Sinop, liman özelliği nedeniyle Karadeniz’deki en önemli şehirlerden. Kültürel zenginliğini de liman özelliğinden alan Sinop, gezilecek yerlerde de önemli merkezlerden. Sinop’ta çokça gezilecek tarihi yerler ve doğal güzellikler bulunuyor.
Sinop, liman özelliği nedeniyle Karadeniz’deki en önemli şehirlerden. Kültürel zenginliğini de liman özelliğinden alan Sinop, gezilecek yerlerde de önemli merkezlerden. Sinop’ta çokça gezilecek tarihi yerler ve doğal güzellikler bulunuyor.
Sinop, Türkiye’deki önemli liman kentlerinden. Sinop bu sebeple medeniyetlerin uğrak noktası olmuş. Sinop'un gezilecekler yerleri saymakla bitmiyor. Sinop’taki doğal güzellikleri ve tarihi yerleri öğrenmek isteyenler içeriğimize buyurun!
18.yüzyılın sonunda yapılmış olan konak, şimdilerde Sinop Etnografya Müzesi olarak kullanılıyor. Konağın zemin katında Sinop evleri, köy odası ve mutfak sergilenirken, birinci katta bölgede kullanılan takılar ve dokuma tezgahları sergileniyor.
Sinop’taki doğal bir cennet olan Erfelek Tatlıca Şelalesi içinde 28 küçük ve büyük şelale barındırıyor. Birçok yabani hayvanın yaşadığı şelale bölgesi, doğa yürüyüşü için ideal yerlerden.
Türkiye’nin en ucunda bulunan İnceburun Feneri, 1863 yılında yapılmış. Fenerin kulesi 12 metre uzunluğunda ve görkemli bir görünüşe sahip. Hem feneri görmek hem manzarasını görmek için gitmeye değer!
Hamsilos Tabiat Parkı, Karadeniz’in güzel kıyılarından birinde yer alıyor. İnceburunun uzantısında yer alan park, 1987 yılında mesire yeri olarak tescillenmiş. Alanda 6 endemik bitki türü olduğu da biliniyor. Yabani hayatın ve 150 çeşit kuş türünün de barındıran park görülmeye değer.
Köknar ormanlarının içinden akan iki çayın birleşimiyle oluşan Akgöl, yapay bir göl. 1991 yılında adı Akgöl Yaylası olarak değiştirilen yapay göl, ormanlık bir alanda ferahlamak ya da güzel bir piknik yapmak isteyenlerin adresi.
Tarihi Sinop Kapalı Cezaevi, Anadolu’nun Alkatrazı olarak isimlendirilmiş. Sinop Kalesi’nde bulunan cezaevi çok ünlü ismi ağırlamış ve şarkılara da konu olmuş. Burada yatanların içinde, Sabahattin Ali, Refik Halit Karay, Mustafa Suphi, Ahmet Bedevi Kuran, Zekeriya Sertel ve birçok önemli isim yer alıyor.
Pervane Medresesi, Selçuklu Veziri Muinüddin Süleyman Pervane tarafından yapılmış. İkinci kere şehir alındığı için yapılan bu medrese, dikdörtgen planlı şekilde inşa edilmiş. Avlusunun içinde şadırvan da bulunan medrese, tarihi güzelliğiyle gezilmesi gerekenlerden.
İçindeki damlataşları ile gezilmesi gereken doğal güzelliklerden İnaltı Mağarası, 658 metre uzunluğunda. Gizemli bir görünümü olan mağara, sizleri büyüleyecek!
Ünlü filozof Diyojen, Sinop doğumlu. Bu sebeple de Sinoplu Diyojen olarak biliniyor. Mutluluğu basitlikte bulan Diyojen’den ders almak için Sinop’a gelip heykeli görmek lazım.
MÖ 8.yy’da yapıldığı düşünülen kale, Selçuklu zamanında onarılmış ve güçlendirmek için iç kale yapılmış. Kuzey surları 1800 metre, güney surları 400 metre, doğu surları 500 metre iken batı surları ise 273 metre. Surların yüksekliği ise 30 metre.
Geç Roma döneminden Osmanlı dönemine kadar kullanılan kale, Osmanlı kalesi özelliği gösteriyor. Sarp kayalık bir tepenin üstünde bulunan Boyabat Kalesi, Sinop’un en güzel yerlerinden.
Tersaneyi ve limandaki gemileri korumak için yapılan Paşa Tabyaları, yarım ay şeklinde. Üst tarafında 11 top yuvası bulunurken alt bölümde cephanelik ve mahzen bulunuyor.
Kent merkezinde yer alan bu camiyi, Selçukluların Sinop’u fethettikten sonra yaptığı düşünülüyor. Caminin 3 tane büyük, 2 adet de küçük kubbesi bulunuyor.
Yakın zamanda keşfedilen Bazalt Kayalıkları, 30-40 metre yüksekliğinde ve 4-5-6 köşeli sütunların oluşturduğu kayalıklardan meydana gelmiş. Kayalıklar, arı peteğine benzeyen görünümüyle dikkat çekiyor.
Hamam, gymanasium ve palestra birleşiminden oluşan yapı, geç Roma dönemine ait. Bu yapıdan günümüze gelen sadece 3 büyük salon olmuş. Osmanlı döneminde, bazı bölümleri Ortodoks manastırına dönüştürülmüş.
Ağcaçal Mağarasının sütunlarının milyonlarca yılda oluştuğu düşünülüyor. Mağaranın içinde kireç taşı erimesi sonucu oluşan figürler de bulunuyor. Değişik görüntüsüyle ilgi çeken mağara, ziyaretçilerini bekliyor.
önceden bu tarz içerikler "isviçrede görülmesi gereken 10 yer, avrupada gidilmesi gereken 15 yer, maldivlerin cennet olduğunun 10 kanıtı" şeklinde yapılırdı. şimdi kütahyada görülmesi gereken 10 yer, sinopta 15, arabada 5 şeklinde yapılıyor. ekonomi bizi ne hale getirdi.