MLSA’ya tebliğ edilen kararda “Belirsiz sayıda kişiyi gazetecilere yönelik şiddette bulunmaya çağırma, belirsiz sayıda kişiyi kanunlara uymamaya veya bir suçu işlemeye davet etme olarak kabul edilebilecek ifadeler içermediğinden,” TCK 214. ve 216. maddelerinde düzenlenen “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme” ve “suç işlemeye alenen tahrik” suçlarının yasal unsurlarının oluşmadığı belirtildi.
“Kişisel verilerin hukuka aykırı olarak kaydedilmesi” suçunun unsurlarının da oluşmadığını tespit eden savcılık, bu kararı “Gazeteciler hakkındaki bilgilerin herkes tarafından bilinmeyen veya kolaylıkla ulaşılamayacak türde bilgiler olmaması ve bilgilerin kamuoyunda daha önce yer alan konulara ilişkin olması nedeniyle” verdiğini kaydetti.
Kararda ayrıca, “Sırf sükunu bozmaya yönelik hukuka aykırı bir davranış bulunmadığından TCK 123. maddesinde düzenlenen “kişilerin huzur ve sükununu bozma” suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı, şüphelilerin eyleminin düşünceyi açıklama özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi nedeniyle ifadelerinin tespitine gerek duyulmadığı,” bildirildi.
Malum hakimin ''siz bunların kimleri tanıdığına baktınız mı? biz baktık'' diyemeyeceğinden dolayı düşünce açıklama özgürlüğü diyecekler.
Fişleme var tabii ki olmaz mı . Vatandaşlar da fişleniyor . Biyad etmeye zorlanıyorlar . Savcının kovuşturmaya gerek olmadığı kararı bile faşizme örnektir . Benim düşüncem böyle ;)
Karar doğru ama çoook çok komik.