İlişkiler dürüstlük üzerine kuruludur, kabul ama aynı zamanda sahtekarlıklar üzerine de. Bir hayli sahtekarlık üzerine…
Ne yapalım, ilişkiler dürüstlüğün ve zırvaların kusursuz bir oranı ile dengede kalıyor. Güven ve kıskançlığın dansı ile ilgi ve uzaklığın parellelliğine ihtiyaç duyuyor. Önemseme ve paylaşmanın yanı başında saklama ve yalanlar olması gerekiyor.
Birine yakın olmak incinebilir olmaya denk düşüyor. Uçurumun kenarında rahat mı rahat bir hamakta sallanmak gibi, korkutucu fakat bir o kadar da rahatlatıcı.
Manipülasyon ustası, en zekisinden yalancıları haline gelip Sherlock Holmes’la yarışacak dedektiflik seviyesine çıkıyoruz; ama gerçekten, her şey aşkımızdan.
Yalan söylüyoruz, çünkü mecburuz. Yalan söylüyoruz, çünkü gerçekler acıtabiliyor. Yalan söylüyoruz, çünkü değer veriyoruz. Eğer bunları okuyup ilişkinizin milyonlarca ufacık, minicik yalanlardan oluşmadığını iddia ediyorsanız, sadece kendinizi kandırıyorsunuz.