Şizofreni Hastası Bir Kadının Şizofreni ile İlgili Sözleri Tüm Bildiklerinizi Unutturacak!

Kafamızdaki mitleri yıkma vakti. Toplumdaki en yanlış bilinen rahatsızlıklardan biri olan şizofreniden bahsedeceğiz bugün.

Bu sefer biz konuşmayacağız. Bunun yerine, bizzat şizofreniden mustarip Allie Burke’e kulak vereceğiz.

Yazarlık yapan, herkes gibi hayatına devam eden bir şizofren olan Allie Burke, yalın bir dille hastalık ve onun sosyolojik boyutuyla ilgili bilgiler verecek. 

Politik doğrucular şaha kalkmadan şerhimizi koyalım: Burke, kendisine şizofren demeyi tercih ediyor. Ona göre bu, hayatını doğrudan tanımlayan bir kondisyon ve bu yüzden “şizofrenisi var, şizofreniden mustarip” gibi kalıplar yerine bunun daha doğru ve isabetli olduğunu düşünüyor. 

Allie Burke sitemli, çünkü toplumdaki yanlış ve abartılmış şizofreni algısına karşı mücadele veriyor. Elbette şizofreniyi küçümsemiyor, onu önemsiz bir rahatsızlık gibi tanımlamıyor. Sadece gerçekleri anlatıyor, biz de dinliyoruz:

Dünyadaki 51 milyon şizofrenden biriyim. 5 yıl önce, 25’imdeyken teşhisim kondu.

O zamandan bu yana yalnızca rahatsızlığın korkutucu semptomlarıyla değil, aynı zamanda insanların bana ve kültür içinde farklı anlamlar kazanan bu hastalığa olan yaklaşımıyla da mücadele ediyorum.

Aşağı yukarı şöyle bir şey: Biri bir yere silahlı saldırı yapıyor ve onlarca insanı öldürüyor...

Psikoloji alanında hiçbir yeterliliği olmayan bir muhabir de, saldırganı anında şizofren ilan edebiliyor.

Mantık bu: Eğer bir okulu basıp çocukları öldürüyorsanız muhtemelen normal değilsiniz, haliyle şizofrensiniz.

Şizofren biri 10 yıllık düzenli iş yaşamına sahip olup ödüller de kazanabilir.

Bir başka problem de, popüler kültürün hastalıkları çeşitli kimliklere dönüştürmesi.

Bipolar bozukluk diyince aklımıza Carrie Fisher ve Demi Lovato geliyor. Depresif biri Kristen Bell ile özdeşleşebiliyor ve şizofren biri mutlaka Akıl Oyunları’ndaki John Nash oluyor.

Olay düşündüğünüz gibi değil. Şizofreni gürültülü, sandığınızdan çok daha gürültülü...

Kafanızdaki sesler, klavyenizden çıkan sesler, dışarıda duyulan konuşmalar, arkanızdan gelen ayak izleri, telefonunuzun titreşimi…

Ve bu gürültü yalnızca kullandığım ilaçlarla bastırılabiliyor ve bu ilaçlara ulaşabilmek tam bir keşmekeş.

Bu ilaçlar çoğunlukla aknelere, depresyona ve ishale sebep oluyor ve vücudumu neredeyse işlevsiz hale getiriyor.

Teşhisim konduğundan bu yana kendimi şizofreniyle ilgili gerçeklerin savunucusu olmaya adadım.

Tüm şizofrenler benim gibi yazar değil ve seslerini duyuramıyorlar. Çoğunlukla zorbalığa ve ayrımcılığa maruz kalıyorlar. İnsanları ne kadar telkin etsem de “Hiç şizofrene benzemiyorsun” diyorlar. Pardon, bir şizofren neye benziyor ki?

Şunu söylemek istiyorum: Bütün şizofrenler saldırgan insanlar değiller.

Pek çoğumuz herkes gibi Fortune’un 500 listesinde yer alan firmalarda çalışabiliyor. Hatta, bir araştırmaya göre şiddet vakalarının %10’undan azı şizofren insanlar tarafından gerçekleştiriliyor. 

Ben bir şizofrenim. Bu benimle bağlantılı bir şey ve asla gitmeyecek. Yaratıcı olmamı ve küçük başarıların ardından koşmamı sağlıyor. Beni ben yapan şey şizofreni. Ve ona sahip olduğum için minnettarım. 

Popüler İçerikler

Fenerbahçe Asbaşkanı Acun Ilıcalı'dan Derbi Öncesi Çok Konuşulacak Açıklama: ''Hakemlerle İlgili Kaygım Var''
Milyonlarca Emekliyi Bekleyen Tehlike! Emekli Maaş Zammında Sıfır Zam Endişesi
6 Yıllık Evlilik Tek Celsede Bitti: Eşi Selim Selimoğlu ile Anlaşmalı Boşanan Bengü'den İlk Açıklama Geldi!
YORUMLAR
03.06.2017

Şizofreni baş edilmesi çok zor bir hastalık ve tamamen söküp atabilecek bir tedavi neredeyse yok... Bu yüzden bu hastalığı hafifleştirmemek adına insanların değişken ruh halleri gibi küçük durumlarda adından bahsetmemesini ve özellikle geyik konusu olarak kullanmamasını rica ediyorum. Nasıl bir kanser hastası ile dalga geçmek affedilemezse bu da öyle. Her insanda değişik bir şekilde baş göstermesi de tedavi sürecini olumsuz etkiliyor. :( Ve 12 senedir bu hastalıktan muzdarip biriyle aynı evi paylaşan biri olarak söylüyorum, ne zaman geleceği belli olmuyor ve yukarıdaki kadının bahsettiği gibi ilaçlar insanın vücudunu mahvediyor. Abim yaklaşık 4 yıldır xeplion isimli iğneyi kullanıyor ve ayda bir vurulduğundan eski ilaçlarına göre çok rahat etti. Yorum yapma sebebim de xeplion isimli ilacı diğer hastalara duyurabilmekti. Bu ilacı bir yakınımızdan tesadüfen duyduk ve abim doktorunun onayıyla kullanmaya başladı. Her gün ilaç kullanmak zorunda olmak berbat bir şey,

03.06.2017

umarım bunu buradan başka insanlara da ulaştırabilirim, bedenleri xeplion'a uyumludur ve tabii doktorlarının onayıyla büyük ölçüde rahata ererler. :)

03.06.2017

Ruhu da zihni de alışmış bu duruma yakında güzel bir roman yazar(:

05.06.2017

Kesinlikle

05.06.2017

Şizofreni kendi cehennemine ve arafına olduğu kadar kendi cennetine de sahiptir. Normal ve sağlıklı dediğimiz bir zihnin tahayyül bile edemeyeceği kadar.. Ve şizofreni popülasyonunda saldırgan olanların oranı sadece %2 'dir. Edebiyat dünyasının, içi doldurulmamış şekilde diline pelesenk etmeleri de bu hastalık hakkında ne kadar az bilgiye sahip olduklarının göstergesidir.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ