Sokak sanatları, şehirlerin çevrelerinden, ara sokaklarından, sokaklarından, caddelerinden ve mahallelerinden ortaya çıkan sanat hareketidir. Geleneksel sanat anlayışına meydan okuyan ve farklı bir biçimde duyguların yansıtılmasını sağlayan sanatsal ifadeyi temsil eder. Sokak sanatçılarının tuvalleri ise kamusal alanlar olmuştur. İşte duvarlarımızı, binalarımızı ve sokaklarımızı renklendirerek ilham veren sokak sanatı nasıl ortaya çıktı hep birlikte bakalım.
Sokak sanatının kökenleri, insanların kendilerine ait iz bırakmak için mağara duvarlarını ve kayaları kullandığı eski uygarlık dönemlerine dayanır. Sanatla kendilerini ifade etme biçimi, iletişim, hikaye anlatımı ve belgeleme aracı olarak kullanıldı. 20. yüzyılda ise sokak sanatı gitgide gelişti ve sokak sanatı şekillendi. İnsanların ilk başta mağara duvarlarına bıraktığı izlerden modern sokak sanatına kadar ulaştı.
1960 ila 1970 arasında ortaya çıkan grafiti sanatı, toplulukların kendini ifade etmesini ve kamusal alanlar üzerinde hak iddia etmeleri için önemli bir araç olarak kullanıldı. Grafiti, duvarlara ve metro istasyonlarına sprey boya kullanarak isim ya da imzasını yazmayı içeriyordu. Bu hareket, sokak sanatının gelişmesine sebep oldu.
1960'larda ortaya çıkan Pop art sokak sanatının şekillenmesi için önemli bir faktör haline geldi. Pop art, popüler kültür ve iletişim araçlarından öğeler kullanarak geleneksel sanata karşı çıktı. Sokak sanatçıları, kendi stillerini kullanarak pop artın imgeleriyle birleştirip ortaya yeni bir konsept çıkardılar. Canlı ve görsel olarak güzelleşen sokak sanatının temellerini pop art attı diyebiliriz.
1990'larda ve 2000'lerin başındaki sokak sanatı, kendi kökenlerinin üzerine çıkmaya başladı. Çoğu sanatçı sokak sanatını yapmaya ve yaymaya başladı. Farklı sanatçıların katılmasıyla birlikte farklı bakış açıları ve tarzlar sokaklara taştı. Londra, New York ve Melbourne gibi şehirler, değişik teknikler kullanan sanatçılar için vazgeçilmez yerler haline geldi. 1980'lerde yayılmaya başlanan sokak sanatı, sanatçılar tasarımlara ve mesajlara tasarımlarında yer verdiler.
Teknolojinin gelmesi sokak sanatı üzerinde etkili oldu. Sanatçılar daha etkili iletişim için projeksiyon ve farklı dijital araçlar kullanmaya başladı. Ayrıca, sosyal medya ise sokak sanatçılarının sanatını yaptığı sokaklardan çıkarak büyük kitlelere ulaşmasını sağlıyor.
Sokak sanatının çeşitli stilleri ve teknikleri vardır. Şablon sanatı ve 3D illüzyonlar gibi yaratıcı fikirler ortaya çıkmaya başladı. Sokak sanatçılarının her biri sokağa katkı sağlayan yeniliklere imza atmaya devam ediyor.
Son yıllarda sokak sanatına yaklaşılan bakış açısı değişmiştir. Birçok şehir, sokak sanatının sosyal ve politik önemini anlayıp sokak sanatçılarına yasal alanlar sağlayarak desteklerini bildirmişlerdir. Sanatçıların yetenekleri festival ve sergilerde gösterilmeye başlandı. Bu kabul ediş sayesinde sokak sanatı yasallaştırılmaya ve daha çok tanınmaya başladı. Ayrıca, sadece duvarlarda kalmayıp bazı markalar sokak sanatçılarının figürlerini tasarımlarına eklemiş ve müzeler sokak sanatçılarının eserlerine yer vermiştir.