Anoreksiya nervozanın klinik görünümüne baktığımızda, belirgin kilo kaybıyla birlikte kilo almayla ilgili yoğun bir kaygı mevcuttur. Hasta kilosunun çok fazla olduğuyla ilgili değiştirilmesi güç bir inanca sahiptir. Anoreksik hasta, kilo kaybı zaman içerisinde yaşamı tehdit edecek boyutlara ulaşsa dahi kilo alma korkusu nedeniyle tedaviye uyum göstermez, tedavi sürecinde ise kendilerini zayıf bulduklarını, kilo almak istediklerini ancak yemek yeme ile birlikte duydukları bulantı ve huzursuzluk hissi nedeniyle yemek yiyemediklerini belirtirler. Anoreksiya nervozalı olgular düşük kalorili yiyeceklere yönelme, yemek esnasında yiyecekleri çok küçük parçalara ayırma, yediği besinlerin kalorisini hesaplama, başkalarıyla yemek yemekten kaçınma, yiyeceklerinden saklayarak kurtulma gibi gıda ile ilgili aşırı uğraşılar içindedirler. Hastaların yaklaşık yarısı gıda alımını aşırı derecede azaltarak bisiklete binme, yürüme, koşma gibi yoğun egzersiz uygulamaları ile kilolarını kontrol altında tutmaya çalışmaktadırlar. Tıkanırcasına yeme/ çıkartma tipinde olan hastaların ise kısa bir sürede, normal kişinin alabileceği miktarın çok üzerinde olan yeme nöbetleri vardır. Çıkartma ise kendi kendini kusturma, müshil kullanma ve kusturucu ilaçların kullanımıyla gerçekleştirilmektedir.
Anoreksiya nervoza hastalarında depresyon, anksiyete, obsesif belirtiler, mükemmeliyetçilik, arkadaş tarafından onaylanma ve kabul görme, çevre tarafından beğenilme arzusu sık görülmektedir. Bu bireyler genellikle kaygılı bağlanma stiline sahip olup ilişkilerinde oldukça takıntılı olduklarından yaşadıkları herhangi bir kilo artışında ya da beden memnuniyetsizliğinde karşı tarafı memnun edememe kaygısı yaşarlar ve bu durum kendileri ile ilgili olumsuz düşüncelerini ve kendilerine olan özgüvenlerini daha da sarsar. Anoreksik hastalarda psikososyal cinsel gelişim gecikmiştir. Amenore (adet görememe) genellikle eşlik etmektedir, beslenme düzene girdikten sonra bir süre daha devam eder. Anoreksiya nervozada birçok fiziksel ve metabolik değişiklik olmakla birlikte bunlar açlık ve çıkarma davranışlarına bağlı olup genellikle geri dönüşümlü olarak ortaya çıkmaktadır. Tıbbi komplikasyon riski nedeniyle her hasta için ayrıntılı tıbbi inceleme yapılması gerekmektedir.