İlişkilerde pek çoğumuz 'çivi çiviyi söker'deki çivilerden biri rolündeyiz. Yeni tanıştığınız kişi, unutamadığı, büyük yaralar aldığı ilişkisinin acısını unutmak için soluğu sizin kollarınızda alır. Siz hiçbir şeyin farkında değilken, sevgiliniz aslında sizinle birlikte olarak eski sevgilisini unutmaya çalışıyordur. Ne yazık ki bu yöntem çoğu zaman başarısızlıkla sonuçlanır. Sevgilinizin eski sevgilisi bir gölge gibi her an sizi takip ediyordur ve ilişkinizi adeta üç kişilik yaşarsınız.
Pek çoğu 'henüz çok erken, nazar değsin istemiyorum' gibi mantıklı olmayan sebepler sunsa da fotoğraf paylaşmamalarının gerçek sebebi, eski sevgilisinin sizinle olan fotoğraflarını görmesini istememesidir.
Arkadaşlarımızın sevgilimiz hakkındaki düşüncesini önemseriz. Bu yüzden her ilişkide taraflar birbirinin yakın arkadaşlarıyla tanışır. Fakat arkadaşlarıyla tanıştığınız zaman bunu eski sevgilisi duyacağı için sizi sürekli oyalar ve arkadaşlarının uygun zamanını beklediğini söyler.
Elbette bizden öncesinin bir önemi yok ama birbirimizin eski ilişkilerini merak etmek oldukça normal bir şeydir. Siz ne zaman eski sevgilisini sorsanız gözleri uzaklara dalar ve konuşmak istemez. Konuyu değiştirmeye çalışır. Gözlerinin dolduğunu görmemeniz için yerini değiştirir.
' Şurda bir mekan varmış, herkes çok övüyor gidelim mi' diye sorduğunuzda önce türlü bahanelerle oraya gitmek istemez. Başlarda bunun tesadüf olduğunu düşünürsünüz fakat çok geçmeden eski sevgilisiyle anıları olduğu için oraya gitmek istemediğini anlarsınız.
Geçmişini arkasında bırakamayan her insanın yapacağı gibi hala eski sevgilisinin hesaplarına, fotoğraflarına bakıyor. Yorum yapanların profillerine giriyor. En ufak bir değişikliği kaçırmıyor.
Uzun süreli ilişkilerde sevgilinizin arkadaşları sizin de arkadaşlarınız olur birden. Elbette onlarla görüşmek, ilişkinizi sürdürmek normaldir ancak sevgiliniz bunu eski sevgilisinden haber almak için yapıyorsa durum fena.
Yaşanan yüzlerce anı, gidilen onlarca şehir, birlikte güldükleri binlerce fotoğraf...Hala hiçbirini silememiş, belki de zaman zaman açıp tek tek hepsine bakıyor.
Onunla yaşadığı bir anıyı, izledikleri bir filmi anlatır fakat asla isim kullanmaz. 'Bir arkadaş' diye bahseder ondan. Sizse gözlerindeki hüzünden eski sevgilisinden bahsettiği anlayabilirsiniz.
Önceleri bunun bir alışkanlık olduğunu, yanlışlıkla ağzından çıktığını düşünürüz. Oysa bu eski sevgilisini hala unutamadığının en büyük belirtisidir.
Duvarda onun aldığı çerçeve, dolapta onun aldığı kazak, mutfakta onun aldığı küçük renkli baharatlıklar. Her yerde ona dair bir iz var. Bir gölge gibi her an sizi izliyor.
'Ben eski ilişkimde hiç böyle şeyler yaşamadım. O bana hiç böyle şeyler söylemezdi' gibi cümleleri duyduğunuz an aklının hala onda olduğunu anlayabilirsiniz.
Her ne kadar eski sevgiliyle arkadaş kalmak medeni olmak olarak algılansa da bu pek de sağlıklı bir durum değil. Bir zamanlar kokusunu almadan, sesini duymadan yaşayamadığınız insanla nasıl arkadaş kalabilirsiniz ki?
Şarkılar, kokudan sonra bize bir insanı hatırlatan en önemli faktör. Tek bir melodi bizi yıllar öncesine, bir insanın yanına götürebilir. Bir şarkıyı çok seviyorsa ya da hiç duymak istemiyorsa içinde hala bir yara var demektir.
bütün bunları yapıyor ve biz hala sevgiliyiz ? ve o hala hayatta ?
bunları yapan kişiyi hala sevgili olarak hayatında tutan var mı? varsa da yazık diyorum :)
En Büyük korkum: Olurda bir gün aldanip yeni biriyle ili$kiye ba$larsam ve o ki$i beni gercekten severse ben ona bu durumu nasil aciklarim ? Hala yüregimde gecmi$imdeki ki$iyi saklarken onun gözlerine nasil bakarim ? Ulan böyle $eyleri hep filmlerde olur saniyordum ama maalesef ki yillar yili bu durumu bizzat ya$iyorum...Allah kimseyi böyle bi$eyle sinamasin....