Mobbing tartışması büyüyor. Zalim İstanbul'da Bahar Şahin'in ablası rolündeki Sera Kutlubey, Mine Tugay'a destek veren paylaşım yapınca Bahar Şahin peşi sıra dikkat çeken bir paylaşımda bulundu. “Sen değil miydin aramızda konuştuklarımızı annenin yakın arkadaşı Emine Teyze'ne anlatıp iş yapımcıya gittiğinde 'kesin Bahar laf taşımıştır' diye beni suçlayan?” diye gönderme yaptı. Hızını alamayan Şahin, hemen ardından da bir video paylaştı.
Buyrun detaylara...
Hatta bunları yapan kişinin de Mine Tugay olduğu öne sürülmüştü. Mine Tugay bu iddiaları 'Selamlar, beni tanıyan herkes bilir ki hiç hoşlanmadığım bir üslup ve cümleleri söylemekle itham edilmişim. Ve arkadaşlarım bana yapılan iftiraları anlattıklarında açıkçası üzüldüm. Çünkü gerçekleri net hatırlamakla birlikte asla söylemediğim şeylerle itham edilmeyi biraz saygısızca ve hedef gösterme amaçlı buldum. Haliyle iyi niyetli olduğunu düşünmüyorum. Ben yine de herkese iyilik diliyorum. Sessiz kalmamı istememişsiniz, kimseyi kırmadan üzmeden ilk ve son kez bunu yazmak istedim. Sevgiler' şeklindeki açıklamasıyla reddetmişti.
İsmin gizlenmeye çalışıldığı ancak 'y' ile bittiğinin görüldüğü söz konusu ihtarnamede Şahin'in sözleşmeyi imzaladıktan sonra bilgisi olmadan meslektaşının proje dahil edildiği ve daha önce birlikte yer aldıkları başka bir projede söz konusu kişi tarafından birçok kez psikolojik şiddete uğradığı ifadeleri yer alıyordu.
Kutlubey paylaşımında, 'Yıllardır tanıyorum, içini biliyorum, kalbini biliyorum. Çoğu haksızlığa göğüs gerdiğine de şahidim. Çok seviliyorsun' sözlerine yer verdi.
Şahin'den de akabinde jet hızında bir paylaşım geldi.
“Sen değil miydin aramızda konuştuklarımızı annenin yakın arkadaşı Emine Teyze’ne anlatıp yapımcıya gidince beni suçlayan? Ya da sevgilinden ayrılır ayrılmaz benim erkek arkadaşımla öpüşüp sonra da sarhoştum diye geçiştiren?”
2. sayfanın haberine göre Şahin'in bu göndermesi Kutlubey'e... Paylaştığı sahnelerden ve onun öncesinde Kutlubey'in yaptığı paylaşımdan yola çıkılarak sözlerinin ona olduğu iddia edildi.
Bu da yetmedi...
Kendisine “gündem için konuşuyor” diyenlere sert çıkan Şahin, işsiz olmadığını, konuşmak için yıllarca sustuğunu, ama artık dayanamadığını söyledi:
“İki hafta önce hakkımda ses kaydı atmadan önce düşünecektin. Sen sadece bana değil, senden başarılı herkese kötüsün. Aynı sette çalıştığımız kanser geçmişi olan bir kadına, sırf sahnesi senden fazlaydı diye, ‘bu kadar çalışıyorsun, Allah korusun nüksetmesin’ dedin. Allah seni senin kötülüğünden korusun. Ama yine de o hastalığı yaşatmasın sana…”
Sanat dünyası dışarıdan bakıldığında özgürlüğün ve başkaldırının merkeziymiş gibi görünse de, içinde çok sert bir hiyerarşi, gruplaşma, acımasızlık-sonucunda sineye çekme ve de görünmez duvarlar barındırıyor( tabi anlatılanlar ne kadar doğru bilemem).Her işin mutlaka kendine özgü bir zorluğu var ama özellikle sinema sektörü bana fazla korkutucu görünüyor.
Biliyor musun kimsenin umurunda değil 5 yıl önce sette ne yaşadığınız ya da kimin elinin kimin cebinde olduğu.. İnsanların daha önemli dertleri varken bunlardan millete ne? 5 yıl önceki olayı o zaman konuşucaktın.. Şimdi böyle sürekli birileri sosyal medyadan herkes birbirine bir şeyler söylüyor aç telefonu yüzüne söyleyin hem benden sana tavsiye haklı da olsan sürekli sosyal medyadan birilerine laf söylüyor pozisyonda olman yolun başında olduğun kariyer için dezavantaj oluyor yani geçici olmak istiyorsan aynen devam kalıcı olmak istiyorsan bu yol yol değil.. Taş yerinde ağırdır...