Hepimizin başına gelmiştir, özellikle de 16-20 yaşları arasında bu insan türlerinden çevrede fazlasıyla bulunmaktadır. Sevdiceğinizle müthiş bir gün geçirmeye hazırlanırken bir anda beliren, heves kıran, o bizden uzak Allah'a yakın olası insanları bir hatırlayalım. Unutmadan belirtelim, sıralamanın bir önemi yoktur. Gerilmeye hazır mısınız?
Jilet gibi gülümsemesiyle yanaşır ve 'Aaa Selam Zeynep, nereye gidiyorsunuz?' cümlesi ile selamlar bu tür sizi. Siz daha 'ıkh mıkh' derken Zeynep çoktan 'Taksime gidiyoruz sen de gelsenee.' deyivermiştir.
Seni hiç sevmiyoruz sırtında sürekli gitarıyla gezen yakışıklı çocuk.
Bu tür inanılmaz bir çekiciliğe sahiptir, kendisi bile farkında olmayabilir. Heves kıran üçüncü tekillerin içinde belki de tek kötü niyetli olmayan tür budur. Fakat, yine de gününüzü zehir eder. Hiç konuşmaz, sürekli güler, ama yani her şeye güler. Sevdiceğiniz olacak beyefendi de kızımız güldükçe şımarır da şımarır. Daha fazla güldüreceğim diye iyice zevzekleşir, şeberir de şeberir! Bu ilginç eylemler sonlandığında bir bakmışsınız ki akşam olmuş, gün bitmiş, kızımız hala gülüyor.
Of be! Varlığı heves kırmak için birebir. Haline üzülürsünüz, sonra 'empatiden kaynaklı heves salınımı' dediğimiz duygusal rahatsızlığa sahip olursunuz. O empati olur sana paranoya. Bu bünyenin bakışları, oturuşu kalkışı, yemek yiyişi bir bütün olarak sizi bu olaylardan soğutur azizim. Sevgili adayınız bir şeyler söylenir, tam anlamazsınız ama vereceğiniz cevap tüm samimiyetinizle şudur:
'Tabii canım ne demek, ben de kendimi arkadaş olarak görüyorum zaten.'
Özellikle 17-20'li yaşlar arasında bu türe pek rastlanmaz fakat denk gelinirse de etkili bir rakibe dönüşürler. Sevdiceğinizin araba falan umrunda bile olmayabilir, fakat henüz o yaşlardaki er kişi spor arabası olan çocuktan ölümüne korkar. Hayır o yaşta senin niye spor araban var? Babanın arabasıyla artistlik yapıyorsan babanın niye spor arabası var? Yok arabayı direk sana almışlarsa yine kötü. Her türlü kötü bir insansın sen gitttt gitttt!
Muhakkak 'Sırtında sürekli gitarıyla gezen güzel kız' da vardır ama bu zat-ı muhtereme daha çok denk gelmişsinizdir. Bir anda beliriverir, sadece konuşurlarken bile bir melodi yankılanır çevrelerinde, ilk fırsatta name yapmaya başlarlar. Muratcığım da böyle bön bön bakar, 'Ya şeyi biliyo musun şeyi söylesene 'öhödörö' diye hemen şarkı isteğinde bulunur.
Eminiz ki siz de tanıdınız bu tip kişileri. Sizi en minnoş, en ponçik zamanınızda, sevgili adayınızla daha yolun en başındayken bile bezdirir. Şahane cafe ortamında hemen konuya girer, ilk cümlesi 'Abi nedir yani iki insanın birbirine rereröre!' olur, arada bir şeyler daha mırıldanır ve son cümlesi 'Manitacılık falan bence çok salakça yaaa.' olur. Baktınız sizinki bu zat-ı muhtereme hak verdiğini gösteren ifadelere bürünmüş, koşarak uzaklaşın, hesabı da bu ikisine kitleyin!
Helal olsundur. Belki keyfinden belki de ihtiyacından çalışıyor ekmeğine bakıyordur. Fakat yine de bizden uzak olsundur. Bu türün cebinde hakkıyla kazandığı paranın miktarı tam da o günlerde epey fazla olur. 'İzinliyim, ben de geleyim sizinle', cümlesini duyduğunuz an bilin ki bittiniz. 'Boşverin sinemayı gelin sizi yemeğe götüreyim.' cümlesiyle devam eder yıldırmaya.
Daha sonra dondurma ısmarlar. Bir bakmışsınız akşam olmuş sevdiceğimiz çoktan evine gitmiş, bu eleman da sizi Playstation oynamaya götürmüş. Masum olduğu kadar tehlikeli bir heves kırandır.
Bu türün cinsiyeti hiç önemli değildir. Kızı da, erkeği de müthiş heves kırarlar. Bu bireylerin gelişindeki gizem, gidişlerinde iyice artar. Platonik aşkınızla da inanılmaz iyi anlaşırlar, aslında herkesle iyi anlaşırlar, sizle de çok iyi anlaşırlar.
Neyse ki üç ay kalıp giderler. Sevdiceğiniz her şeyi unutmuşken, tam siz platonikliğinize son noktayı koyacakken bi bakmışsınız Temmuz gelmiş, bu da peşinden geliyor salını salını, elinde çantası.
Efendim öncelikle bu kankaların bünyedeki etkisi değişkenlik gösterdiği için, hoşlanılan kızın ve erkeğin kankalarını birbirinden ayırdık.
Hoşlanılan erkeğin kankasından pek hoşlanmayız. Bu türe, özellikle çoğul olanına denk gelmek insanı çok yıpratır. Hevesinizi kırmaktan çok, sizi sevdiceğinizden soğutabilir bile. Hayır yani şimdi ne, ne işin var niye geliyosun? Lol mü konuşacaksınız? Allah'ım inşallah hepiniz sürekli firstblood verirsiniz, hep feedlersiniz inşallah!
En fenası da budur, bu türün eğer ki çoğuluna rastlanıldıysa durum vahim. Er kişi yerin dibine girer, acı bir paranoyaya kapılır. 'Lan bana mı gülüyorlar?' 'Kesin bana gülüyorlar.' 'Tuvalete gideceğim ama Leyla'ya kötülemesinler beni şimdi çişim geliyor diye', nidalı tilkiler kafasında dolaşır da dolaşır.
Geldik karşılaşmaktan kaçınılması gereken en asil duyguların insanlarına. Şüphesiz ki bu türün de bünyedeki etkisi değişkenlik göstermekte, bu sebeple hoşlanılan erkeğin ve kızın babası olarak ayrı ayrı açıklamak durumundayız.
Kızımızın babasıyla karşılaştınız öyle mi? Belki de ilk defa sevdiğinize henüz açılmadığınıza, platonik olduğunuza sevinebilirsiniz. Bu tür heves kırmakla kalmaz, kemikte kırabilir yani. Şaka şaka, kaçıncı yüzyıldayız yahu. Siz yine de bir süre aşkınızı ilan etmeyin bizce.
Bu tür ise gerçekten heves kırar, insanı darlar da darlar. Çok da masumdur aslında. Sizi hemen bir yerlere götürür, bir şeyler ısmarlar. Bıyık altından oğluna şöyle bi sırıtır. Hatun kişi utanır da utanır, er kişi daha çok utanır. Emin olun, sizi eve bıraktıktan sonra oğlunu müthiş darlayacaktır. Ona 'Ehehe kim bu kız?' ehehe 'Şşt len yanlış bişi yapmıyon demi?' ehehe 'Şşt para verim mi azcık genç adamsın ekieki' cümlelerini bahşeder. Tüm masumluğuyla, garip bir şeye dönüşür.
Eski sevgili! Bir açıklama yapmaya gerek duymadık açıkcası. Tekrarlıyorum, eski sevgili!
ezcümle sadece siz ve sevdiceğiniz takılın yanınızada kimseyi almayın
2. benim:DD ama cidden masumum. sadece gülmek içimden geldigi için gülüyom yoksa pısırık sevgilinizde gözüm yok:D