Nerdeyse yüz yıl önce çekilmiş olan filmlerin sizi güldüremeyeceğini mi düşünüyorsunuz? Eğer öyleyse çok fena yanılıyorsunuz! 1930'lu yıllardan 1980'lere uzanan bir sinema yolculuğu için içeriğimize buyurun👇
Not: Filmlerin konuları, Beyazperde ve IMDB sitelerinden alınmıştır.
Koca burunlu C.D. Bales, güzeller güzeli Roxanne'ye aşık olur. Genç kadın Bales'in karakterine aşık olsa da başka bir adamın görünüşüne aşık olur.
Lise mezuniyetleri yaklaşırken çalışkan iki en yakın arkadaş, daha az çalışıp daha fazla eğlenmeleri gerektiğine karar verir. Yaşıtlarının gerisinde kalmamaya kararlı olan ikili, dört senelik eğlenceyi tek geceye sığdırmaya çalışır.
Ron Burgundy, 70’lerin San Diego’sunda popüler bir televizyon spikeridir. Tüm ülkeyi etkisi altına alan feminizm dalgası çalıştığı kanalı da etkisi altına alınca, yanına bir de hırslı ve güzel kadın spiker Veronica Corningstone getirilir.
Altı konuk akşam yemeği için gizemli bir malikaneye davet edilir. Davetlilerin hiçbiri birbirini tanımamaktadır ve daveti kimin düzenlediği de bilinmemektedir. Normal başlayan akşam, ev sahibinin ani ölümüyle farklı bir yola sapar. Davetliler, malikanenin çalışanlarıyla birlik olarak katilin kim olduğunu bulmak zorundadır. Her geçen dakika malikanede bulunmak daha da tehlikeli bir hal almaktadır.
Kurt Adam; Dracula'nın beynini, Frankenstein canavarının vücudu için istediği konusunda aptal bir hamalı uyarmaya çalışır.
İki Amerikalı, iki de İngilizden oluşan dört kişilik bir soygun çetesi; Londra'da ünlü bir mücevherat dükkânını soymayı plânlarlar.
Kariyerinin sonlarına yaklaşan ve maddi sıkıntılar yaşayan yapımcı Max Bialystock, işini finanse etmek için yaşlı kadınlarla birlikte olur. Muhasebeci Leopold Bloom, Max'in mali durumunu kontrol ettikten sonra Max'in borçlu olduğunu ortaya çıkarır. İkili, bu sorunu çözmek için ilginç bir plan yaparlar.
Beceriksiz dedektif Frank Drebin, Kraliçe II. Elizabeth'e planlanan bir suikast girişimini engellemeye çalışır.
Harry ve Sally, birbirlerini senelerdir tanıyan iki iyi arkadaştır. Ancak seksin her şeyi mahvedeceğinden korkarlar.
Eski bir dövüşçü, uçak mürettebatının yemeklerden zehirlenmesi sonucu bir uçağa güvenli bir şekilde iniş yaptırmak zorundadır.
İyi bir polis olan Nicholas Angel, ekibin motivasyonunu olumsuz etkilediği için suç oranı düşük Sandford kasabasına atanır. Ortağı Danny Butterman ile birlikte başlarda sakin görünen kasabada, iki aktörün başı kesilmiş bulunur ve daha fazla insan ölmeye başlar. Angel ve Danny, bu ölümlerin kazadan daha fazlası olduğuna inanarak gerçeği ortaya çıkarmak için herkesle çatışmaya başlarlar.
Paranormal konulara düşkün Dr. Peter Venkman ve iki arkadaşı, çalıştıkları üniversiteden kovulunca kendi işlerini kurarlar. Televizyon sayesinde isimlerini duyurup New York halkını rahatsız eden hayaletlerden kurtarırlar.
Bir gazete editörü, eski karısının yeniden evlenmesini engellemek için her yolu dener.
David Huxley, müze koleksiyonu için bir takım kemiklere ihtiyaç duymaktadır. Bu kemikleri bulmaya çalışırken Susan Vance ile tanışır. İkili 'Baby' adını verdikleri bir leoparla birlikte garip bir maceraya atılır.
Willie Canfield içine kapanık bir üniversite öğrencisidir. Kaptan olan babasını hiç tanımamıştır ve onunla tanışabilmek için yollara düşer. Babasının işleri sıkıntıdadır ve bu problemlerle uğraşmaktadır. Will geldiğinde kendini bu sorunların içinde bulur.
Freedonia, özgür ve cesur insanların ülkesidir. Yine de bu ülke, son zamanlarda yaşadığı ekonomik krizle epey sarsılmıştır ve iflasın eşiğine gelmiştir. Bu durumdan onları kurtaracak tek kişi zengin bir dul olan Bayan Teasdale'dir. Teasdale'in tek bir şartı vardır: Rufus T. Firefly'ın başkan olması.
Ölüme takıntılı genç Harold, bir cenazede yaşlı ve hayat dolu Maude ile tanışır. İkisi arasında özel bir bağ oluşur ve Harold hayata tutunmayı öğrenir. Sonunda ailesine Maude ile evlenmek istediğini bildirir ancak Maude onu bir süprizle beklemektedir.
Jake Blues, hapisten çıkar çıkmaz kardeşi Elwood ile birlikte eski öğretmenleri Rahibe Mary Stigmata’ya koşar ve korkunç gerçeği öğrenir: birlikte büyüdükleri yetimhane yokolmaktan kurtarmak için tam 5000 dolara ihtiyaç vardır. Jake ve Elwood bunun üzerine eski müzisyen arkadaşlarını bir araya toplayarak bir konser vermeye karar verirler. Bunu yaparken Şikago’nun altını üstüne getirip peşlerinde polis ve naziler olduğu halde müthiş bir serüvene sürükleneceklerdir.
Spinal Tap adlı İngiliz Trash Metal grubu, 1980'li yılların başlarında Amerika'ya yeniden turneye çıkmaya karar verirler. Turnenin organizatörü ise bir film yapımcısı olan Marti DeBergi'dir. DeBergi bu özel durumdan yararlanarak grubun bir belgeselini çekmenin planlarını yapmaktadır. Ancak seyahat esnasında oluşan imkansız durumlar, DeBergi'nin işin içinden çıkmasına izin vermeyecektir.
Chance, hayatını bahçıvanlık yaparak ve televizyon izleyerek geçirmiş bir adamdır. Yaşadığı evin sahibi yaşlı adamın ölümü sonrası ev satılacak ve Chance sokaklara düşecektir. Nüfus kağıdı olmadığı için yaşadığını kanıtlayamaz. Sokaklarda yürümeyi ve arabaya binmeyi ilk defa deneyimler. Beklenmedik bir yerde şansı döner.
Bugün Aslında Dündü; kibirli bir hava durumu spikeri olan Phil Connors'ın, nefret ettiği bir günü sürekli olarak yaşamasını konu alır. Pensilvanya'nın bir kasabasına Groundhog Day etkinlikleri için gönderilen Phil, buradaki hayatı sevmez. Ancak bir kar fırtınası sonucu kasabada mahsur kalır ve ertesi gün zaman döngüsüne takılıp aynı günü tekrar tekrar yaşamaya başlar.
Doktor Frankenstein, ailesinin şatosunu devralmayı kabul eder ve dedesinin deney kitabını bulur. Kendi canavarını yaratmaya karar verir ve uşak Igor'un yardımıyla cesetlerden bir canavar yapar. Ancak bir dahinin beynini bulamadıklarında, Igor yanlışlıkla başka bir beyni canavara takar.
Aynı adı taşıyan bir milyonerle karıştırılan Jeff 'The Dude' Lebowski, harap olmuş halısı için tazminat ister ve bowling arkadaşlarını yardım etmeleri için görevlendirir.
Ellie Andrews, zengin babasından kaçmaktadır. Kaçışı esnasında New York yolunda işsiz ve hikâye peşindeki bir haberciyle tanışır. İkilinin bundan sonraki amaçları, otostop çekerek varmak istedikleri yere ulaşmak olacaktır.
Monty Python and the Holy Grail filminde; kral ve onun şövalyeleri, gökten gelen bir emir ile İsa'ya ait ama kayıp olan kutsal kasenin peşine düşerler. Bu kutsal kaseyi bulmak için önlerine çıkan tüm tehlikelere göğüs germek zorundadırlar.
Kariyerlerinde zorlanan iki Chicago’lu caz müzisyeni Joe ve Jerry, 1929’da yaşanan bir katliamın iki tanığı olmuş, kendilerini gören gangsterlerden de canları pahasına kaçmışlardır. Kasabayı terk etmek ve yeni bir iş aramak durumunda kaldıkları için Miami’de bir kadınlardan oluşan bir müzik grubuna katılıp gizlenmek onlara fazlasıyla cazip gelmiştir. Kadın gibi giyinip Josephine ve Daphne adını alan ikilinin önlerinde oldukça tuhaf bir serüven vardır.
Büyük Diktatör, bir yanlışlık sonucu diktatör Adenoid Hynkel ile karıştırılan bir berberin hikayesini anlatıyor. Fakir ama dürüst olan Yahudi bir berber, karışıklık sonucunda diktatör Adenoid Hynkel ile karıştırılır. Bunun sonucunda halk karşısında yaptığı konuşma ise herkesin hayatına dair birçok şeyin değişmesine yol açacaktır.
Çılgın bir Amerikalı general, Sovyetler Birliği'ne bombalı bir saldırı emri verir; politikacılar ve generallerle dolu bir savaş odasının çılgınca durdurmaya çalıştığı nükleer soykırıma giden yolu tetikler.
Şehir Işıkları, görme engelli genç bir kızla evsiz bir gencin hikayesini anlatıyor. Görme engelli bir çiçekçiye aşık olan ve sokaklarda yaşayan iyi niyetli bir serseri, kıza kendisini varlıklı biri olarak tanıtır. Bir milyonerin hayatını kurtarmıştır ve onun kendisine yardım edeceğine güvenmektedir. Adamı ziyaret edip sevdiği kızın gözlerini ameliyat ettirebilecek kadar para ödünç alabileceğini düşünür. Ancak hakikat şudur ki; zengin insanlar aslında ikiyüzlü bir yaşam sürmektedirler.
Bir kısmı absürt komedi bir kısmı dram filmi.