Fransa ve Belçika'da olup bitenleri 'onlar zamanında Afrika'ya zulmettiler de ondan' ezberiyle açıklayıp huzurla arkasına yaslananlar, hata ediyor. Türkiye'de entegre olamamış ve kendi bölgesine izole olarak kendi mahallesinin gücüne yaslanmış hiç bir yapı yok zannediyorlar, herhalde. Fransa'da da bu konu bir günde bu hale gelmedi. Fransa ve Belçika, Afrika'da tarihin gördüğü en ağır sömürü ve zulüm düzenini kurmuş devletlerden. Ama bugün karşı karşıya oldukları durum bunun doğal sonucu değil. Öyle olsaydı, insan sindirip sömürme değirmenlerinde zenginleşmenin zirvesinde bulunan Hollanda'da da sokakların alt üst olmasını beklerdiniz. Ingiltere de farklı bir tarihsel gerçekliğe bakmıyor. Bugün Fransa ve Belçika, göçmenlerini gerçek anlamda entegre edemedikleri, getolaşmaya ve girilemeyen mahallelere el verdikleri, hala ayrımcı uygulamalar yürüttükleri için bu haldeler. Bu aleme, üstelik de kimsenin bir kaynağını sömürmüş olmaksızın, elde öyle bir zenginlik de olmaksızın, Suriye'deki gelişmeler sebebiyle girmiş bulunan Türkiye'de arkamıza yaslanıp 'onlar tarihsel bir diyet ödüyorlar, bizimle alakası yok' diyemeyiz. Planlı ve sistemli ilerlemezsek, iki kuşak bile geçmeden bu manzaraların bin beteri Türkiye'de yaşanacaktır.
Seçim gecesi eve dönerken sokaklar Araplarla doluydu. Sevinç gösterileri, yol kesmeler, çevredeki Türk kadınlarına laf atmalar... Daha neler neler. Tüm bunlar olurken ise polisler sadece izliyordu. Seçim sonucu ile bu kadar öz güvenli ve kendi ülkeleri gibi rahat olan bu barbarların birkaç yıl sonra Fransa'da yaşananların aynısını bizlere de yaşatacakları kanaatindeyim.
Maalesef ülkemizi de yakın gelecekte çok parlak günler beklemiyor. Volkan gibi patlamaya hazır. Korkarım yine olan çocuklara olacak.
ne entegrasyonu oçları , suriyelilerinde afganlarında anasını avradını s.