Çok uzun yıllar BBC'de merakla izlenen yapımda, Belçikalı dedektif Hercule Poirot'nun olgun ve sürpsizlerle dolu kişiliğinin yanında davaları çözmedeki yeteneği de sizleri ekran başına kilitleyecek.
John Douglas ve Mark Olshaker tarafından kaleme alınan Mindhunter: Inside the FBI’s Elite Serial Crime Unit kitabından uyarlanan yapımda, FBI'ın özel bir biriminde görevli olan Holden Ford ve Bill Tench seri katil ve tecavüzcülerin profillerini çıkartmaya ve onları bu suçları işlemeye iten sebepleri anlamaya çalışırlar.
Bir suç dehası olan Reymond Reddington FBI'a bir teklifle teslim olur. Elinde suçlulardan oluşan listeyi FBI'a verecektir fakat bir şartı vardır. Çaylak profil uzmanı olan ajan Elizabeth Keen ile çalışmak istemektedir. İlerleyen zamanda bu ikili suçluların peşine düşer.
Bir seri katil yakalanışından yıllar sonra, kendi cinayetlerini kopyalayan bir başka katilin ortaya çıkmasıyla yeni cinayetleri çözmekte polise yardım etmeyi teklif eder. Tek şartı polis olan oğlu ile birlikte çalışmaktır.
Marcella Backland, mesleğini ailesi için bırakmış eski bir polistir. Fakat bir gün eşi, kendisini sevmediğini belirterek Marcella'yı terk eder. Bu yıkımla başa çıkmaya çalışırken eski bir cinayet ile ilgili olarak 10 yıl sonra tekrar iş başı yapar.
Önemli bir dahi olan Patrick Jane, eşini ve kızını öldüren 'Kızıl John'u bulmak için Kalifornia Soruşturma Bürosu'na danışmanlık hizmeti vermeye başlar.
Birbiriyle çalışmaktan çok memnun olmayan iki polis dedektifinin yozlaşmış yapıları, Berlin'in yeraltı suçlularıyla mücadele ederken onları karmaşık bir duruma sokar.
Genç bir kadın olan Marie evine izinsiz giren bir yabancının tecavüzüne uğrar. Polise gitmesine rağmen polis Marie'ye inanmaz. Bu olayın üstünden birkaç yıl geçtikten sonra iki dedektif, Marie'nin yaşadıklarına benzer vakalarla karşılaşınca olayı çözmeye çalışırlar.
Başrol bulunmayan ve her sezon uyuşturucu, politika gibi farklı konuları işleyen bu dizide, suçluların ve polislerin dünyasına alışılmışın dışında bir yolculuk yapıyoruz.
Cora Bender isimli normal bir kadının nedensiz yere birini öldürmesi sonucu Dedektif Harry Ambrose cinayetin altında yatan nedenleri gün yüzüne çıkarmaya çalışır.
Ünlü oyuncu Idris Elba'nın oynadığı dizide, Londre Ağır Suçlar Birimi'ne bağlı çalışan tehlikeli ve kural tanımaz dedektif John Luther, dehasıyla suçluların peşine düşer.
30'larındaki dedektif Sofia Karppi, eşini kaybettikten birkaç ay sonra Helsinki'deki bir inşaat şirketiyle bağlantılı cinayeti araştırır.
Küçük bir sahil kasabasında bir çocuğun öldürülmesinden sonra cinayet adım adım çözülmektedir fakat bu küçük kasabaya olan medya akını yeni zorluklar getirecektir.
Bir kadın bir çocuk parkında vahşice öldürülür, dedektifler olay yerindeki tanıkların görmediği katilin peşine düşer. Meselenin basitçe çözülebilecek bir vaka olmadığını anlayan dedektifler karanlık bir komplonun içine sürüklenirler.
Seattle'da bir lise öğrencisinin ölümü üzerine olayı soruşturan polisler, kendilerini belediye başkan adayına kadar uzanan içinden çıkması oldukça zor davanın içinde bulurlar.
İzlanda'da gerçekleşen ilk seri katil davasını soruşturmak için profil uzmanı polis Arnar, yerel polis Kata ile el ele verip katili bulmaya çalışır.
Pizza dağıtıcısı bir gencin öldürülmesi üzerine, dedektif Kip Glaspie olayı araştırmaya başlar. Zamanla dedektif bu cinayetin sandığı kadar basit olmadığını anlar.
Sherlock biteli yillar oldu haa final yapti haberiniz olsun. Bitek siz bekliyorsunuz yeni bolumleri :D
Ahh nerede bu sherlock 'un yapımcısı. Bizi beklemekten başka yaptığı bir şey yok. Yinede teşekkürler editör. Bunları deneyeceğim.
Benim artık dizilerden beklentim aşırı yüksek, o kadar kaliteli dizileri izleyip bitirince yeni başladıklarımın çoğundan 2-3 bölümde hemen sıkılır oldum resmen