Tamam akıllı telefon çok büyük bir icat ama, hayatımızın çoğunu sizce de onunla birlikte geçirmiyor muyuz? İş yerinde molaya çıktığımızda, öğle yemeğinde, eve dönüşte, arkadaşlarımızla buluştuğumuzda, otobüs beklerken, uykuya dalmak üzereyken bile elimizde onlar var.
E durum böyle olunca da çevremizdeki insanlara farkında olmadan bazı mesajlar veriyoruz.
İşte; 'Siz Telefonun Ekranına Kilitli Kalmışken Farkında Olmadan Dışarıya Verdiğiniz 19 Mesaj'.
Telefonu elinize aldığınız anda karşı tarafa söylediğiniz şeydir aslında. Sanki ondan sıkıldığınızı ima etmiş sayılırsınız.
Konuşan kişiyi dinlemediğinizin göstergesidir. Onun anlattıklarının size bir şey ifade etmediği anlamı çıkar bundan.
Kiminle nerede olduğunuzun bir önemi yok. Orada olmak istemiyormuş gibi görünürsünüz.
'Ne kadar da lüks yerlere gidiyoruz.'
Aslında mutlu değiliz ama bakın ne kadar mutlu görünüyoruz.
Karşınızdaki bir şey anlatırken, onu hiç dinlemeden 'Aaa fotoğrafımı beğenmiş biri' dediğinizde verdiğiniz mesajdır.
Sevgilinizle buluşup o telefonu elinizden bırakmıyorsanız, ona tam da bunu anlatıyorsunuz.
-Telefonumla arama kimse giremez!
Ekmeğimi, suyumu bir de internet paketimi eksik etmeyin yeter.
İstediğim gibi bağıra bağıra konuşurum!
'Kanka sadece saate baktım yaa' diyenler için.
Ancak arkadaş listenden çıkarırsan fark ederim.
Çünkü Whatsapp'ta konuştuklarınız, o masada konuştuklarınızdan daha fazla.
'Telefonum yokken kendimi eksik hissediyorum.' diyenlere.
Gittiğiniz her yerde yakınlarınızda bir priz olsun istiyorsanız, bu cümleyi çoktan kurmuş sayılırsınız...
Hepimiz istemsizce bu mesajı veriyoruz ailelerimize...
O oyuna, iki elim kanda olsa bile bakarım!
Yaşamaktan çok nasıl gösterdiğimiz önemli oldu çünkü artık.
-E biz kalkalım, sen telefonunla baş başa kal o zaman! 😒😒
Aferin size akıllı(!) köleler...
#17 deki minnoşu alayım ben ♥
Karşımdakini öyle telefona gömülmüş olarak görünce sinirlenmemek için kendimi zorluyorum. Hatta gıcık oluyorum. #17 >> çok tatlı.