Suyun hayati olduğunu, hem dünyada hem de vücudumuzda çok büyük bir yer kapladığını okulda, şurada burada tekrarlar dururuz. Aslında bir su damlası bile tüm evrene yetecek 'karmaşıklığa' sahip.
Gelin, anlatalım.
Suyun hayati olduğunu, hem dünyada hem de vücudumuzda çok büyük bir yer kapladığını okulda, şurada burada tekrarlar dururuz. Aslında bir su damlası bile tüm evrene yetecek 'karmaşıklığa' sahip.
Gelin, anlatalım.
Dünya'da var olduktan sonra canlı cansız tüm varlıklar arasında bir döngü halinde gezinir durur su molekülleri. Bazen bir kayada, ardından havada, bir hayvanda ya da insanda var olur. Ama hep 'var' olur. Yani içtiğimiz bir damla suyun bize ulaşırken yaşadığı serüven binlerce yılı ve milyonlarca kilometreyi barındırıyor olabilir.
Bu fikir, vücudumuzda dolaşımda olan suyun belki de vaktiyle bir dinozorun vücudunda gezmiş olabileceği fikriydi ve bu fikir tam anlamıyla gerçeklikti!
Her an ulaşabildiğimiz ve her zaman kullandığımız suyun Dünya-dışı olduğu fikri biraz rahatsız edici olabilir ama bir düşünün, okyanuslar Dünya ortaya çıktıktan birkaç milyon yıl sonra alışıldık biçimlerine kavuştu. Zira asteroidler ve diğer gök cisimleri sonucunda suya kavuşmuştuk, yani su gerçek anlamda bir uzaylıydı.
Suyu oluşturan hidrojen ve oksijen moleküllerinin birleşimi sonucunda Dünya'nın atmosferik yapısı da dikkate alındığında suyun sadece gaz olarak var olabilmesi gerekiyordu. Bu istisnailik bir yana, suyun donduktan sonraki halinin önceki haline göre daha büyük olması da kurallara aykırı olmasına yol açıyordu.
Bu durum belki insanlık için direkt sonuçlar doğurmadı fakat sualtı canlı çeşitliliği, Buz Devri'nde bile yaşam koşullarını sağladığı için suyun bu karmaşık yapısına çok şey borçlu.
Sebebini sormayın, kimse bilmiyor.
Bir cama düşen yağmur tanelerinin birleştiğini görürüz, bu birleşim bazen camın aşağısındaki damlanın yukarıdakine doğru bağlanmasıyla nasıl gerçekleşir? Tıpkı oksijen ve besin maddelerinin vücudumuzda ihtiyaç olan noktalara ulaşabilmesi gibi su molekülleri de oksijen vasıtasıyla bu yetenekleri kazanır.
Coğrafya derslerinde sık sık 'Türkiye 3 tarafı denizlerle çevrili bir ülkedir' bilgisini duyarız, peki 'Evren 4 tarafı denizlerle çevrili bir dev yapıdır' bilgisini duymaya hazır mıyız?
Nasıl yani? Açıklayalım.
Ay'da, Mars, Pluton ve diğer bazı gezegenlerde su olduğunu şimdiden biliyoruz. Henüz deneyleri gerçekleştirememiş olsak da Güneş sisteminde var olan tüm objelerde su molekülü olduğu tezi kabul edilmiş durumda. Ayrıca belirtmemize gerek var mı biliyoruz, suyun olduğu yerde yaşam ihtimali de var.
Renksiz ve tatsız görünen bu yaşam kaynağının Dünya'nın kurallarını nasıl değiştirdiğini düşünerek bir yudum daha...
Azıcık araştırıp öyle içerik oluştursaydınız keşke. Tamam suyun istisnai birçok özelliği vardır ama dediğiniz gibi sıcak suyun soğuk soğuk sudan daha hızlı soğumasının sebebi bilinmiyor gibi bir durum yok. Mpemba etkisini ve sebeplerinin ne olabileceğini araştırınız. Suyun yer çekimine karşı hareket edebilmesinin sebebi adezyon, kohezyon ya da yüzey gerilimiyle ilgili bir aşinalığı olan herkesin tahmin edebileceği bir şey. Ayrıca su soğurken 4 dereceye kadar yoğunluğu artar sonra tekrar düşmeye başlar. Aslında bu da çözülememiş bir sey değil. Keşke bir şeyler yazarken en azından önce google amcamıza bir danışsak. Su için, su iyidir. Gizem arıyorsanız kuantum fiziği size kafi olacaktır.
güneş sisteminde bulunan tüm objelerde olduğu tezini geçin kayalık gezegenler ve uydularda bulunuyor, bir ihtimal gaz devlerin içerisinde de bulunabilir ama güneşte su bulunmadığı kesin füzyon olan yerde su bulunmaz
sicak suyun soguk suya göre hizla donmasini kimse bilmiyor mu? icerigi 200 sene öncesinden mi aldin hayirdir? sonrasinda yazanlari okumadim zaten.