Doğu Afrika ülkesi Seyşeller, iklim değişikliği ile mücadelede ilginç bir yol izleyerek, dış borcunun bir kısmını nakit karşılığı takas etti ve su altı yaşamı ile iklim değişikliğinin olumsuz etkileriyle mücadeleye 8 milyon dolarlık bir kaynak ayırdı.
BBC Türkçe'nin haberine göre Seyşeller, iklim değişikliğinin okyanuslara olan olumsuz etkisiyle mücadele etmek için borcunun yüzde 5'ini nakit karşılığı takas etti.
Ülke buna karşılık olarak, sularının yüzde 30'unu, yani Türkiye'nin yüzölçümünün yarısına yakın bir alanı koruma taahhütünde bulundu.
Seyşeller hükümeti, ABD merkezli bir yardım kuruluşu olan Doğa Koruma Vakfı (Nature Conservancy) ve bir dizi yatırımcıyla 2016 yılında borç takası üzerinden bir anlaşmaya vardı.
Ünlü oyuncu Leonardo DiCaprio'nun da aralarında olduğu yatırımcılar, Seyşeller'in Avrupa ülkelerine olan borcunun bir kısmını satın aldı. 21 milyon dolarlık anlaşma çerçevesinde elde edilen 8 milyon dolarlık tasarruf ise deniz altı hayatını korumaya ve iklim değişikliğinin olumsuz etkileri ile mücadeleye ayrılan projeler için kullanılıyor.
Küçük ada ülkeleri, artan deniz seviyeleri karşısında en büyük tehdidi hisseden bölgeler. Çevreci sivil toplum kuruluşları, tükenmek üzere olan mercan kayalıklarının, aşırı iklim koşullarının ve heyelanların Seyşeller takım adalarının varlığını topyekün tehdit ettiğini ifade ediyor.
Ada ülkesi, en büyük doğal varlığı denizini korumaya çalışıyor ancak bu kolay bir iş değil. Nitekim koruma altına alınan bölgeler de, balıkçılık ve turizm dahil tüm faaliyetlerin kısıtlanması gerekiyor. Yarbay Connie Anthony, konuyla ilgili olarak 'Büyük bir sahil güvenlik ekibimiz yok. Şu anda en dış çeperdeki adalarımızda önlem almaya çalışıyoruz. Buralara askerlerimizi yerleştirdik ve gemilerle iç limanlarda devriye geziyorlar' ifadelerini kullanıyor.
Seyşeller'in uygulamalarını takip eden diğer ada ülkeleri de, benzeri model üzerinden denizlerini korumak için vakıflarla görüşüyor.
Seyşeller Çevre Bakanı Wallace Cosgrow, konuyla ilgili şunları söylüyor:
''İyi bir örnek teşkil etmek ve tüm dünyaya bunun yapılabileceğini göstermek istiyoruz. Küçük ada ülkelerindeki kaynaklar doğanın korunması için yeterli imkân tanımıyor. Dolayısıyla, çevrenin korunabilmesi için finansman oluşturmak amacıyla yaratıcı yöntemler geliştirmeye çalışıyoruz.
'Bana birçok soru yöneltiliyor, özellikle de küçük ada ülkelerinden. Onlar da bizim gibi borç takası anlaşması yapmak istiyorlar. Ayrıca deniz altı alan planlaması konusuna da ilgililer.''
Mahe Adası'nda balıkçılık yapan Beatty Hoarau, konuyla ilgili iyimser olsa da, geçim konusundaki kaygılarını 'Bence korunaklı bir alan olması iyi bir şey tabii, ancak şu anda olup bitenlerin tamamen reklam koktuğunu düşünüyorum. Evet, hepimizin fedakârlık yapması gerek. Ancak fedakârlık sürekli balıkçılardan beklenmemeli' sözleriyle ifade ediyor.