Katilleri ceza alsaydı Duygu, Tuğba, Döndü ve onlarca kadın şimdi aramızda olabilirdi...
Katilleri ceza alsaydı Duygu, Tuğba, Döndü ve onlarca kadın şimdi aramızda olabilirdi...
Kadınların ayrımcılığa ve cinsiyetçiliğe karşı kadim mücadelesinin sözlük karşılığı olan feminizm her ne kadar öyle algılansa da aslında erkek düşmanlığı değil. Feminizm erkeklere zarar vermiyor, onların haklarını ellerinden almıyor, adaletsiz bir düzen çağırmıyor.
Feministlerin çirkin oldukları, vücut tüylerini almadıkları, boş bir öfkeye sahip oldukları gibi 'tuhaf' eleştiriler özellikle sosyal medyada sık sık dönüyor.
Tabii ki bu ülkede yaşayan herkesin ifade özgürlüğü var ancak yoğun yanlış anlaşılmalar ve mizojininin etkisiyle feminizm tükaka sayılıyor.
İşte siz, feminizmi tükaka olarak görenler kadınların dış görünüşleriyle, toplum hakkındaki düşünceleriyle, kıllarıyla tüyleriyle uğraşırken erkekler öldürmeye devam ediyorlar. Üstelik ceza almadıkları için birden fazla kadına zarar veriyorlar. Nasıl mı?
Sevk edildiği adliyede adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı, daha sonra sosyal medya hesaplarından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret ettiği iddiasıyla cezaevine konuldu.
Adalet sistemini burada tartışmaya açamayız elbette, vardır mutlaka bir boşluğu ve oradan yararlanmıştır şahıs ancak o boşluk olmasaydı, Tuğba Keleş şimdi yaşıyordu.
İntihar etmesini tırnak içine aldık, çünkü biliyorsunuz ki Şule Çet'in de intihar ettiği söylenmişti. Sosyal medyada tepkiler çıkmasa, muhtemelen intihar vakası olarak kayıtlara geçecekti.
Geçtiğimiz yılın Ocak ayında ehliyeti olmayan ve 210 promil alkollü olduğu tespit edilen Mehmet Kaplan, bir çocuk annesi Zeynep Berna Atay'ın ölümüne neden olmuş ve istinafta olan dosyası nedeniyle tutuklanmamıştı. Tutuklansaydı, muhtemelen Duygu Delen şimdi aramızda olacaktı.
Yine intihar iddiası, yine erkek şiddeti, yine vahşice katledilen bir kadın...
Aleyna Çakır, 3 Haziran günü kendi evinde ölü bulundu. İntihar ettiği iddia edildi ancak sosyal medyadan oluşan tepkiyle başlayan incelemeler bambaşka bir noktaya ulaştı. Öyle ki, iş Müge Anlı'ya kadar uzandı.
İddialara göre, Ankara'daki genç kadınları fuhuş batağına sürükleyen bir çetenin elebaşıydı Ümitcan Uygun ve en büyük destekçisi de bir yurtta çalışan annesiydi. Genç kadınları iş bulacağı sözüyle kandırdığı iddia edilen anne oğluna yönlendiriyordu. İşte o anne, kendisi hakkında inceleme başlatılamadan 'intihar' etti. İntihar yine tırnak içinde farkındaysanız, çünkü bu şüpheli ölümün tek şüphelisi Ümitcan Uygun. Ceza alsaydı, annesini öldüremeyecekti.
2008 yılında evlenen çiftin 2011 yılında bir kızları dünyaya geldi. Şiddet gören Döndü Şengül 2018 yılında evini terk etti ancak hamile olduğunu anlayınca boşanma davasını geri çekerek evine döndü. Ardından kızının sürekli ağlamasıyla babası tarafından istismara uğradığı gerçeğiyle yüzleşti ve 15 yılla yargılanan baba adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Tehditler sürdü, uzaklaştırma kararı hiçbir işe yaramadı ve Şükrü Şengül, Döndü Şengül'ü sokak ortasında öldürdü. Ceza alsaydı, Döndü yaşayacaktı.
Ne diyelim ki, gerçekler ortada...
Aşağıda yorum yapıp ‘feminik’ yazarak içerik başlığını eleştirenler. Bir kadını sırf kadın olduğu için öldüren ve kadınlara şiddeti normal gören erkekler var, bu başlık da o erkeklerden bahsediyor. Başlık cinsiyetçi değil acı gerçek. Boş boş feminizmi gömmeye çalışacağınıza feminazi/radikal feminizm ve feminizmin ayrımını bir kere vikipediden okusanız yararınıza olur, cahil konumuna kendi kendizi düşürmemiş olursunuz.
Arkadas alttaki yorumlar ulkenin ozeti. Yine olume oldurene bakmamis kimse. Yok onedio feminist icerik olusturuyormusta cart curt. Ya bi siktirin gidin ya...
Böyle editörlerle nasıl çalışıyor onedio anlamıyorum. ‘Öldürmeye Devam Eden Erkekler’ nasıl bi başlıktır? Cinsiyetçiliğin, yobazlığın alasısın editör.