyüyebileceğini tahmin edebiliyor muydu?
Aduketlerin, aryukenlerin hatta Hondaların havada uçtuğu, bizden biri Mustapha'nın tek başına terör estirdiği, verilen harçlıkla simit ayran yerine jeton almanın verdiği dayanılmaz hafifliği, babaya yakalanma korkusunun bastırdığı yıllardı.
JVC tarafından geliştirilip daha sonra bir çok firma tarafında da kullanılan video kayıt formatıdır. Sony'nin Betamax'ına karşı sergilediği agresif strateji ile rekabetten galip çıktığından kendi alanında en başarılı format olarak kabul edilir. Aynı zamanda 'Osman'ın sünneti 1992' gibi prodüksiyonların yapılmasına olanak sağlayan teknolojidir.
Walkman, uçak yolculuklarını opera dinleyerek daha keyifli hale getirmek isteyen Capon üstad Akio Morita'nın naçizane isteğini yerine getirmek amacıyla ortaya çıkmış bir üründür. Doğru pazarlarma stratejilerininde etkisiyle 1980'ler deyince Madonna ile birlikte akla gelen ilk ikonlardan biri olmayı başarmıştır.
80'lerin ortasında Rusya'da başlayan salgın 90'larda tüm dünyayı etkisi altına alacaktır. Başlarda masum bir tetris oyunu içeren konsollar zamanla araba yarışı, yılan gibi oyunlarıda bünyelerine dahil ettiler. 'Oh my god' kalıbını zihnimize sokan konuşan tetrisler biraz daha fiyatlıca olup, her çocuğun rüyasını süslemekteydi. Annelerin altın günlerinde arka odaya kapanıp hem güzel vakit geçirmeyi sağlayan hemde kısır yemekten kurtaran cihaz olarak da tanınırlar.
Nintendo'nun 3. nesil oyun konsolu, kısaca NES olarak bilinir. Farklı isimlerle, farklı firmalarca üretilen NES, 90'lar Türkiye'sine evin tek televizyonunda atari mi oynanacak yoksa dizi mi izlenecek sorununu da beraberinde getirmiştir, çözümün bulunması çok vakit almamıştır; 'adaptör çok ısındı biraz kapat da soğusun'.
Üstteki komşunun oynadığı Mario'yu kendi televizyonunda karlı da olsa izleyebilen şanslı kesim, bunun bilim tarafından açıklanamayacak bir durum olduğunu savunuyor.
Game Boy mahallede her çocuğun istediği fakat sadece zengin çocuklarının alabildiği fetiş objesinin adıdır. Buna sahip olanlar öyle bir forsa sahiplerdi ki, her daim yanlarında 3, 5 kişi küçücük ekranda oynanan oyunu izlerlerdi. Mahallenin geri kalan veletleri umutlarının sönmesine izin vermeden apabos oynamaya devam ederlerdi, böyle zamanlardı işte.
Bakmayın cafcaflı ismi olduğuna bildiğiniz kumandalı saat işte. İgilizce öğretmenlerinin vidyo derslerinde paranoyaya bağlamasının başlıca sebebidir, her sınıfta mutlaka bir adet bulunurdu. İlgili derslerde sınıfın ortak malı olan saat, öğretmene yakalınıldığında ise cezayı sahibinin alması gibi adaletsiz bir uygulamayı da meşru kılmıştır.
Uluslararası piyasada Tamagotchi olarak bilinir, bizde öyle bilinmez.
Geceleri alarm kurup, uyanıp, sanal hayvanına su içiren kafa ne güzel bir kafadır. Alt tarafı 10 piksel bir şey, ekran içinde volta atıyor, nasıl bir sahiplenme duygusudur. Sanal hayvanı veren Rabbim, hormonları da veriyor yeminlen.
2001 yılında 1000 adet şarkı cebinizde sloganıyla piyasaya sürülen iPod'un gençler arasında fenomen olması çok vakit almadı. Piyasadaki açığı çok iyi farkeden Apple yaptığı doğru hamlelerle tüm Dünya'da taşınabilir müzik çalar pazarlarını silip süpürdü. 2012 yılında açıklanan toplam satış rakamı 350 milyon adettir. Akıllı telefonların yaygınlaşmasıyla birlikte yerini iPhone'a teslim etmiştir.
Hiç şüphesiz son yıllarda hiç bir edevat akıllı telefonlar kadar bu toplumu etkisi altına almamıştır(BBG Caner'le Eray'ı saymıyorum, zira onlar edevat değillerdir). iPhone yıllarca piyasaya yön veren telefon olmuştur, telefonun ötesinde bir statü sembolü, zenginlik göstergesidir. Marlboro, Zippo, araba anahtarlığının yanında okeye dördüncü misali cafe masalarında kendine yer bulmakta zorlanmamıştır.
8 minik rengarenk tuşundan 8 farklı ses çıkaran biricik anahtarlık, sesler genelde silah ateşlenmesi, bomba patlaması gibi şiddet içeren seslerdi. Genelde Hac'dan gelen dede, babanne vasıtası ile evlerimize girerlerdi. İlk bir kaç gün oynandıktan sonra muhtemelen kafası şişen anne tarafından olay yerinden uzaklaştırılır, bağımlılık yapma potansiyeli olmadığı için çocuk tarafından nerede olduğu sorgulanmaz, Hac'dan gelecek bir sonraki kafileye kadar da hatırlanmazdı.