Şirketler Hazırlansa İyi Olur: Beyaz Yakalı İstanbul'dan Gitmek İçin "Uzaktan Çalışma" İlanlarında İş Arıyor

Türkiye'de yaşanan deprem felaketiyle gözler yıllardır uzmanların dikkat çektiği Marmara'ya dönerken, özellikle İstanbul'da iş dünyasında bir dönüşüm yaşanması yolunda çalışan kesimden taleplerin arttığı görülüyor. Pandemiyle tanıştığımız uzaktan ya da evden çalışma düzeninde, pandemi bitimiyle birçok şirkette bu yeni iş şekli tam olmasa da geçerliliğini sürdürüyor. Beyaz yakalı kesimin ulaşabildiği bu iş düzeni, İstanbul'da yaşama zorunluluğunu bitirebilir mi?

Pandemiyle dünyanın tanıştığı uzaktan çalışma sistemi içerdiği avantajlar nedeniyle farklı şekillerde denemelere yol açıyor.

Yeni iş şekillerinde, son dönemde 'haftada 4 gün çalışma' deneyleri dünyada birçok ülkede sürerken, İngiltere'de yapılan bir denemede, kâr amacı gütmeyen '4 Day Week Global' adlı bir kuruluş, geçen yıl Haziran ayında başlattığı ve 6 aydır 61 şirket ve 3 binin üzerinde çalışanla sürdürdüğü çalışmasını sonuçlandırdı. 

Pilot uygulama raporunda, çalışan mutluluğu açısından haftada 4 gün çalışmanın 'kapsamlı faydaları' olduğu tespit edilerek, 56 şirketin kalıcı olarak bu sisteme geçtiği belirtildi.

Türkiye'de de pandemi sürecinde uygulanan kısa çalışma ve işsizlik ödenekleri yeniden OHAL kapsamında deprem bölgesinde yürürlüğe girdi.

'OHAL kapsamında çalışma ve sosyal güvenlik alanına ilişkin alınan tedbirlere dair kararname' Resmi Gazete'de yayımlanırken, depremden etkilenen illerdeki işyerlerin ağır ya da orta hasarlı olduğunu belgelemesi halinde tespit beklenmeksizin kısa çalışma ödeneği alacağı belirtildi. 

OHAL bölgelerinde, pandemi dönemindeki gibi 'Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymamak' ile 'işyerinin kapanması' halleri dışında işten çıkarma yapması yasaklanırken, kısa çalışma veya işsizlik ödeneğinden yararlanamayan ancak işsiz kalan vatandaşlar için de OHAL süresi dahilinde İşsizlik Sigortası Fonu günlük 133,44 TL destek ödemesi yapacak.

Tüm bu gelişmelere yaşanırken, bir yandan da yaşanan felaketin travmasını atmaya çalışan ülkede ekonominin can damarlarının geçtiği Marmara Bölgesi için uyarılar yapılıyor.

İstanbul'da artan ekonomik sorunların başında geçim geliyor. 

Barınma sorununun büyüdüğü şehirde kira ortalaması 12 bin 648 TL olurken, son 2 yıldaki artış oranı yüzde 400'ün üzerinde. Bir de şimdi buna 'sağlam konut' ayrımı eklendi.

İTO İstanbul Ücretliler Geçinme endeksinde son 10 yılda değişim yüzde 389,09, son 3 yılda değişim de yüzde 162,26 oranında görülüyor. Gelirini aynı oranda artıramayan bir beyaz yakalı kesim de bulunuyor.

Böylelikle pandemi sonrası özellikle 'hibrit' (ev/ofis dönüşümlü) sistemde çalışan şirketler başta olmak üzere pandemide evden çalışabilen ancak şimdide ofisten çalışmaya devam eden şirketlerin çalışanları bu konuda bir isyan bayrağı açmış görünüyor. Haftalardır evlerinin durumunu merak ederken uyuyamayan bir kesim hem sağlam olduğu kesin olan evlerin maddi yükünü karşılayamıyor hem şehirde kendini güvende hissetmiyor hem de İstanbul'un bu yükü taşımasına artık gerek duyulmuyor.

Veriye dayanmayan birçok iddia bulunurken, bu tarz gündemlerin bir yandan da çevre illerde fiyat artışlarını tetiklediği gerçeği gözden kaçmıyor.

twitter.com

Deprem açısından da uzmanların dikkat çektiği illerden Kırklareli'nde Aralık 2022'den Ocak 2023'e kiralardaki artış yüzde 16, görece depremde güvenli olduğu belirtilen Ankara ve Konya'da aynı dönemde kira artışı yüzde 5-6 bandında görülüyor. Ancak şubat ayında artışın yüksek olduğu biliniyor.

Eylül ayında Toyota Türkiye CEO'su Ali Haydar Bozkurt, bu konuda sosyal medya hesabından bir proje sunmuştu.

İstanbul'dan Kaçacak Kaç Kişiyiz? Uzaktan Çalışma Modeli Şehri Rahatlatırken Çalışanların Refahı Yükselir mi?

Deprem uzmanlarından da bu konuda canlı yayınlarda öneriler gelmişti: "Riskli şehirleri daha fazla büyütmeyin!"

Deprem Profesörü Canlı Yayında Gözyaşlarını Tutamadı: Doğanın Son Uyarısı Bu!

Konusunda uzman kişilerin de yer aldığı paylaşımların da sosyal medyada artmaya başladığı görülürken, birçok şirketin uzaktan çalışma modelini başarıyla yürütebildiği pandemide görülmüştü.

Şirketler için de istihdam çeşitliliği sağlayan uzaktan çalışma şekli hem işveren hem de çalışan açısından alanı da genişletebiliyor.

İlgi gören bu paylaşımın da devamında uzaktan çalışma sistemiyle bu sisteme geçmesi mümkün olmayan sektörlerin de eli rahatlıyor.

twitter.com

'Bu, uzaktan çalışmaya uygun olmayan mesleklerdekilerin kaderine terk edileceği anlamına gelmez. Aksine, azalan talep sayesinde, kaliteli yapılara yerleşmenin maliyeti düşeceği gibi, devletin ve belediyelerin üzerindeki altyapı ve yenilenme yükünü de azaltabilir. Yine, olmamasını tüm kalbimizle dilediğimiz, ama bu illerde gerçekleşebilecek bir depremde, afetle mücadele ekiplerinin bölgeye daha kolay intikal etmesine, daha verimli çalışmasına ve sağ kurtulan vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını daha iyi karşılamasına imkan verecektir. Ayrıca, bu öneri, sanayi ve ticareti hiç kaydırmayalım, bunlar deprem tehlikesi olan şehirlerimizde kalsın demek de değildir. Bu olsa olsa büyük resmin içerisindeki küçük bir parçadır; ama diğer adımları kolaylaştıracak hızlı ve etkili bir başlangıç olabilir. Böyle bir plan hayata geçirilmek istense dahi, bazı gerçek veya tüzel kişiler, rant kaybı korkusuyla buna engel olmaya çalışabilir ve başarılı da olabilirler. Ama, bunca acıyı yaşadıktan sonra, denemeye değmez mi?'

Can kayıplarının yanında maalesef ekonomik yüklerinin de hesaplanmaya çalışıldığı deprem felaketinin ardından,

Özellikle konut piyasasında oluşan balonun yanında tehlike sinyallerinin de çalması ve barınmanın gerçek bir sorun haline gelerek,

Enflasyon sarmalında da Türkiye'yi etkilediği konut sektöründe rant kaygısının buna fırsat verip vermeyeceği bilinmez.

Yine de bir yatırım tavsiyesi olarak; Türkiye'nin birçok sektörünün hatta üst başlıkla ekonomisinin ana damarları olan Marmara Bölgesi ve kalbi olan İstanbul'un,

Yükünün alınmasıyla tüm yumurtaları da aynı sepette toplamama fikrini öngörebilmek için mantıkla düşünmek yeterli olabiliyor.

İş fırsatı ve sosyal olanaklar sağlandığı takdirde İstanbul'dan gidebilecek büyük bir kesim olduğu da öngörülebiliyor.

Sizce? Yorumlarda buluşalım...

Bu içerikler de ilginizi çekebilir.

İstanbul'da Hayatın Pahalı Olmasını Arz Talep Dengesine Bağlayan Kullanıcıya Yapılan Yorumlar Düşündürdü
Kahramanmaraş Depreminden Etkilenen Bölgenin Ekonomik Büyüklüğü ve Verileri Dikkat Çekti
Naci Görür İstanbul Depremine Yönelik Bakkal Hesabı Yaptı: Korkutucu Boyutu Gözler Önüne Serdi
İstanbul'da 2000 Öncesi Yapılan Binalar Şehirlerden Fazla: Deprem Ülkesinde Binaların Katları ve Yaşları
Oyuncu, Televizyoncu, Gazeteci İsyan Etti: Uzmanlar Deprem Tehlikesi Dedikçe Kiralar Yükseliyor!

Popüler İçerikler

"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı
Müge Anlı'da Yeni Bir Fenomen Doğdu: Habibe Kendine Has Tarzı ve Tavrıyla Hepimizi Fena Gaza Getirdi!
Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
YORUMLAR
22.02.2023

iç göç ve önü alınamayan fahiş kiralar..

24.02.2023

Bütün ağır sanayi Kuzey Anadolu fay hattına kurulu. Düzce'de başlıyor, kesintisiz şekilde Edirne'ye kadar. Ülkenin vizyonu bu. Köyden kente göçü tetikle, sanayiyi tek bölgeye topla, nüfusu yığ, bölgeyi sorun yumağı haline getir al sana sonuç. Günü kurtarma siyasetinin sonu. Hadi beyaz yakalı gitti. Mavi yakalının suçu ne? Bu amq fabrikaları başka yerlere yapılamıyor muydu? Köyde yaşayan insana da tarım ile hayvancılık ile yaşama hakkı tanınsa olmaz mıydı? Haydi şimdi köyden şehre göç vakti diye milleti gaza getirip küçük Amerika olacağız diye diye ülkenin içinden geçen sağ siyaset kafasının sonucunu yaşıyoruz. Birleri parayı aldı, halka da kafası kaldı.

26.02.2023

Istanbul yerine canakkale tarafina tasinmak daha makul onun icin canakkaleden arsa alip ev yapmanin tam zamani ayrica duzce ve kocaeli sanayilerininde balikesir tarafina kaydirilmasi gerek istanbul artik bitmek uzere kaldiramiyor artik bu kadar insani kanal istanbul yapilsa bile insanlarin fay hatti oldugu icin istanbuldan kacmasi gerek bile bile lades olmanin anlami yok kac canini kurtar

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ