Sırlarla Dolu Bir Evlilik! Mustafa Kemal Paşa ile Latife Hanım'ın Birlikteliği Nasıl Başladı? Neden Bitti?

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, yaşamı boyunca bir defa evlendi. 29 Ocak 1923 ile 5 Ağustos 1925 tarihleri arasında yaklaşık 1000 gün İzmir'in tanınmış ailelerinden Uşakkizadelerin kızı Latife Hanım ile evli kaldı. 

Bu evliliğin ardından her iki isim de mahremiyetlerini koruyarak evlilikleri hakkında ayrıntılı bilgiler vermediler.

Atatürk'ün evlilik sürecini bu içeriğimizde sizler için derledik.

Uşaklıgil Sülalesinden Latife Hanım, 1898 yılında İzmir'de doğdu. Amerikan Koleji ve Sorbonne Üniversitesi'nde eğitim alan Latife Hanım, dönemin koşullarında muazzam bir tahsile sahipti.

Londra'da dil eğitimi alırken, Ulusal Kurtuluş Savaşı'nın kazanılması sürecinde İzmir'e döndü. 

9 Eylül 1922'de, Türk ordusunun İzmir'e girişi sonrası büyük bir coşku yaşanıyordu. Latife Hanım da memleketinin işgalden kurtarılmasını tüm İzmirliler gibi büyük bir sevinç ve coşkuyla kutladı.

O günlerde Mustafa Kemal Paşa, İzmir'de güvenli bir karargah arayışına girdi.

Gazi Mustafa Kemal Paşa'yı Göztepe'deki Uşakîzâde Ailesi'nin köşküne götürdüler. Burada Latife Hanım ile tanıştı.

Latife Hanım, Mustafa Kemal Paşa ve beraberindeki heyeti, ailesinin köşkünde büyük bir ilgi ve konukseverlikle ağırladı. Bu sırada İngilizler ile Mudanya Görüşmeleri'ni sürdüren Paşa; Latife Hanım'ın köşkünü karargah olarak kullandı. 

16 gün süren ve 30 Eylül 1922 tarihinde sona eren bu misafirlikte Mustafa Kemal Paşa, geleceğin aydın ve tahsilli Türk Kadını profilini Latife Hanım'da gördü.

17 Aralık 1922 tarihinde, Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın annesi Zübeyde Hanım, sağlık sorunları nedeniyle ve Latife Hanım'ı da görmek arzusuyla İzmir'e gitti.

Burada Atatürk'ün annesine büyük bir saygıyla davranan ve her ihtiyacını karşılayan Latife Hanım, köşkü Zübeyde Hanım'a tahsis etti.

Buna karşın Zübeyde Hanım'ın, Salih Bozok'a 'Latife iyi kız, Allah razı olsun gözümün içine bakıyor. Ancak o Mustafa Kemal Paşa'yı seviyor. Benim Mustafa'mı değil' dediği ifade edilir. 

Salih Bozok ise Mustafa Kemal Paşa'nın evhamlanmaması için kendisine bu bilgiyi vermediği vurgulanır.

Zübeyde Hanım'ın vefatı sonrası Atatürk, 29 Ocak 1923 tarihinde Uşakkizade Köşkü'nde Latife Hanım ile evlendi.

Nikâh bazı yönlerden dönemin âdetlerine uymuyordu. Yaygın uygulamada kadınlar dinî nikâhta yer almazken, Latife Hanım ise dinî nikâhta hazır bulundu. 

Mareşal Fevzi Çakmak ve Kâzım Karabekir Paşa, Mustafa Kemal Paşa'nın; Mustafa Abdülhâlik Renda ile Salih Bozok ise Latîfe Hanım'ın nikâh şâhidi oldu.

Latife Hanım şimdi, daha önce hiç görmediği Anadolu'nun kalbindeki yeni başkentte, Ankara'nın Hanımefendisi olmuştu.

Ancak bu evlilik kısa bir zaman sonra krizler yaşamaya başladı. Tüm yaşamı Avrupa'da ve İzmir'de geçmiş olan Latife Hanım, Paşa'nın yoğun çalışmalarından dolayı kendini yalnız hissediyordu.

Buna karşın pek çok yurt gezisinde eşinin yanında yer aldı Latife Hanım. Dönemin alışkanlıklarının dışına çıkarak, sosyal yaşamda eşiyle birlikte halkın arasında girdi. Pek çok toplantı ve kongreye delege sıfatıyla katıldı. 

İkilinin evlilik yaşamı ise beklenen mutluluk ve huzura ulaşamadı. Mustafa Kemal Paşa'nın geç saatlere kadar çalışmasına ve devlet yönetimine ilişkin hararetli konuşmalar içine girmesine Latife Hanım itiraz ediyordu.

Mustafa Kemal Paşa ise alışkın olduğu düzeni ve yaşam tarzına yönelik müdahalelerden rahatsız oluyordu.

Bununla birlikte, Paşa'nın küçük yaşlarından beri tanıdığı Fikriye Hanım'a yönelik Latife Hanım'ın tavır içine girmesi ve Fikriye Hanım'ı köşke kabul etmemesi sorunları daha da büyüttü. 

Bir akşam, Mustafa Kemal Paşa'nın geç saatte askerlerle sohbet etmesine müdahale eden Latife Hanım'ın bu tepkisi evliliğin de sonu oldu.

5 Ağustos 1925 tarihinde biten evlilik sonrası Latife Hanım İzmir'e geri döndü. Ölümüne kadar iki yıl yurt dışında ve 48 yıl zaman zaman İzmir’de, zaman zaman da İstanbul’da yaşadı. Yaşamı boyunca evliliği ve eşi hakkında konuşmayı da, yazmayı da kesinlikle kabul etmedi; ikinci kuşak yakınlarına da aynı yönde vasiyette bulundu.

1975 yılında vefa eden Latife Hanım'ın bazı mektupları ve anıları, Türk Tarih Kurumu tarafından saklanmaktadır. Çok sayıda spekülatif habere ve iddiaya yol açan bu gizli mektupların içeriğine ilişkin kesin bir bilgi ise mevut değil.

Günümüzde Mustafa Kemal Paşa ve Latife Hanım'ın evliliğine ilişkin çok sayıda kitap yazılmış olsa da her iki ismin de evliliğin mahremiyetini korumak konusunda çok hassas ve saygılı olmaları yakın çevrelerini de bu konuda hep sessizliğe yöneltti.

İlgini çekebilir...

Latife Hanım'ın, Kendisi İle Röportaj Yapmak İsteyen Mete Akyol'u Azarlayıp Kovduğunu Biliyor muydunuz?

İlgini çekebilir...

Atatürk'ün Salih Bozok'a Yazdığı İddia Edilen ve Latife Hanım'a Sitem Dolu Sözler İçeren Mektup Gerçek mi?

İlgini çekebilir...

Savaşların Zedeleyemediği Zarafet: Mustafa Kemal Paşa'nın Latife Hanım'a Evlenme Teklifi

Popüler İçerikler

Meteoroloji 49 Kente Fırtına Uyarısı Verince Hava Forum 58 Kilo ve Altında Olanları Tiye Aldı
Mauro Icardi'den Olay Wanda Nara Paylaşımı: ''Evimde 2 Saat Boyunca Beni Taciz Etti''
A Millî Takım'ın UEFA Uluslar Ligi'ndeki Play-Off Turu Rakibi Belli Oldu: Macaristan
YORUMLAR
31.01.2024

İki dominant karakter, iki dediğim dedik insan, yeni bir düzene geçmekte olan hayat ve sosyal çevre. Atatürk de olsan eş olmak zormuş. Latife hanım bitmek bilmeyen davetlerden, gezilerden bunalmış. O zaman normal bir devlet memuruyla evlenecekti, onu taşımak kolay değildi. Hele ki kendine herkesten yakın gördüğü, çucuk diye hitap ettiği sevgili askerlerinin yanında üst perdeden trip atması Ata’yı defalarca gücendirdi ve tek kalemde bitti. Onurlu kadınmış, sonrasında hiç çamurlaşmadan, saygıyı yitirmeden sessiz sedasız yıllar geçirdi olanca ketumluğuyla. Hüzünlü.

31.01.2024

Yanlış bilgi kardeşim..Onurlu kadın değildi. Aksine şirret, çirkef, iftiracı bir kadındı. Hatta öyle ki Yaveri Bozok, ve bazı koruma subayları bizzat hatıratlarında, Atatürk'ün askerlerle güreş yaptığı için onun eşcinsel olduğunu ima edecek söylemelerde bulunduğunu yazar. Yine Atatürk'ün yakın dostu Kılıç Ali'nin oğlu rahmetli Altermur Kılıktan bizzat ben de dinlemiştim Latifenin saygısızlıklarını..

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ