O sizi tertemiz ve mis kokulu sanarken koltuk altınızın koskocaman bir şekilde
çepeçevre ter olduğunu hissedersiniz. Yapacak bir şey yok aylardan yaz ve
hepimiz doğal reaksiyonlara sahip birer faniyiz. E peki o sizin koltuk altınızı
hep kupkuru sanıyordu?
Boşuna demedi annelerimiz “hapşırırken ağzını kapat” diye. Hepimizin başına gelmiştir birden burnumuzdan istemsizce sümük çıkma olayı. Hapşırma anında insan bazen yakalayamayabiliyor onları.
Tuvaletten çıkarken ardına bakmayı unutma demiş ünlü şarkıcı. Özellikle klozete göz atmakta fayda var. Hangi sevgili bunları görmek ister. Romantik ilişkinizi sarsmaya hiç gerek yok.
Bunca ay tuttunuz kendinizi, karnınız sıkışınca içeriki odaya ya da tuvalete gidip sessiz olmaya çalışarak serbest bıraktınız o gazı. Ama aniden gelenleri ne yapacağız? Elbet bir gün o gaz kapıya dayanacak ve siz anlamadan özgürlüğüne kavuşacak.
Burnunuzun taa derinliklerinden gelen kaşıntılar, orada bir şeyler hareket ettiğini hissetmek, tüm bu durumlarda yalnız başınızayken parmağınızı hemen burnunuzun içine daldırdığınızı itiraf etmeyin, zaten biiyoruz. Herkesin yalnızken yapmaya bayıldığı eylemdir kendisi. Ancak bir gün ilişkinizde artık bu sınırları aştığınızı hissedip burnunuzu karıştırmayı denediğinizde inananın sandığınız tepkiyi almayacaksınız.
Bırakın o sizin doğuştan pürüssüz bacaklara sahip olduğunuzu düşünsün. İlişkinizin gizemini bozmamak adına onu tüy alma işlemlerinizden pek haberdar etmezseniz iyi olacaktır. En azından o yanınızdayken epilasyon ya da ağda yapmayıp bir zahmet bu işleminize banyoda devam edebilirsiniz.
Her erkek regl döneminin olağan bir süreç odğunu kabul etmiş görünse de bundan iğrenir. Sadece erkekler mi kızlar da iğrenir. Kullanılmış pedinizi tuvalette unutmuş olmanız sizden sonra içeriye girecek kişiye kötü bir süpriz olacaktır.
Coolsunuz ya karnınız acıkmaz, miğdeniz bozulmaz bir kere. O korkunç gürültüler de karnınızdan gelmiyor zaten. Sevgiliniz bu seslerden bir sure ürktükten sonra size yardımcı olmaya çalışacaktır. Ama o an hafızaya atıldı bir kere.
İlişkinize gölge düşürebilecek bir başka hareket de önleyemediğiniz ayak kokunuz olabilir. Dışarıdayken her şey iyi güzel, eve girdiğiniz ve ayakabılarınızı çıkardığınız o anda etrafı saran felaket ayak kokusu sizden geliyorsa fena. Ayaklarınızı çok sık yıkayarak bu sorunu biraz hafifletebilirsiniz belki, ancak ayak kokusuna ne yazık ki henüz çözüm bulunamadı.
Romantik bir akşam yemeğinde ya da film izleyip soda içerken birbirinizi çok sevdiğinizi söylediğiniz bir anda aniden gelen bir “gaağk” sesi. Ve sonrasında derin ölüm sessizliği. O canavarı her zaman önlemeniz mümkün değil. Ancak en azından sessiz sedasız gelmesini umabiliriz.