Dünyanın akışına yön verdiler fakat hiçbirimiz isimlerini bile hatırlamadık. Şimdi biraz olsun onları tanıyalım istiyoruz.Bu aşılar da öyle yabana atılacak cinsten değil, Kızamık, Kabakulak, Hepatit A ve B, Çiçek, Menenjit ve Zatürre aşılarından bahsediyoruz.Yine de yaşamını yitirdiği zaman, çalışmalarını takip eden ve özel ilgiyle bu alanlarda çalışan insanlar haricinde kimse ismini bile bilmiyordu.Onun önemi tarihin en büyük kırılma noktalarından sayılan Maraton Savaşı'nda elde edilen galibiyetin ardındaki deha olmasında yatıyor. Atinalılar ve Persler arasında gerçekleşen savaşı daha kalabalık Perslileri yenerek Atinalılar kazandı ve bu başarının ardında Miltiades’in taktiği vardı.Atinalılar savaşı kaybetse ve Persler ilerlemiş olsalardı Sokrates, Platon ve Aristoteles gibi isimler belki de hiç yaşayamayacak, yaşasalar bile çalışmalarını ve tarihe olan katkılarını gerçekleştirecek özgür ortama sahip olamayacaklardı.Yani bugün elektrikle çalışan istisnasız tüm cihazların gücü, onun icadı transistörden geliyor ve kendisi için 'bilgi çağını başlatsa da bu çağda adı bilinmeyen kişi' demek yanlış olmaz.1932 yılında nötronun keşfiyle birlikte Szilard, nötron temelli nükleer reaksiyon fikrini öne sürdü ve bu tezinin patentini aldı. Patentli reaksiyonunu açıklarken ortaya çıkan etkinin bir ‘patlamayla’ sonuçlandığını da söylüyordu.Leo Szilard anlatılan bu yöntemle birkaç nükleer reaksiyon tetiklemeye çalıştıysa da başarılı olamadı.Yaklaşan savaş önlem alma gerekliliğini doğurabilirdi, düşman devletler bunu keşfederek bir atom bombası üretebilirlerdi. Bunun üzerine ABD Başkanı Roosevelt’e her tehlikeyi ayrıntılı anlatan bir mektup kaleme aldıysa da o gün de adını duyan pek olmadığı için bu mektup ses getirmedi. O ne yaptı? Üniversitede hocası olan bir dehadan yardım istedi: Albert Einstein’dan.Einstein Szilard'dan gelen mektubun altına kendi imzasını da atar ve mektup bu vasıtayla başkana ulaştırılır. Bu mektup tarihsel kayıtlarda ‘Einstein mektubu’ olarak geçse de aslen Szilard tarafından yazılmıştı.Bilgisayar teknolojilerine damga vuran bu teknolojiyle hayatımızı ne kadar kolaylaştırdığını bir düşününce adını bilmemek rahatsızlık verebilir.Ayrıca sadece biyoloji alanında değil, optik, yer çekimi, paleontoloji ve mimari gibi alanlarda gidişatı değiştirecek fikirler ortaya atmış bir bilim insanıydı. Tarihte onun adını neden kimse bilmiyor? Isaac Newton'la arasındaki kavga bu unutuluşun sebebi.Pilecki Almanya'ya karşı savaşan Müttefiklere daha önce sağlanamayan detaylı bilgileri sağlayabilmek adına Auschwitz kampına gönüllü olarak sızmayı göze almış ve bunu da gerçekleştirmişti. Ondan önce sıradan bir tutsak kampı sanılan Auschwitz’in, onun yoğun riskler altında sağladığı bilgiler neticesinde bir ölüm kampı olduğu ortaya çıktı.Yaşamını tehlikeye atarak elde ettiği bilgiler neticesinde kamptan kaçmayı başardı ve kaçarken yanına çok önemli dökümanlar aldı. Auschwitz'in bir ölüm kampı olduğunu tüm dünya öğrendi.Bu gerçeği ortaya çıkarması onun pek yararına olmadı esasen. Ülkesine döndüğünde dönemin hükümeti tarafından casuslukla suçlandı ve beraat etmeyi beklerken infaz edildi.İddialı mı geldi? Gelmesin.Dünyada sadece şu anda bile milyonlarca e-posta iletiliyor, Onedio içeriği okunuyor, testleri çözülüyor veya görüntülü konuşma yapılıyor. Bütün bunları mobil telefondan veya bilgisayardan, hemen her noktadan yapabilmemiz ise onun çabaları sonucunda ortaya çıktı.Bu çok önemli icadı patent altına alıp kullanıcılardan sağlayacağı gelirlerle servetine servet katma seçeneğini bir kenara iterek bu icadı insanlığın faydası için bedava olarak dağıtmayı tercih etti.
şeyma subaşının 150 tane içeriğini paylaşacağınıza arada bir bu önemli insanları paylaşsaydınız haberimiz olurdu. her hafta en az 5 içerik paylaşıyorsunuz şeymayla alakalı
Bunu sizin söylemeniz ne kadar da ironik. Şeyma'yla ilgili yaptığınız içeriklerin yarısı kadar bu insanlarla ilgili içerik yapmış mısınızdır?
Sürekli şeymanın haberlerini paylaşacağınıza bu tür şeyler paylaşsanız daha yararlı oluyor