Geçtiğimiz hafta arkadaşlarımdan biri karşılaştığı bir haberi paylaştı benimle. Haber, Z kuşağının nokta korkusu hakkındaydı. Nokta, bildiğimiz nokta işareti. Şaşırdım ama haber doğruydu ve gençler için sadece nokta değil noktalama işaretleri de bir çeşit saldırganlık ve buyurganlık ifade edebiliyordu. Hatta habere konu olan araştırmanın lideri Celia Klin şöyle diyordu, “Konuşurken insanlar sosyal ve duygusal durumlarını karşısındakinin gözlerine bakma, ses tonu, duraklamalar vb. ile kolayca aktarabiliyorlar oysa mesaj yazarken bu gibi katkıları kullanılamıyor. Bu nedenle mesajlaşırken mimik, ses tonu ve jestlerin yerindeki boşluğu kasıtlı yazım hataları ve noktalama işaretleriyle dolduruyorlar.” İşte tam da burası, nokta bu açıdan bir kesinliği, gerçekten konuşmayı sonlandırmayı ifade ediyor onlar için. Demek ki nokta görünce karşılarındaki kişi kendilerine parmak sallıyor, kaşlarını kaldırıyor ya da bir şekilde güç uyguluyor sanıyorlar.
Gerçekten iyi bir tespit olmuş. Erkek arkadaşımla birbirimize trip attığımızda cümle sonuna nokta koyuyoruz
".... dilin kemiği yok diyoruz ama gelgelelim elin kemiği var ve yazdığımız her şeyde düşünmek için zamanımız var. " işte buuuuuuu