Şirketlerde İnsan Kaynakları Departmanının Karşılaştıkları 10 Absürt Durum

Şirketlerin insan kaynakları departmanları neler nelerle karşılaşıyor... Gelin birlikte insan kaynakları için oldukça normal gibi görünen ama baya absürt olan durumları derledik!

1. CV'ye upper İngilizce yazıp hiç konuşamayan adaylar.

CV’sinde “Upper Intermediate” yazan bir adayın, mülakat sırasında hiç İngilizce konuşamaması ve basit cümleleri bile anlamakta zorlanması sık karşılaşılan durumlardan biri. CV'ye tüm bilgileri doğru yazmak en iyisi!

2. Başvurduğu pozisyondan hiç haberi olmayanlar.

Başvurduğu pozisyonun ne olduğunu bilmeyen ve görüşmeye katılan kişiler var bir de... İnsan kaynakları pozisyonu yeniden anlatır.  Hatta pozisyonla alakalı hiçbir bilgi sahibi olmayan adaylara olayı baştan anlatmak kaçınılmazdır.

3. İK departmanının her işe baktığını sanmak.

İnsan kaynakları departmanına girer girmez “Bilgisayarım bozuldu, bir bakar mısınız?” diyen çalışanlar her yerde vardır. Aslında bu departmanı çok ama çok yanlış tanıyoruz. Onlar bilgisayara, maaş ödemelerine dahil olmuyor.

4. İş görüşmesinde eski patronunu kötülemek.

Her ne kadar önceki işinizden kötü ayrılırsanız ayrılın, yeni bir işe başlarken birilerini kötülemek pek de iyi sonuçlar doğurmaz. Aynı zamanda iş görüşmesinde ilk izlenimin oldukça önemli olduğunu da unutmamak gerekiyor.

5. "CV'ye yazdım ama bilmiyorum" diyenler.

CV’de yabancı dil olarak “Fransızca” yazan ancak, mülakat sırasında temel kelimeleri bile telaffuz edemeyen adaylar da vardır. Bazen CV'de kimse sormaz diye yazılsa da illa onun doğruluğu ortaya çıkar.

6. İş alanıyla ilgili bir terim sorulduğunda adayın hiç haberinin olmaması.

Örneğin, sosyal medya uzmanlığı pozisyonuna başvuran birinin sosyal medya tool'larından haberi olmaması... Bu ve bunun gibi pozisyonun gerektirdiği araçları ve alanları bilmemek de tatsız bir durum.

7. İK'nın rutin işler yapmak zorunda kalması.

Muhasebe, satın alma, hatta çay ocağında malzeme eksikliği gibi konular bile İK'ya gider... Çünkü insan kaynakları her zaman bu işleri bilen bir uzman gibi görünür.

8. Online görüşmeyi unutmak.

Özellikle pandemi döneminden sonra ilk görüşmeler genellikle online şekilde gerçekleşiyor. Adaylar zaman zaman mail kutularını kontrol etmedikleri için görüşmeleri unutabiliyor. Pek de hoş bir izlenim değil...

9. İşe başlayalı 3 ay olmadan terfi soranlar.

İşe daha yeni giren birinin 2-3 ay geçmeden terfi beklemesi de oldukça garip durumlardan biri. Önce iş ortamına alışıp sonrasında da performansı gösterip en azından belirli bir süre geçtikten sonra terfi almak daha olası bir durum.

10. İş arkadaşlarını komik sebeplerden İK'ya şikayet etmek.

'Çalışırken sakız çiğniyor, konsantrasyonum bozuluyor' gibi aslında farklı ve komik şikayetler ile insan kaynakları departmanına başvurması da oldukça ilginç olanlar arasında...

Popüler İçerikler

Ali Koç, Fenerbahçe Tesislerinde Sıkıyönetim İlan Etti
İstanbul Boğazı'nın En Pahalı Yalısında Fiyat Güncellemesi: Değeri Tam 120 Milyon Euro
Tolunay Kafkas, "El Sıkmama" Olayına Müdahil Oldu: Hedefinde Volkan Demirel Var
YORUMLAR

Bi skime yaramayan, istisnasız her çalışanın nefret ettiği departman ik. Kendilerini nimetten sayıp böyle bir içerik açıyorlar bir de.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ