Siyasi Propaganda Amacıyla Çekilmiş Birbirinden Çarpıcı 20 Film

Tarihin çeşitli dönemlerinden birbirinden çarpıcı 20 propaganda filmini sizin için derledik. İyi okumalar!

1. The Green Berets (1968)

Yönetmenleri arasında (aynı zamanda başrolde yer alan) John Wayne'in yer aldığı film, çekildiği tarihlerde sürmekte olan Vietnam Savaşı'nı güzelleyen ve savaşı öven bir yapım olması nedeniyle çokça eleştiri almıştı.

IMDb: 5,7

2. Titanic (1943)

Nazi Almanyası'nda hükümetin emriyle çekilen filmlerden biri olan 'Titanic', özellikle İngiliz karşıtı tavrı ve Titanic'in batış hikayesini ele alış şekli itibariyle ilgi çekici bir yapım.

IMDb: 6,2

3. Die Rothschilds (1940)

Bu antisemitik biyografi, Nazi Almanyası hükümeti tarafından sipariş edilen propaganda filmlerinden bir diğeri. Film, Alman asıllı Yahudi Rothschild ailesinin zenginleşme hikayesini konu ediniyor. 

IMDb: 6,2

4. The Iron Curtain (1948)

ABD'de komünizm karşıtı propagandanın etkili olmaya başladığı 1940'ların sonunda çekilen 'The Iron Curtain' (Demir Perde), Sovyetler'in Kanada'ya karşı yürüttüğü casusluk faaliyetlerini çözmek için görev alan bir 'şifre çözücü'nün hikayesini anlatıyor.

IMDb: 6,4

5. Red Dawn (1984)

Red Dawn, Ruslar ile Kübalıların ortak olup istila ettiği ABD'de gidişata dur demeye çalışan bir grup gencin hikayesini konu ediniyor.

IMDb: 6,4

6. Heartbreak Ridge (1986)

Kore ve Vietnam'da savaşmış olan gazi Tom Highway, çok sayıda onur madalyası da kazanmıştır. Fakat çoğunlukla sarhoş olarak geçirdiği yeni hayatı, ufuktaki bir savaşla altüst olacaktır.

IMDb: 6,9

7. Why We Fight (1942)

2. Dünya Savaşı esnasında ABD hükümeti tarafından çektirilen filmde, ABD'nin ne sebeplerle savaşa girdiği detaylı şekilde açıklanıyor. Film, 'It's A Wonderful Life' ve 'It Happened One Night' gibi klasiklerde imzası bulunan ünlü yönetmen Frank Capra'nın imzasını taşıyor.

IMDb: 7.0

8. Triumph des Willens (1935)

'The Triumph of the Will' bizzat Adolf Hitler'in isteğiyle yapımı tamamlanan, Leni Riefenstahl'ın yönetmenliğini yaptığı bir film. Nazi propagandası niteliğinde olan film, Alman askerlerinin eğitim ve gösteri görüntüleriyle başlıyor; propaganda belgeseli genel hatlarıyla 1934 yılındaki Nuremberg Nazi Parti Kongresi için yapılan hazırlıkları ve orada yaşananları kayıt ediyor. 

IMDb: 7,3

9. 49th Parallel (1941)

2. Dünya Savaşı'nın hemen başında, 1940 Temmuz'unda bir Alman U-Botu, savaşta oldukları Kanada'ya ait bir petrol tankerini Kanada suları içinde, St. Lawrence Körfezi'nde batırır ve gizlenmek için Hudson Körfezi'ne kaçar. Burada iki subay komutasında bir manga asker yakıt ve yiyecek bulmaları için karaya çıkartılırlar. Onlar karaya ayak basar basmaz da denizaltıları Kanada uçakları tarafından bombalanarak batırılır. Bir manga Alman askeri şimdi ıssız ve uçsuz bucaksız Kanada topraklarında tek başlarına kalmışlardır. Yapacakları tek şey yakalanmadan Kanada'yı baştan başa kat ederek o tarihte henüz tarafsız olan ABD topraklarına ulaşmaktır.

IMDb: 7,3

10. Oktyabr (1927)

Petrogard'da 1917'de monarşinin sona ermesinden sonra yine aynı yılın Kasım ayında barışçıl hareketlerin artmasıyla yaşanan olaylar belgesel niteliğinde canlandırılıyor. Lenin Nisan ayında döner, Temmuz'da önceden planlanmayan bir başkaldırıya ön ayak olur ve Lenin'in tutuklanması istenir. Ekim'in sonlarına doğru ise Bolşevikler 10 gün boyunca dünyayı sallarlar. Grigori Aleksandrov ile Sergei M. Eisenstein'ın yönetmen koltuğunda bulunduğu filmin başlıca rollerinde Boris Livanov, Nikolay Popov, Vasili Nikandrov bulunuyor.

IMDb: 7,5

11. Fahrenheit 9/11 (2004)

Sinema dünyasında imza attığı her işle tartışma konusu olan yönetmen Micheal Moore, derin ve sağlam provoke edici iç görülerle Amerika güvenlik sistemi üzerine odaklanıyor bu filmde. Paranoya, korku, belirsizlik, hata değerleri ve vatanseverlik kavramlarını bir araya getirip George Washington Bush’un 11 Eylül saldırısının ardındaki gerçeklere ulaşmak yerine Irak’a savaş açmayı planladığını ileri sürüyor. Bu belgesel aynı zamanda bazı Suudiler’in nasıl güvenli bir biçimde ve gizlice Amerika’dan çıkarıldığını mercek altına alıyor; ve elbette ki silah tüccarları ile petrol şirketleri ile ilgili kısmına da. Film, vizyona girdikten sonra ABD'de bazı çevrelerce 'sol propagandası' yapmakla itham edilmişti.

IMDb: 7,5

12. Olympia 1. Teil - Fest der Völker (1938)

1936 Olimpiyat oyunlarının Berlin'de yapılması kararı alındıktan sonra, Almanya'daki Olimpiyat Komitesi oyunların perdeye aktarılacağı bir belgesel yapılması kararı alır. Yönetmen Leni Riefenstahl'ın yönetimindeki ekip, Olimpiyatlar süresince yarışmaları ve atletleri kameraya alır. Nazi yönetimi döneminde yapılan filmlerden biri olan belgesel, teknik alanda, özellikle de yakın çekim planlar anlamında önem atfedilen belgesellerden biri.

IMDb: 7,8

13. Bronenosets Potemkin (1925)

Rus-Japon savaşı sırasında yenilgiye uğrayıp zayıf düşen Çarlık Ordusu, köylü ayaklanmalarını bastırırken daha da güçsüz duruma düşer. Askerler arasında da hoşnutsuzluklar artmaya başlar. Bunun yanında çarlık subayları, gemi mürettebatına sürekli baskı yapar, mürettebatın yatma yerleri, yedikleri, içtikleri ve çalışma koşullarının dayanılmazlığının yanında subayların bu davranışları da işi katlanılmaz boyutlara taşır. 27 Haziran 1905’te Potemkin Zırhlısı’nda bir isyan patlak verir. Bu isyan denizciler ve askerler arasındaki hoşnutsuzluğun ilk yığınsal belirtisi olur. Ve 1905’te Rusya’da Çarlık rejimine karşı ayaklanan askerler, Büyük Ekim Devrimi yolundaki en önemli adımlardan birisini atmış olur. Mürettebat potemkin zırhlısına kızıl bayrağı çeker ve ardından işçi grevlerinin yoğun olduğu Odessa’da demirler. Daha sonra ayaklanmayı bastırmak üzere gönderilen savaş gemilerinde denizciler, ayaklananların üzerine ateş açmayı reddeder ve böylece Potemkin Zırhlısı’nın ayaklanması daha da güçlenir.

Fakat Potemkin Zırhlısı’nın ayaklanmasına Karadeniz donanmasının diğer gemileri katılmaz. Erzak ve yakıtı azalan Potemkin Zırhlısı Romanya kıyılarına yanaşarak, Romanya hükümetine teslim olur. Böylece zırhlıda ki ayaklanma yenilgiyle sonuçlanır. Potemkin Zırhlı’sının ayaklanması Çarlık ordu ve donanmaları arasında başlayan ilk devrimci ayaklanmaydı. 27 Haziran 1905’te Çarlık rejimine karşı Potemkin Zırhlısı ayaklanması, Ekim Devrimi’nin bir provası haline gelmişti.

Dünya sinemasının başyapıtları arasında, tüm zamanların en önemli filmi olarak görülen Potemkin Zırhlısı; 1905 devrimi yansıtan devrimci bir film olmasının yanında, büyük usta Eisenstein’ın sinema sanatında devrim yaratan bir çalışmasıdır.

IMDb: 8.0

14. Taegukgi hwinalrimyeo (2004)

Kore Savaşı'ndan yıllar sonra, savaş alanda yapılan bir kazı Jin Tae Lee’yi geçmişe götürür. Kazıdan çıkan bazı eşyalarla savaş sırasında kaybolan ağabeyinden bir ize ulaşabileceğini uman Jin Tae sayesinde 1950-53 yıllarında iki ülke arasında patlak veren savaşa tanık oluruz. Savaş çıkmadan önce üniversite öğrencisi olan Jin Tae Lee, ağabeyi ile ayakkabı tamirciliği yapmaktadır. Annesi ve ağabeyinin nişanlısı ile kurdukları mutlu ve sıradan bir yaşamları vardır. Ağabeyi bir yandan annesine ve kardeşine bakarken, diğer yandan da evlilik hazırlıkları yapmaktadır. Her şey normal giderken Kuzey Kore ve Güney Kore arasında savaş çanları çalar. Aile göç etmek durumunda kalır fakat iki kardeş yolculukları esnasında askere alınırlar. Ağabey Jin Seok’un hayattaki tek bir amacı artık savaştan sağ salim ve zaferle çıkarak ailesinin yanına dönmektir...

IMDb: 8.0

15. The Soviet Story (2008)

Sovyet komünist rejimini ve SSCB ile ABD ilişkisini konu edinen belgesel, bazı çevrelerce etkili ve iyi yapılmış bir propaganda filmi olarak değerlendirilmişti.

IMDb: 8,1

16. La battaglia di Algeri (1966)

Uzun yıllar boyunca Fransa'nın sömürgesi olarak varlığını sürdüren Cezayir'in bağımsızlığını kazanış hikayesini anlatan film 1954 ve 1057 yılları arasındaki mücadele döneminde geçiyor. Casbah kalesinin bölmelerinde başlayan özgürlük hareketi zamanla tüm şehre yayıldığında sivil savaş patlak verir. Bir zaman sonra şiddetini artırdığında ise Fransız ordusu, terör örgütü olarak adlandırdığı, Cezayir direniş hareketi FLN'nin peşine düşerek üyelerini yok etmeye başlar. Bu savaş yıllara yayılarak insanlık tarihinin en kanlı özgürlük mücadelelerinden birine dönüşür.

Üç önemli kategoride Oscar'a aday gösterilen filmin yönetmen koltuğunda İtalyan yönetmen Gillo Pontecorvo bulunuyor.

IMDb: 8,1

17. Obyknovennyy fashizm (1965)

İkinci kuşak Sovyet sinemacılarından biri Mikhail Romm. Hemen tümü arşivlerden derlenmiş, aralarında Hitler’in özel film arşivi, SS subaylarının çektiği özel filmler, Sovyetler’in ve diğer kimi ülkelerin devlet arşivleri gibi kaynaklar da bulunan bir materyali kurgulayarak oluşturduğu anıtsal “Sıradan Faşizm” filmiyle, Almanya’da Nazizm’in 1930’larda başlayan yükselişini ve savaş sonuyla birlikte gelen çöküşünü anlatıyor. Bunun yanı sıra, aynı zamanda, “faşizm”in içinde oluştuğu koşulları, sıradan, küçük, önemsiz bulunan olaycıklarla, tehlikeli hoşgörülerle, gündelik boş verişlerle, yerine getirilmeyen görevler ve kaçınılan sorumluluklarla nasıl palazlandığını da gösteriyor. Bir taraftan “eğlenceye boğulmuş” ve çökmekte olan “soyluları ve zenginleriyle”, diğer taraftansa, Hitler ve Mussolini’nin şahsında cisimleşen pespaye bir hakimiyet tutkusuyla çok başarılı bir üslupla dalga geçerken, diğer taraftan bu kepazeliklerin ağır bedellerini de seyircinin önüne koyuyor.

IMDb: 8,2

18. Soy Cuba (1964)

Mikhail Kalatozov 'un yönettiği, Batista yönetimindeki Küba'dan devrime doğru ilerleyen süreci anlatan, 1964 Küba Rusya ortak yapımı film. Propaganda amaçlı yapılmış olsa da her Rus eli değmiş propaganda filmi gibi görsel yani politik yanını geride bırakır. 1990'a kadar ABD'de gösterimi yasaklanmış, yasaklanmadığı ülkelere de pek ulaşamamıştır. Bu nedenledir ki dünya sinemasının unutulmuş başyapıtlarından biri olarak görülür.

IMDb: 8,2

19. Hearts and Minds (1974)

Vietnam Savaşı'nı ve etrafında süregelen tartışmaları iki cephenin de görüşlerine yer vererek anlatan film, savaş karşıtı propaganda filmlerinin arasında özel bir yere sahip.

IMDb: 8,2

20. The Great Dictator (1940)

Büyük Diktatör, bir yanlışlık sonucu diktatör Adenoid Hynkel ile karıştırılan bir berberin hikayesini anlatıyor. Fakir ama iyi niyetli Yahudi bir berber, bir gün bir karışıklık sonucunda diktatör Adenoid Hynkel ile karıştırılır. Bu büyük karışıklık sonucunda halk karşısında yaptığı konuşma ise herkesin hayatına dair birçok şeyin değişmesine yol açacaktır.

Charlie Chaplin’in her zamanki derin ironisiyle faşizmi ve faşist toplum yapısını sert bir biçimde eleştirdiği The Great Dictator, aynı zamanda büyük ustanın ilk sesli filmi. 

IMDb: 8,4

Bu içerikler de ilginizi çekebilir 👇

Hitler'i Perde Arkasında Yöneten Joseph Goebbels'in Bugün Bile Geçerli Olan Korkunç Propaganda Teknikleri
Tarihimize Damga Vuran Siyasi Partilerin ve Milli Mücadele Döneminin Muhtemelen Daha Önce Görmediğiniz Propaganda Afişleri
Herkesin Mutlaka İzlemesi Gereken Birbirinden Etkileyici 18 Politik Film

Popüler İçerikler

Okullardaki Yılbaşı Kutlamalarına Gelen Yasağa Mustafa Sandal'dan "Onlara İnat 'Duble' Kutlayacağız!" Tepkisi
Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
Kadınlarla Kafayı Bozan Sözde Hoca Bu Kez de "Karını Bize de Evde Oynat" Sözleriyle Tepki Çekti