Bununla da kalmadı, ABD'de en çok izlenen Türk filmi olmayı da başardı!
'Kedi'de birbirinden farklı özelliklere sahip 7 kedinin karakterlerini, insanlarla olan ilişkilerini görüyoruz.
Buradan hareketle de Türk insanının kediler ile olan ilişkisini ve bazı yapısal özelliklerini gözlemleme şansı buluyoruz.
Tabii bir yandan yaşanan değişimlerin, kentsel dönüşümlerin, sokak kedilerine daha az yaşam alanı bıraktığına da tanık oluyoruz. Biz insanların yaşamı, kedilerin -ve hiç şüphesiz diğer canlıların- yaşam alanlarını daraltıyor maalesef.
Böylece filmin tam kararında bittiğini söyleyebiliriz. Belki biraz daha uzasa tekrara düşmeye başlayabilirdi.
Ayrıca yönetmen Ceyda Torun gerçek bir kedi ve İstanbul aşığıymış, mutlaka bunun da büyük etkisi vardır.
Fakat bazı sahnelerde dikkatimi çeken bir 'netlik' sorunu vardı. Bunlar teknik açıdan 'hata' mı yoksa 'bilinçli tercihler' miydi? Bu sorunun yanıtını veremiyorum doğrusu...
Eleştirilerde ayrıca, 'Kedi'nin, kedi belgesellerinin 'Yurttaş Kane’' olduğu dile getirildi.
Doğruyu söylemek gerekirse, Türkiye’den böyle bir film çıkmış olması izleyicileri şaşırtmış.
Kısacası, başta ABD olmak üzere sokaklarında kedilerin dolaşmadığı ülkelerde, İstanbulluların kedilerle kurduğu bu sıcak ve samimi ilişki gönülleri fethetti!
Ben de kişisel olarak 'Kedi'den hayli memnun kaldığımı söyleyebilirim. Yukarıda da değindiğim gibi sinematografik açıdan son derece başarılı bir belgesel/film ve gündemi meşgul eden onca can sıkıcı olayın arasında umutlarınızın tazelenmesi adına bire bir...
'Kedi'nin IMDb sayfasına buradan, İnternet sayfasına ise buradan ulaşabilirsiniz. İyi seyirler! 🎥
Recep İcedik gibi filmlere para harcanacağına böyle kaliteli belgesel ve filmlere para harcasınlar.
akp'nin mahvettiği ülkemiz imajını kedi düzeltiyor, nusret düzeltiyor, nbc düzeltiyor
ABD bizden daha iyi sahip çıkmış Ankara ve İstanbul'da çok az salonda gösterime girmesine rağmen sinemacılar sahip çıkmasa da izleyici sahip çıkmış keşke daha fazla yerde gösterime girseydi.