Bize sürekli olarak çok tehlikeli olarak lanse edilen hayvanların aslında sanıldığı kadar tehlikeli olmadığını biliyor muydunuz? 'Onlar değilse hangileri?' diye düşünüyorsanız, biz sizin için en zehirlisinden tutun, en agresifine kadar dünyanın en tehlikeli hayvanlarını sizin için derledik! 👇
Örneğin köpek balıkları dişleri nedeniyle oldukça tehlikeli görünüyor değil mi? Dahası, filmlerde ve dizilerde sürekli ne kadar tehlikeli olduklarından bahsediliyor. 'Jaws' filmleri bunun bir örneğidir. Köpek balıklarına dair bu olumsuz tanıtımlara rağmen, köpek balıklarının bir insanla karşılaştıklarında onu öldürmesi aslında pek olası değildir.
Bazı yıllarda bu sayı daha da az. Köpek balığı tarafından ısırılma sayısı ise daha yüksek ancak bu yine de köpek balıkları diğer birçok hayvandan çok daha az tehlikeli.
Peki köpek balıkları da değilse nedir bu tehlikeli hayvanlar ve onları tehlikeli yapan nedir? Bir sürü şey var. Bazıları son derece zehirli, hastalık yayıcı ve bölglerini korumaya odaklıdır. Bazıları ise sadece saldırgandır. Bu kategorilerin her birinde hangi hayvanın en kötüsu olduğuna gelin bakalım.
Koni salyangozu ve en zehirli akreplerden biri olan Sarı akrepi karşılaştırdığımızda, aynı avı öldürmek için koni salyangozu bir akrebin yalnızca onda biri kadar zehire ihtiyaç duyuyor.
Yani bir insanın bu salyangozlara rastlaması pek mümkün değildir. Ancak, bu küçük salyangozlar sebebiyle gerçekleşen kayda geçmiş yaklaşık 30 dalgıç ölümü olduğu biliniyor. Aslında, koni salyangozları tarafından sokulan kişilerin yüzde 65'i, hastaneye zamanında gitmediği takdirde ölür. Şu anda, bu tür sokulmaların herhangi bir tedavisi bulunmuyor ve zehir vücudundan atılana ya da etkisi geçene kadar dayanmaları gerekmektedir.
Avlanmaya hazır olduklarında ise morfinden 10 bin kat daha güçlü olduğu söylenen bir doz ağrı kesici benzeri zehir salgılayan zıpkın benzeri bir diş kullanarak avlarını sokarlar. Bu koşullar altında dalgıçların yüzeye geri dönememesi çok normal değil mi?
Yine de kutu denizanası da en zehirli hayvan olarak anılmayı haketmiyor değil çünkü her yıl coğrafya koni salyangozundan çok daha fazla insanı öldürüyor. Her yıl dünya çapında düzinelerce, bazen 100'den fazla insan, kutu denizanasının dokunaçları sayesinde ölüyor. Neyse ki, bu zehirin bir panzehiri bulunuyor ancak hayatta kalanlarda genellikle yara izleri kalıyor ne yazık ki.
Sivrisinekler, bazı yırtıcıların yaptığı gibi etinizle ziyafet çekmeye çalışmayabilir, ama yine de onlar da dünyanın en tehlikeli hayvanlarından biri. Bunun nedeni, ensefalit, sarı humma, dang humması, sıtma, Batı Nil virüsü, Zika virüsü ve diğerleri gibi hastalıklar da dahil olmak üzere insanlara ultra ölümcül hastalıklar bulaştırmalarıdır. Bu hastalıklar nedeniyle her yıl 725.000'den fazla insan ölüyor ve 700 milyon kişi de hastalanıyor.
Vektörler enfekte bir kişi veya hayvanla beslendiklerinde tehlikeli mikroorganizmaları yutan canlı organizmalardır. Daha sonra mikroorganizmaları bir sonraki yemek kaynağına iletirler ve bunu tekrar tekrar yapmaya devam ederler. Ne yazık ki, Dünya Sağlık Örgütü sivrisineklerin neden olduğu ölümlerin çoğunun alınan önlemlerle engelleneceğini ancak genellikle çeşitli kültürel ve sosyoekonomik faktörler tarafından mümkün olmadığını söylüyor. Sivrisineklerin bulaştırdığı bir hastalıktan ölmeyen bir kişi bile, geri kalan hayatı boyunca büyük sağlık problemlerine ve sakatlıklara maruz kalabiliyor.
Su aygırları sularına girilmesinden hiç ama hiç hoşlanmazlar. Bu Afrika hayvanları o kıtadaki en ölümcül memeli unvanını yıllarca ellerinde tuttular ve bölgelerini diğer hayvanlardan veya insanlardan korumaktan da çekinmiyorlar. Hatta o derece savunucular ki, istemedikleri için tekneleri bile ters çevirebilirler.
Daha da şaşırtıcı olanı, bunu yapmak için 61 santimetre uzunluğundaki dişlerini bile kullanmıyorlar! Ağırlıkları 4 bin 500 kiloya kadar çıkabilen su aygırları, bu ağırlığın altındaki her canlıyı ezip geçebilecek güçtedir.
Su aygırlarının agresif olduğundan bahsetmiştik ancak timsahlar onların yanında hiçbir şey! İster tuzlu su, ister Nil ya da başka bir su olsun, timsahlar dünyanın en saldırgan hayvanı unvanını ellerinde tutuyor. Özellikle, tuzlu su timsahlarının bir insanın peşinden gitmesi için kışkırtılmasına bile gerek yoktur. Bu uzunlukları 7 metreye kadar ulaşabilen huysuz yırtıcılar, gözlerini diktikleri her şeyi yakalamakta özgür olduklarına inanırlar ve eğer bir insan kendi bölgesine yaklaştıysa, işi bitmiş demektir. Tuzlu su timsahları dünya üzerindeki en güçlü ağıza sahiptir ve her sene birkaç düzine insan da bu vahşi hayvanların saldırılarına maruz kalıyor.
2019'da araştırmacılar, 1949 ile 2016 yılları arasında Güney Afrika'daki insanlara yönelik 67 yıllık timsah saldırılarını analiz etti ve 214 doğrulanmış saldırıya ulaştı. Çoğu nehirde gerçekleşen saldırıların hiçbirinde herhangi bir kışkırtma bulunmuyordu kurbanların çoğu da ne yazık ki genç erkek çocuklarıydı.
Her yıl 100 milyondan fazla köpekbalığı insan tarafından avlanmaktadır. İnsan kadar diğer canlılara zarar veren başka bir varlık belki yoktur ama insandan fazla "insan ölümüne" neden olan canlı sivrisinektir.