Ödenmeyen tazminatlarını almak için ELİ (Ege Linyit İşletmeleri) önünde oturma eylemi başlatan Soma maden işçileri Evrensel Gazetesi'ne konuşarak devletin kendilerini muhatap almadığını dile getirdi. Büyük maddi sıkıntılar yaşadıklarını ifade eden işçiler tazminatlarının bir an önce ödenmesini ve madenlerin devlet kontrolü altında açılmasını istedi.
Geçtiğimiz yılın aralık ayında 301 madencinin can verdiği Soma Kömürcülük AŞ’ye ait maden ocaklarında işten çıkarılan 3 bine yakın maden işçisinin tazminat sorunları hâlâ çözülmedi. Tazminatlarını alabilmek için bir çok kez eylem yapan ve Ankara’ya giden maden işçileri devletten adım bekliyor. Aldıkları işsizlik maaşıyla geçinemeyen maden işçileri sorunlarının çözümü için çarşamba günü Ege Linyit İşletmeleri önünde oturma eylemi başlattı.
‘25 BİN İNSAN MAĞDUR’
İşçilerden Hidayet Mersin 13 Mayıs’ta işçi arkadaşları ile birlikte bir kez, Aralık ayında işten çıkarılınca da ikinci kez öldüklerini ifade ederek “Aralık ayının sonuna doğru bize mesaj geldi ‘İş akitleriniz feshedildi. Size mutlu ve sağlıklı günler dileriz’ diye. Hem işten çıkarıyorlar hem de sağlıklı günler diliyorlar. İşten çıkarılan bir nasıl insan sağlıklı yaşayabilir? İşten atılmamızın üzerine dört ay geçmesine rağmen tazminatlarımızı alamadık. Yıllarımızı verdik biz buraya. Geçtiğimiz ay Meclise gittik, grup toplantılarına katıldık, hükümet bize çözüm bulacağını söyledi ancak henüz hiç bir adım yok. Çözüm sağlanmaması üzerine işçi arkadaşlarla toplantı yaptık. Toplantıda tazminatlarımızı alana kadar Ege Linyit İşletmeleri önünden ayrılmama kararı aldık. Devlet samimi olsa bizim tazminatlarımızı bir saatte öderdi. Somada sadece 301 işçi değil, bizleri işten çıkararak 3 bin işçiyi öldürdü. Bu sayı ailelerimizle 25 bin kişi yapıyor. Şu anda 25 bin insan mağdur” dedi.
Ege Linyitleri İşletmesi Müessesi (ELİ) Müdür Yardımcısı Ali Ulu ile de görüştüklerini aktaran Mersin şunları söyledi: “Bize ‘Bizim yasalarımız var. Biz işçilerin ayağına gitmeyiz, işçilerle muhatap olmayız’ dedi. O an bir daha öldüm. Bizim en büyük destekçimiz işçiler ve halkımız olmalı. Bizi burada yalnız bırakmasınlar.”