Aşk, kelebekler, böcekler, çiçekler, heyecan ne güzel; çok güzel şeyler bunlar, özlüyoruz o ayrı. Fakat o ilk başlarda bir kusursuz olma hali vardır ya, saçlar başlar, kıyafetler, süper bakımlı olma ve diken üstü durumları.
'Önemli olan iç güzellik ama ya' diyenleri duyuyorum ve yemiyorum, hatta arttırıyorum 'hadi ordan' diyorum. Fakat varsa da başımın üstüne koyuyorum bu pırlanta kalpli Elf kardeşlerimizi.
Siz sanıyor musunuz ki, Angelina'nın hiç sümüğü akmıyor, Brad hiç hastalanmıyor. Bunlar olur yani, insanız hepimiz, etten kemikten nihayetinde.
Fakat acıklı olan şu olur bence: Hadi başları geçtim, tanıştık, birbirimize nüfuz ettik, yakınız artık. O evreden sonra bile bunlarla dalga geçemiyorsak, bunlara rağmen sevemiyorsak ve hatta bunlarla eğlenemiyorsak o zaman çanlar bizim için çalıyor işte.
Hoş geldiniz sahtekar aşklar kumpanyasının kusursuzlar illüzyonu kulübüne.
Hadi başlayalım. Ha bu arada bunlar hep bir arkadaşımızın başına geldi tabi, yoksa bizimle alakası olan şeyler değil kesinlikle, yazık neler yaşıyor valla insanlar.
Ayrıca okuyan herkese 'Ben seni her halinde seviyorum bitanem' diyen sevgi dolu insan diliyorum. Amiiiiinnnnn.